KıbrısManşet

Özyiğit: Bu nasıl bir çelişkidir, böyle demokrasi anlayışı olmaz






Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, bugün mecliste yaptığı konuşmada ülkede son dönemlerde ifade ve düşünce özgürlüğü bağlamında yaşanan olumsuz gelişmeler ile Kıbrıs konusu ve bazı kesimler tarafından yeniden dillendirilmeye başlanan ‘ilhak’ konusu ile ilgili değerlendirmelerde bulundu

Özyiğit: Bu nasıl bir çelişkidir, bu nasıl bir demokrasi anlayışıdır

Özyiğit, ülkede özellikle son dönemde düşünce ve ifade özgürlüğü anlamında hiç de arzu edilmeyen gelişmelerin yaşandığını, yasaların çiğnenmek istendiğini vurguladı.

Bir yandan ‘KKTC laik, demokratik, hukukun üstünlüğüne dayalı bir ülkedir’ denildiğini, ancak diğer yandan da her ağzını açanı, görüş ve düşüncelerini ifade edenleri içeri tıkmak için girişim yapıldığını, göz dağı verilmeye çalışıldığını kaydeden Özyiğit, “Bu nasıl bir çelişkidir, bu nasıl bir demokrasi anlayışıdır” dedi.

Ülkede her ağzını açana dava okunmasının kabul edilemez olduğunu belirten Özyiğit, “Böyle bir demokrasi anlayışı olmaz” dedi.

“Bu ayıbı ortadan kaldırmalıyız”

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 10. Maddesinin ifade ve düşünce özgürlüğü ile ilgili net olduğunu, bunu bilerek hareket edilmesi gerektiğini kaydeden Özyiğit, “Bizim yasalarımızda da düzeltilmesi gereken unsurlar var, bunları da biran önce düzelterek bu ayıbı ortadan kaldırmalıyız” dedi.

Ersin Tatar’ın göreve gelmesinin ardından Cumhurbaşkanlığında geçmişte sürekli olarak yapılan bilgilendirme toplantılarının sekteye uğradığını belirten Özyiğit, yapılan eleştirilerin ardından en nihayet partilerle görüşmeler yapıldığını kaydetti.

Oradaki görüşmede de belirttikleri gibi, iki devletli çözümün mümkün olmadığını, mümkün olan ve en gerçi çözümün Federasyon olduğunu söyleyen Özyiğit, yapılması gerekenin 2019 yılında Berlin Zirvesi’nde Akıncı ile Anastasides arasında varılan mutabakatta olduğu gibi siyasi eşitlik, dönüşümlü başkanlık ve kararlara etkin katılımı içeren, 2 bölgeli, 2 toplumlu federal çözüm temelinde, 11 Şubat 2014 tarihinde Sn. Eroğlu ve Sn. Anastasiades tarafından imzalanan belge ve 30 Haziran tarihli Guterres çerçevesi temelinde müzakerelere başlamak olduğunu kaydetti.

Bu çerçeve uğraş verilmesi gerekirken, Paris Bosphorus Enstitüsü Başkanı Bahadır Kaleağası ile UBP MYK Yönetim Kurulu üyesi Özer Kanlı’nın ‘ilhak’tan söz ettiklerini anımsatan Özyiğit, bunun değil söylenmesinin düşüncesinin bile yanlış olduğunu kaydetti.

Kıbrıs Türk halkının büyük çoğunluğunun halen Federal çözümden yana olduklarını belirten Özyiğit, “Bir yandan egemen eşitlikten bahsederken, diğer yandan ilhaktan bahsedilmeye başlandı, yoksa 2 ayrı devletten de mi vazgeçildi, yoksa kapalı kapılar arkasında başka planlar mı yapılıyor?” diye sordu.

Özyiğit, UBP Genel Başkanı Saner’e ‘UBP’nin düşüncesi de ilhak mıdır?’ diye sordu.

TDP Başkanı Özyiğit, Cenevre görüşmesi öncesinde Kıbrıs konusuyla ilgili Meclis’te bir oturum yapılması gerektiğini de kaydetti.

Kıbrıs Türk toplumunun birilerine ne yama ne de vilayet olmak istemediğini belirten Özyiğit, “Çözümün parametreleri, Federal çözümün içeriği bellidir, eşitlik, özgürlük ve güvenlikten vazgeçmeden Federal çözüm için müzakerelere bir an önce başlayarak kısa sürede çözüme ulaşmak için uğraş verilmelidir” dedi.









Başa dön tuşu