Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası Başkanı Tahir Gökçebel, ‘Bu Memleket Bizim Platformu’ adına yazılı açıklamada bulundu
Gökçebel: Çavuşoğlu’nun açıklamalarını şiddetle kınıyoruz
Bu Memleket Bizim Platformu altında toplanan örgütlerin, Kıbrıs Türk toplumunun siyasal iradesine, laik ve demokrat kimliğine ve kültürüne sahip çıkmak, Kıbrıs’ta Birleşmiş Milletler gözetiminde devam eden görüşmelerin, Birleşik Federal Kıbrıs çözümüne ulaşması ve kendi kendini yönetmeyi amaçlayan üretken toplum yapısını hedefleyen bir mücadele için bi araya geldiklerini söyleyen Gökçebel, Türkiye Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, çözüm konusunda yaptığı açıklamayı şiddetle protesto ettiklerini söyledi
“Çavuşoğlu’nun açıklamaları, Kıbrıslı Türklerin siyasal iradelerine yapılan açık bir saldırıdır”
Yapılan açıklamanın tamamı şu şekilde:
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin özel temsilcisi Sn. Jane Holl Lute’un, Guterres çerçevesi olarak bilinen ve tarafların son Berlin zirvesinde karşılıklı olarak üzerinde uzlaşı sağladıkları, Kıbrıs’ta federal çözümü hedefleyen noktadan görüşmeleri başlatma girişimi çerçevesinde, taraflara yaptığı ziyaretlerde, Sn. Tatar ve Sn. Çavuşoğlu’nun ortaya koydukları söylem, çözüm istememekle eş anlam taşımaktadır.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine Türkiye yetkililerinin yaptığı müdahalelere, Maraş ile ilgili Birleşmiş Milletler kararlarını hiçe sayan girişimler ve son olarak Sn. Çavuşoğlu’nun özel temsilciye yönelik yaptığı açıklamalar, Kıbrıslı Türklerin siyasal iradelerine yapılan açık bir saldırıdır.
“Otuz yedi yıldır denenen ve başarısız olan bir modeldir”
Kıbrıs Türk Toplumunun uluslararası hukuk ile tescil edilmiş siyasi eşitliğini, varlığını tartışma konusu yapmaktadır.
“Egemen, eşit iki devlet” tezi asla bir çözüm şekli olmadığı gibi otuz yedi yıldır denenen ve başarısız olan bir modeldir.
Bu modelin Birleşmiş Milletler kararları, uluslararası hukuk ve 1968 yılından beri tarafların karşılıklı olarak üzerinde uzlaştıkları tüm Birleşmiş Milletler süreçlerine aykırı olduğu açıktır.
İki ayrı devlet söylemi çözüm istememek, Kıbrıs sorununu içinden çıkılmaz hale getirmek ve Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon paylaşımında Kıbrıs’ı pazarlık konusu yapma anlamı taşımaktadır.
Bu söylem ve tavır adamızın hem güneyinde hem de kuzeyinde çözüm istemeyen statükoculara katkı yapmaktadır.
“Ezici bir çoğunluk Birleşik Federal Kıbrıs çözümünü desteklemektedir”
Bilinmelidir ki, Kıbrıs Türk Toplumunun ezici bir çoğunluğu Birleşmiş Milletlerin iyi niyet misyonu çerçevesinde devam ettirdiği “Birleşik Federal Kıbrıs” çözümünü desteklemektedir.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Sn. Antonio Guterres’in ortaya koyduğu federal çözüm çerçevesinin en kısa zamanda görüşmeler yolu ile Birleşik Federal Kıbrıs sonucuna ulaştırılarak adamıza ve bölgemize barışın getirilmesi temel talebimizdir.
Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası ve toprak bütünlüğünün garantörü olan Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin garantörlükte belirtilen sorumluluk çerçevesinde hareket etmeleri gerektiğini hatırlatırız.
Sn. Çavuşoğlu bilmelidir ki, garantörlük bir hak değil sorumluluktur ve Kıbrıs’ta yaşayan iki toplumun siyasi iradesine saygı gerektirir”