Halkın Partisi (HP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi ve Çalışma Yaşamı Komitesi Başkanı Aral Moral, sahte diploma konusunda yaşananlardan ders çıkarılarak, yüksek öğrenimdeki kaliteyi artıracak adımların atılması gerektiğini söyledi
Moral: AKEL ile yapılan görüşmede Kıbrıs sorununa bakış açımızı anlattık
Moral, Ahmet Kaptan’ın Kuzey Kıbrıs Web TV’de hazırlayıp sunduğu Kaptan’ın Günlüğü programına konuk oldu.
Program başında, Halkın Partisi ve güney Kıbrıs’tan AKEL’in yaptığı son görüşmenin sorulması üzerine Moral, Halkın Partisi olarak her zaman diyalogdan yana olduklarını söyleyerek, AKEL ile yapılan görüşmenin de bu niyetle yapıldığını söyledi.
HP’nin, Slovak Büyükelçiliğinin ara bölgede yaptığı toplantılara da katıldığını anımsatan Moral “Biz parti olarak Kıbrıs sorunu özelinde, ilgili taraflarla diyalog kurulmasından yanayız. AKEL ile de yapılan görüşmede de Kıbrıs sorununa yönelik bakış açımızı anlattık, onlar da kendi pozisyonlarını aktardılar” dedi.
Güneydeki siyasi partilerle ayırım yapmaksızın diyalog kurulmasını önemsediklerine dikkat çeken Aral Moral açıklamalarına şöyle devam etti:
“Bir süre önce de DİSİ başkanı ve heyetiyle de görüşmüştük. Ara bölgedeki toplantılara da katılıyoruz ama bu tür doğrudan ikili temaslar daha verimlidir. Hem karşı taragfı daha iyi anlamak hem de pozisyonumuzu daha iyi antlatmak açısından daha faydalı olduğunu söylemek yanlış olmaz.
ABD’nin yeni başkanı, Orta Doğu’da yaşanmakta olan gelişmeler, bu gelişmelerin Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’e olası yansımaları ele alındı. Görüşmede ayrıca, Kıbrıs sorununda yakında yapılacak çok taraflı görüşme, yeni geçiş kapılarının açılması ve benzeri konuları da görüşmede ele aldık”
“Atılması gereken adımlar var “
Moral, sahte diploma konusunda da gelen bir soruya yönelik verdiği yanıtta, yakında ilk kez diploma alanlarla da yargı sürecinin başlayacağına dikkat çekti.
Halkın Partisi olarak başından beridir konunun takipçisi olduklarını ifade eden Moral “Her ne kadar bu konuyu değersizleştirmek, örtbas etmek, unutturmak isteseler de biz bu konuyu sıcak tutmaya, kamuoyunun gündeminden düşürmemeye kararlıyız” dedi.
Sahte diploma konusunda çıkarılacak derseler olduğunu ve atılması gereken adımlar bulunduğuna vurgu yapan Moral sözlerini şöyle sürdürdü:
“Uluslararası topluma kalite mesajı verilmeli”
“Mesela Cumhurbaşkanı bu konuda ne dedi? Bu konuyu konuşarak kendi ayağımıza sıkıyoruz dedi. Ders çıkarmayıp gerekli adımları atmazsak o zaman kendi ayağımıza sıkmış oluruz.
Yapmamız gerekenler nettir. Uluslararası topluma çıkıp, bu konuyu halının altına süpürmediğimizi söylememiz gerekir. Başka ne yapmalıyız? Bu ülkede üniversite açma lisansı alıp da bu hakkını yıllardır elinde tutanların lisanslarının iptal edilmesi gerekir.
Partimizin eğitim komitesi bir süre önce bu yönde açıklama yapmıştı. Halkın Partisi bir sonraki seçimden sonra iktidarda yer alması halinde bu konudaki gerekli adımları atacaktır.
Bu lisansların iptal edilmesi, mevcut üniversiteleri de ciddi anlamda denetlemek gerekir. Bütün bu saydıklarım kaliteyle ilgilidir. Vermemiz gereken mesaj kaliteye yönelik olmalıdır. Her nusubetten bir ders çıkarmak gerekir. Buradan da çıkarılacak derse, kaliteye yönelik olmalıdır”
“Ülke güvenliği oldukça önemli bir hal almış durumdadır”
Ülke güvenliğinde yaşananlara da değinen HP MYO Üyesi Moral, adli konularda ciddi artış gözlemlendiğini ancak bu konuda da gerekli adımların atılmadığını belirtti.
Moral, son olarak bir iş adamına suikast işlemek için gelenler olduğunu anımsatarak devleti yönettiği iddiasında olan gayrı meşru hükümetin kamuoyunu rahatlatacak tedbirleri almadığını söyledi.
Aral Moral açıklamalarına şöyle devam etti:
“Ülkeye insan öldürmek için birileri geliyor. Polisimiz başarılı operasyonla onları yakalıyor. Peki bu kişiler, suikast işlemek için silahları yanlarında mı getirdi?
