Ulusal Birlik Partisi (UBP) İskele Milletvekili Avukat Yasemin Öztürk, partisi ve hükümet ortaklarının “seçim yapıldı, oylar geçerli” demesine rağmen, bir hukukçu olarak “yanlışa doğru diyemeyeceğini” söyledi ve çift mühürlü oy pusulalarının “geçersiz” olduğuna işaret etti
Öztürk hem itiraf etti hem de çift mühürlü oy pusulalarının geçersiz olduğunu söyledi
Haber Kıbrıs’ta Muazzez Gazihan’ın programına katılan Öztürk, hiçbir zaman güçlünün yanında olmadığını, Hasan Taçoy’a Genel Başkanlık yarışında destek verirken de böyle düşünerek destek verdiğini ve hiçbir şey kaybettiğini düşünmediğini söyledi.
Meclis Başkanlığı seçimlerinde, 4 aday ve 15 tur boyunca, Taçoy’u destekleyenler olarak “Ret oyu verenler onlardır” şeklinde linç edildiklerini ve bunun önüne geçebilmek için hazırlık yaptıklarını söyleyen Öztürk, usule aykırı olmasına rağmen kullandıkları oyu Zorlu Töre’ye bir şekilde gösterdiklerini itiraf etti.
Aynı zamanda avukat olan Öztürk, bir hukukçu olarak yanlışa doğru diyemeyeceğini, çift mühürlü 3 oy pusulasının “gizli oy, açık sayım” ilkesine aykırılık oluşturduğunu belirtti.
Öztürk: Kaptan fırtınada belli olur. Şu anda da bir fırtınanın içindeyiz
Öztürk şunları söyledi;
“Hemen hemen her gün Meclis’e gidiyoruz ama sizin de bildiğiniz gibi çalıştıramadık henüz Meclis’i, Pazartesi yeniden gideceğiz.
Kaptan fırtınada belli olur, güzel havada herkes gemiyi kullanır. Şu anda da bir fırtınanın içindeyiz.
Bir aya yakındır Meclis Başkanı’nı tartışıyoruz. Ekonomik alanda, eğitim ve sağlık alanları da birçok sıkıntı varken, dünya ateş topuyken bunu konuşmamalıyız.
“Ana muhalefetle diyalog kurulması gerektiğini söyledim”
‘Yasal mı değil mi’ tartışmalarına girilmeden önce diyalog yolunun bulunması gerekirdi. Ben bunu grupta da söyledim. Ana muhalefet partisi ile diyaloga girmek gerekiyordu.
Bizim yaptığımız bir hata mı dersiniz eksiklik mi dersiniz, o gün yapılan itirazları Divan’da değerlendirmemiz gerekirdi.
Ben ayrıca Divan Amiri’yim. O itirazları oturup değerlendirip olumlu veya olumsuz bir karar vermemiz gerekirdi.
“İtirazları değerlendirelim, karar üretelim dedim ama kabul görmedi”
Biz bu itirazları görmezden gelmememiz gerekirdi. Neden yapıldı? Çünkü herkesin tek başına alabileceği bir karar değil.
Ben “Çıkalım bir Divan kararı üretelim, itirazları değerlendirelim” dedim ama bir sonuç alamadım.
“Hem hükümet hem ana muhalefet zarar görüyor”
Daha çok kaosa oynamak yerine, “Ne yapılabiliri” konuşmak lazım.
Savaşta kazanan olmaz, savaş iki tarafı da yıpratır. Şu an gerek iktidar ortakları gerekse ana muhalefet zarar görüyor.
Ana muhalefetle konuşmak ve farklı formül üretmek gerekir.
“Diretmek yerine yeni çareler üretmek gerekir”
Meclis’te çalışan 3 hukukçu yasama uzmanı arkadaşımızın görüşleri pusulaların geçersiz olduğu noktasında.
Bir hukukçu olarak fikrimi ne kadar söyleyebilirim bilemiyorum ama bana sorarsanız diretmek yerine yeni çareler üretmek gerekir.
Ben bugüne kadar hep açık oldum ve doğrunun yanında oldum. Benim ailemden biri bir hata yaparsa; ben bunu doğrudur diye savunamam.
“Hukukçuların görüşleri ortada”
Arkadaşlarla farklı şeyler de düşünüyoruz, hepimiz aynı noktada da değiliz ama bu ülkenin Yüksek Mahkeme eski Başkanı Narin Ferdi Şefik’in, Meclis eski Genel Sekreteri Mehmet Öner Ekinci’nin görüşleri ortada.
Hal böyleyken soru işaretleri yaratmak yerine oturulup farklı çözümler üretmek lazım.
Ama biz hala diretiyoruz. Ben Başkan olsaydım bunu diretmek yerine yeni bir aday belirlerdim. Ana muhalefetle görüşüp onların da desteğini alırdım.
Dünya ateş topu durumda. Böyle bir gündemde bunu tartışmamamız gerekir. Gündemi sürekli ve gereksiz şekilde meşgul ediyoruz.
Yeni yöntemler üretemediğimiz sürece dayak yemeye devam edeceğiz. Bütçede büyük bir açık var, sürekli borçlanıyoruz.
“Yasaya aykırı olsa da oyumuzu gösterdik, bunu bile yaptık”
Meclis Başkanlığı oylama süreci boyunca bizi de suçladılar (Hasan Taçoy’u destekleyen vekiller). Ama bu hedef gösterme de doğru değildi. Ama biz bir şekilde oyumuzun yönünü de gösterdik, bunu Zorlu Töre de biliyor. Buna rağmen linç ettiler.
Yasaya uymasa bile oylarımızı gösterdik, bunu yapmak zorunda kaldık. Suçlanacağımızı biliyorduk, önceden hazırlık yaptık.
“Çift mühürlü 3 oy gizli oy, açık sayım ilkesine ters düşer”
Bir hukukçu olarak söylemem gerekir; çift mühürlü 3 oy gizli oy, açık sayım ilkesine ters düşer. Ben yanlış olana doğrudur diyemem.
Benden olan yanlış yapmaz, benden olmayan yapar diyemem. Yanlış yapanın bedel ödemesi lazım.
Ben güçten yana değil doğrudan yana oldum, Hasan Taçoy’a destek verirken de hiçbir şey kaybettiğimi düşünmüyorum”