Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Prof. Dr. Hatice Jenkins, Çalışma Bakanlığı‘nın Kalkanlı Yaşam Evi‘ne artık kendisine bakamayan ve yürüyemeyen hastalar istemediğini, buradan Lefkoşa Devlet Hastanesi‘ne gönderilen bir hastanın, tam bir aydır taburcu edilemediğini anlattı, Sağlık Bakanı‘na sorular yöneltti
Jenkins: Çalışma Bakanlığı, Kalkanlı Yaşam Evi’nde kendi kendine bakamayan, yürüyemeyen yaşlıları istemiyor artık
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Jenkins, uzunca bir süre unutulan Kalkanlı Yaşam Evi‘nin geçen aylarda bakım ve onarımdan geçtiğini duyduklarını ve son derece mutlu olduklarını belirterek, “Kaynak bulup, yaşlılarımıza hizmet veren bu binayı, daha konforlu bir yer yaptığı için Sayın Çalışma Bakanı’na teşekkür ederiz” dedi.
Jenkins, “Ancak Çalışma Bakanlığı, Kalkanlı Yaşam Evi’nde kendi kendine bakamayan, yürüyemeyen yaşlıları istemiyor artık. Yani bu ne demektir size onu açıklayım. Orada sadece yürüyebilen, kendi kendine yeterli, sağlıklı yaşlılar kalabilecek. Peki bakıma muhtaç ve gidecek hiç bir yeri olmayan yaşlılarımız ne yapsın? Onlar insan değil mi? Böylesine ciddi bir kararı kimseden görüş almadan ve nedenini açıklamadan nasıl alabilirsiniz?” diye sordu.
“Hasta ona bakacak kimse olmadığı için bir aydır taburcu edilemedi”
Jenkins şöyle devam etti;
“Bugün bir doktordan aldığımız ihbarı sizinle paylaşmak istiyorum; Kalkanlı Yaşam Evi’nde yaşayan, yaşlı bir Alzheimer’s hastası Lefkoşa Devlet Hastanesi‘ne yatarak tedavi edildikten sonra tekrar Kalkanlı Yaşam Evi’ne gönderilemedi çünkü Kalkanlı Yaşam Evi onu geri almadı.
Hasta gidecek yeri ve ona bakacak kimse olmadığı için, ne yazık ki bir aydan beri hastaneden taburcu edilemedi… Sorumlu doktorun başvurmadığı devlet organı kalmadı ama hastaya kimse sahip çıkmadı.
“Huzurevleri onlara ölene kadar bakmakla yükümlüdür”
Özel huzurevlerinde bile biz böyle bir davranış görmedik. Çünkü bu ne etik ne de profesyonel bir davranıştır.
Sayın Bakan bilmiyor mu ki huzurevi diye açılan yerlerde kalan sağlıklı yaşlılar da bir süre sonra bakıma muhtaç oluyorlar. Fakat huzurevleri onlara ölene kadar bakmakla yükümlüdür.
Artık kendine bakamaz diye onları kapı dışarı etmiyor. Onlar için ayrılmış ayrı bir bölümde bu yaşlıların bakımına devam ediyor. Bu nedenledir ki yaşlılara bakan kurumlar Huzurevi Yaşlı Bakım Merkezi olarak açılıyorlar sadece huzurevi olarak değil.
“Sayın Bakan, bakıma muhtaç, yürüyemeyen veya Alzheimer’s hastalarını ne yapmayı düşünüyorsunuz?”
Sayın hükümet yetkililerinden rica ediyorum, lütfen halkımıza açıklar mısınız: bakıma muhtaç, yürüyemeyen, veya Alzheimer’s hastalarını ne yapmayı düşünüyorsunuz?
Bülent Ecevit Rehabilitasyon Merkezi‘nin dolu olduğunu çok iyi biliyorsunuz. Herkesin kendine bakan bir ailesi veya maddi durumu uygun olmadığını da biliyorsunuz! Ne yapsın bu halk?”