Yanlarında getirdiyse, kapılardaki denetim ne kadar başarılı? Yanlarında getirmeyip de buradan mı temin ettiler? Buradan temin ettilerse kimden temin ettiler? Bu konuda kamuoyunu tatmin edici açıklama maalesef yok.
Bu konuda, bundan sonrası için şöyle tedbir aldık deyip de kamuoyunu rahatlatacak bir açıklama duydunuz mu? Hiç birimiz duymadık.
Halkın Partisi iktidarda olduğu dönemde İçişleri Bakanlığı nezdinde bir çok adım atmıştır. En başta ülkedeki kayıtlılık anlamında İkamet ve Vizeler Tüzüğü’nü hazırlamış ve ülkedeki kayıt dışılığın önüne geçen ciddi bir adım olmuştu. Bunun yanı sıra, öğrenci otomasyon sistemiyle de ülkeye gelen öğrencilerin kayıtlılığını bir sistem altına almıştık”
“Gayrı meşru hükümet herhangi bir tedbir almaktan çok uzak”
Ülke ekonomisine yönelik gelen soruyu da yanıtlayan Moral, uzmanların 2025’te herkesi zor bir dönemi beklediği yönünde yaptığı açıklamaları hatırlattı.
KKTC’nin Türk Lirası’nda para politikasına yönelik bir adım atma gibi şansının olmadığına işaret eden Aral Moral gayrı meşru hükümetin, hayatın daha da pahalı olmasını önleyecek kapsamlı tedbirler almadığını söyledi.
“Siz gerekli denetimleri yapsanız, gerekli adımlar atsanız, düzgün bir şekilde vergi toplayıp, topladığınız vergileri yatırıma dönüştürebilseniz, kısaca vatandaşa devlet olduğunu hissettirseniz o zaman belki ilgili tüm kesimler, muhataplar bir araya gelerek diyalog ile devletin imkanları çerçevesinde bir hayat pahalılığı verilmesi konusu konuşulabilir.
Ama siz bunları yapmadığınız gibi seçim için, koltuk için, çıkarlarınız için geçiçi işçi alımları yaparak maliyeye yük bindiriyorsunuz”
“Bir ailenin en büyük giderleri kamu hizmetleriyle alakalı”
Bugün artan hayat pahalılığı altında ülke insanının giderek ezildiğine vurgu yapan Moral, çekirdek bir ailenin en büyük giderinin kamu hizmetleriyle alakalı olduğunu söyledi.
Farklı bir çok etkenden dolayı vatandaşların çocuklarını özel okullara gönderdiğini söyleyen Moral “Kamu sağlık sisteminin de yetersizliği nedeniyle özel kurumları tercih etmek zorunda kalıyor.
Toplu taşıma olmaması nedeniyle de şahsi araçlarımızı kullanmanın da çok ciddi bir külfeti var. Bu üç konuda atılabilecek adımlar sayesinde bir ailenin yaşadığı en büyük hayat pahalılığı ve giderin önüne geçilebilir.
Örneğin sağlık sisteminde Genel Sağlık Sigortası sistemi hayata geçirilebilir. Toplu taşıma sistemi noktasında da yine hükümette olduğumuz dönemde Sayın Tolga Atakan’ın başlatmış olduğu çalışma bakanlığın arşivindedir. Güzelyurt bölgesini plot bölge olarak ele almış, oradaki şirketleşme noktasında sona gelmişti ancak hükümet düştüğü için tamamlanamamıştı. Halka hizmet etmek isteyen varsa, bütün bu çalışmalara erişebilirler”
“Yatırımcı gelmesi yanlış değil.. Ama!”
Son günlerde Türkiye’den sanayicilere yönelik kolaylık sağlanacağı konusunda da gelen bir soruya Moral, normal şartlarda ülkeye yatırımcı gelmesinin yanlış olmadığını belirtti.
“Ancak, Türkiye’den gelecek sanayicilerin finansmana erişmelerindeki imkanlar yerli sanayicilerimizde de var mı? Şartlar aynı oranda mı? Değildir. Örneğin yerel ortaklık şartı olsa, ortak işletme ortak yatırım olabilirdi” diye konuşan Moral konunun bir de Yeşil Hat Tüzüğü boyutu olduğuna dikkat çekti.
Moral sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hatırlayacaksınız, geçmişte bir domates meselesi yaşanmıştı. Türkiye’den gelen domatesi, sanki buranın domatesi gibi güneye satılmıştı ve Rumlar bu konuda ciddi bir tepki göstermişti.
Şimdi de, Türkiye’den sanayiciler geliyor ve mallarını tüzül üzerinden güneye satıyorlar gibi bir konu gündeme gelirse ne olacak?
Bu konuda da dikkatli hareket edip, Kıbrıs Türk üreticisine ciddi fayda sağlayan bu tüzüğün hilafında gelişmelere yol açılmamasına dikkat edilmeli”