InstagramKıbrısManşetSiyaset

Akansoy: Petrol ve gaz zengini Kazakistan ve Türkmenistan’ın bu paraya zaten ihtiyacı yok






Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Asım Akansoy, özellikle Türkiye medyasında “Para için Kıbrıs’ı sattılar” şeklinde lanse edilen Türki Cumhuriyetlerin güneyde elçilik açması konusuna işaret etti ve tüm dünyanın KKTC’nin tanınmadığını bildiğini belirtti

Akansoy: Türki devletlerin imzaladığı anlaşma ortalığı karıştırdı

Sosyal medya hesabından açıklama yapan Akansoy, Türk Devletleri Teşkilatı’na dahil üç üye ülkenin de yer aldığı Orta Asya ülkelerinin Avrupa Birliği ile imzaladığı ve 12 milyar Euro’luk fonu kapsayan anlaşmanın ortalığı karıştırdığını söyledi.

Akansoy, “Kazakistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Tacikistan’ın bu parayla ‘bizi sattığı’ iddiası kamuoyunda infial yarattı. Ancak konuya biraz serinkanlı bakmak gerekiyor” diyerek açıklamasına şöyle devam etti;

“Petrol ve gaz zengini Kazakistan ve Türkmenistan’ın bu paraya ihtiyacı yok”

“Kazakistan’ın kişi başına düşen milli geliri 2023’te 34 bin 700 doları aşmış durumda. Zaten petrol ve gaz zengini olan Kazakistan ve Türkmenistan’ın bu paraya ihtiyacı olmadığı açık. Bana kalırsa bu ülkeler açısından asıl önemli olan, AB ile stratejik yakınlaşma arayışı.

Altını çizmek gerekir: Bu devletlerin aldığı kararlar halklarının çıkarını gözeterek alınmıştır. Kimsenin bu halkları kararlarından dolayı düşmanlaştırmaya hakkı yok. Buradaki konu, KKTC’de ve Türkiye’de iç politikaya endekslenmiş bir Kıbrıs algısının dış politikada gerçeklikle çarpışması.

“BM zemininde aklıselim bir politika izlenmiş olsaydı…”

Ne yazık ki Kıbrıs konusunda iç politikaya göre şekillenen söylemler, dış dünyadaki gerçeklerle çarpışınca herkes birbirini suçluyor. TDT üzerinden oluşturulan büyük beklentiler, şimdi boşa çıkınca ciddi bir hayal kırıklığı yaşanıyor. Peki, bu süreçten beklentimiz ne olmalıydı?

BM zemininde aklıselim bir politika izlenmiş olsaydı bu ülkelerle ekonomik ilişkiler güçlendirilebilir, KKTC’ye üniversite öğrencisi çekilebilir, kültürel ofisler açılabilir, belki birlikte bilimsel ve kültürel projeler yapılabilirdi. Pek çok alanda ortaklık kurulabilirdi. Fakat biz bu fırsatları heba ettik.

“Tüm dünya KKTC’nin tanınmayacağını biliyor”

Gerçek şu ki, tüm dünya KKTC’nin tanınmayacağını biliyor. I. AB-Orta Asya Zirvesi’nde 541 ve 550 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararlarına atıf yapılmasına şaşırmamalı. Çünkü ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’, bu fonu sağlayan AB’nin tam üyesidir.

‘Emekli Büyükelçi Sayın Selim Kuneralp’in Serbestiyet haber sitesinde (Kıbrıs hezimeti: Bu musibette hayır var mı?- 21.05.2025)’ belirttiği gibi, söz konusu fon esasen Rusya’dan bağımsız bir şekilde Orta Asya’yı Batı’ya bağlayacak Trans-Hazar Koridoru için kullanılacak. Yani mesele doğrudan stratejik güvenlikle ilgilidir.

Üstelik Büyükelçi çok önemli bir noktaya daha işaret ediyor: 2022’den bu yana temasların artmasının nedeni, Rusya’nın eski Sovyet coğrafyasındaki emellerinin Orta Asya ülkelerini ürkütmesidir. Bu ülkeler kendilerine güvenli yeni ortaklar aramaktadır. Ve şu anda AB’yi bu konuda daha güvenilir görüyorlar.

“Bizi gerçek ve onurlu bir çözüme götürecek Kıbrıs Türk iradesine kaçınılmaz biçimde ihtiyaç vardır”

Zirvede anılan 541 ve 550 sayılı BM kararları, KKTC’nin hukuki olarak tanınamayacağını çok net biçimde ortaya koyuyor. Bu kararlar yürürlükte kaldıkça, KKTC’ye uluslararası tanınma yolu kapalıdır. Bu bir gerçek.

Sonuç şudur: Ayrı devlet iddiasını öne çıkaran “egemen eşitlik ve eşit uluslararası temsil tezi” bir kez daha duvara çarpmıştır. Kaybeden sadece bir siyasi pozisyon değil, Kıbrıs Türk halkıdır. Sayın Tatar bunu idrak eder mi sanmıyorum.

Şunu açıkça ifade etmek isterim ki; Bizi gerçek ve onurlu bir çözüme götürecek, ayakları yere basan, sağlam bir Kıbrıs Türk iradesine artık kaçınılmaz biçimde ihtiyaç vardır. Bu yeni irade, lafla değil; Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına tam bağlılıkla hareket etmelidir. Çünkü çözümün tek meşru zemini orasıdır. Bunun dışındaki her söylem, halkı kandırmaya yönelik bir hayaldir, aldatmacadır, göz boyamadır.

Bu oyun artık bitmelidir”













Başa dön tuşu