InstagramKıbrısManşetSiyasetYaşam

Eylem: Uluslararası anlaşmaların yok sayıldığı bir kez daha ortaya koyulmuştur






Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Selma Eylem, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle, tüm emekçi ve vahşi kapitalizme karşı direnen, hayatını kaybeden tüm kadınları saygıyla selamladıklarını söyledi, örgütlü mücadeleye devam edeceklerini belirtti

Eylem: Uluslararası anlaşmaların yok sayıldığı bir kez daha ortaya koyulmuştur

Yazılı açıklama yapan Eylem, “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” nedeniyle bir kez daha kadın hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinin, tüm dünyada ve ülkemizde de ortaya koyulduğuna dikkat çekti.

Eylem, “Türkiye’de AKP iktidarı eliyle gericileştirilen eğitim sistemi ve toplum yapısı kadın hakları, insan hakları ihlallerinin, şiddetin artmasını, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin çok boyutlu bir sorun haline gelmesini sağlamıştır. 2021 yılında İstanbul Sözleşmesi‘nin feshi ile bu ihlaller resmi hale getirilmiş, bu konuda da uluslararası anlaşmaların yok sayıldığı bir kez daha ortaya koyulmuştur” dedi.

“Kadınlara karşı aileden ve çocukluktan başlayan cinsiyetçi yaklaşımlar…”

Eylem şöyle devam etti;

“Kuşatma altında olan ülkemizde benzer toplum yapısı oluşturma hedefiyle dayatılan ve işbirlikçi hükümetlerce sürdürülen politikalarla en güçlü araç olan eğitim sistemini dönüştürme adımları süratle atılmaktadır.

Komisyonlardan izinsiz değiştirilerek kadını, bilimi, toplumsal cinsiyet eşitliğini yok sayan, dinselleştirilen kitaplarımız, müfredat içerikleri, ikinci ilahiyat koleji protokolüne atılan imzalar, vakıf, dernek, tarikat örgütlenmeleri, yurtları, kuran kurslarına yazılı izinler, cihat çağrılarına sessiz kalma, göz yummalar, din işleri dairesine ek bütçe sağlanmasıyla hedeflenen sorgulamayan, biat eden, toplumsal cinsiyet eşitliğinden uzak bir toplum yapısıdır.

Böyle bir toplum yapısında, kadınlara karşı aileden ve çocukluktan başlayan cinsiyetçi yaklaşımlar, siyasi, sosyal ve eğitim sisteminde yapılan değişimlerle muhafazakarlaştırılan ve bunlarla biçimlenen toplumsal değer ve roller, çalışma yaşamında paternalist toplum değerlerini kendi yararına kullanan kapitalist sistemin yarattığı eşitsiz, adaletsiz düzen söz konusudur.

“Sahtekarlık, yolsuzluk, rüşvet, torpil…”

Yıllardır nüfus yapımızla, mali işbirliği protokolü adı altında fakirleştirme politikalarıyla, siyasi, sosyal, kültürel, çevre ve eğitim alanındaki dayatmalarla dönüştürülmeye çalışılan çağdaş, laik, demokratik toplum yapımızda, saygı, hoşgörü, demokrasi, insan hakları, kadın hakları, çocuk hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği, demokrasi, düşünce ve ifade özgürlüğü gibi birçok değerimizin değiştirilmeye, dönüştürülmeye çalışıldığı, gece kulüplerinde köleliğin, hak ihlallerinin yaşandığı, silah izinleriyle toplumsal çatışmaya, şiddete zemin hazırlandığı benzer bir düzen yaratılmaya çalışılmaktadır.

Bu düzen, sahtekarlık, yolsuzluk, rüşvet, torpille, bundan nemalanan, rant sağlayan kesimlerle, siyasiler, sermaye ile her geçen gün daha da kokuşmuş bir hale çevrilmektedir. Skandal haline gelmiş, dibe vurmuş bu kokuşmuş düzene, toplumsal varlığımıza yapılan saldırılara karşı, tüm baskı, tehditlere ve itibarsızlaştırma çalışmalarına rağmen sendikamız, öğretmenlerimiz boyun eğmeyecek, direnecek, mücadelesine devam edecektir.

8 Mart’ta tüm emekçi kadınlarımızı, vahşi kapitalizme karşı direnen, hayatını kaybeden tüm kadınları saygıyla selamlar bilinçli ve örgütlü mücadeleyle eşitlik, adalet ve özgürlüğün ülkemizde de tüm dünyada da sağlanabileceğinin bir kez daha altını çizeriz”













Başa dön tuşu