Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı “Türkiye’deki mevcut iktidarla uyumlu olmayı ne içimize ne de aklımıza sindirebilmek mümkün değildir” açıklamasında bulundu
Harmancı: Yanlışa yanlış diyebilmek elimizde kalan son yetimiz belki de
Harmancı’nın sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşım şöyle:
“Kıbrıslı Türklerin Türkiye ile dil, tarih, kültürel ve bir çok ortak bağları olduğu inkar edilemezdir. Türkiye ile birlikte akıl içerisinde üretilebilecek kararlar alabilmek elbette bizlerin de Türkiye’nin de menfaatinedir lakin Türkiye’deki mevcut iktidarla uyumlu olmayı ne içimize ne de aklımıza sindirebilmek mümkün değildir.
Tek kişi yönetimi, havuz medyası, demokrasi ve insan haklarını her gün daraltan yapısı, gerici kararları, hegemonyacı anlayışı, partiyi ve ülkesini şirket yönetir gibi gören yapısı ve mevcut ekonomi yönetimi ile uyumlu çalışmak ve uyumlu çalışılabileceğini zannedebilmek tüm oyunun kurallarını bu doğrultuda kabul etmektir.
Yanlışa yanlış diyebilmek elimizde kalan son yetimiz belki de.”
“Büyük bir karamsarlık ile takip ediyoruz”
“Türkiye’de yaşayan kardeşlerimiz için de kendimiz için de endişeleniyorum.
Türkiye birçok insanını terör ve şiddet belası nedeniyle kanlı savaşlarda kaybetti. Şiddet, şiddeti doğurdu akıl, vicdan ve düşüncenin yerine hırs ve intikam duyguları bezendi. Türkiye yabancı güçler tarafından çok kez kendi amaçları için karıştırıldı, tarikatlar ve cemaatler devletin içine iktidarlar tarafından yerleştirildi ve gün oldu bu yapılar kana başvurdu bunun sonucu da ağır oldu ve olmakta.
Uzunca bir süredir gazetecilerin, insan hakları aktivistlernin ve siyasi partilerin susturulmaya çalışılmasını büyük bir karamsarlık ile takip ediyoruz.”
“Tek bir insanın kararı ile kaldırıldı”
“Dün akşam bir kararname ile TBMM’de onaylanmış ve kadına karşı şiddete karşı bir eylem ve hareket planı ortaya koyan uluslararası sözleşme (İstanbul Sözleşmesi) bir gecede yürürlükten tek bir insanın kararı ile kaldırıldı. Bu kararı şeriat yanlılarının zafer nidaları ile karşıladığını da belirtmek gerek.
İçeriğini tek bir satır okumayan binlerin “homoseksüellik hastalıktır” diyerek insan hakları sözleşmesini bir gecede çöpe attılar. Sözleşmeye ismini veren şehre sahip ve ilk imzayı atan iktidar tarafından.
Bu yapı ile uyumlu çalışabilmek ve çalışılabileceğini düşünmek de mümkün değildir.”
“Şiddet mevsimi kapıda bekliyor”
“Bizleri ve bu coğrafyayı bekleyen iyi gelişmeler maalesef olmayacaktır, şiddet mevsimi kapıda beklemektedir ve her geçen gün ağırlığı hissedilen ekonomik zorluklar ciddi yıkım olarak karşımıza çıkacaktır.
Evet ölçek sorunumuz var, kabul ediyorum ama en azından konuşalım. İnsan haklarını konuşalım, Kıbrıs’ta çözümü konuşalım, iyi yönetimi, ifade özgürlüğünü, sosyal adaleti, hukuğun üstünlüğünü, kendi ayaklarımızın üzerinde durabilecek, partizanlığı tamamen ortadan kaldıran, ekonomik bağımsızlığımızın taşlarının örüleceği bir yolu insanlarımızın geleceği, esenliği ve onuru için kurmaya çalışmalıyız.
Çok zor bir yol, çok meşakkatli bir yol ama mücadele etmeden teslim olmamamız gerek.”