Tarımsal ürünlerde ilaç kalıntıları ve çözüm önerileri
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İbrahim Baktır, başlatılan yeşil devrim ile verimli tahıl türlerinin geliştirildiğini, sulama olanaklarının iyileştirildiğini, çiftçilere melez tohum, yapay gübre ve pestisit gibi girdilerin sağlandığını belirtti.
Baktır “Ancak yeşil devrim (yapay gübrelerin devreye girmesi) sonrası plansız, programsız ve de bilinçsiz olarak uygulanan aşırı gübre kullanımına bağlı olarak topraklarda kirlenmeler başlamış ve özellikle de fazla azot kullanımı sonucu nitrat zehirlenmeleri ortaya çıkmıştır” dedi.
Gerekli-gereksiz ilaç kullanımı teşvik ediliyor
Tohum teknolojileri ve ıslah çalışmalarındaki baş döndürücü gelişmeler sonucunda her yıl binlerce yeni ürünün piyasaya girdiğini ve halen de girmeye devam ettiğini aktaran Baktır, “Verim artırıcı çalışmalar genelde bitkilerin hastalık ve zararlılar yanı sıra olumsuz çevre koşullarına karşı dayanıklılığını da azaltmaktadır” ifadesini kullandı.
Baktır, verim ve kalitenin ön plana çıkmasının koruyucu ilaç kullanımını da beraberinde getirdiğine dikkat çekerek, Dünyadaki büyük ilaç firmalarının sürekli promosyonlarla gerekli-gereksiz ilaç kullanımını hızlandırdıklarını da kaydetti.
Solarizasyon önemli
Aşırı miktarda kullanılan gübre ve ilacın çok sayıda sağlık sorununa neden olduğuna işaret eden Baktır, toprak kökenli hastalıklara karşı seralarda yaz dönemlerde mutlak surette solarizasyonun yapılmasının da önemli olduğunu ifade etti.
Baktır, bu sayede sera topraklarının çevre dostu bir yöntemle temizlenmiş olduğunu belirterek, ayrıca ülkelerin ve yörelerin ekolojilerine uygun ürünlerin yetiştirilmesinin de teşvik edilmesi gerektiğini ve benzer şekilde ekonomik ölçekte zararlı hastalık ve zararlılara karşı dayanıklı tür ve çeşitlerin tercih edilmesini önerdi.
En zararlı ilaç Herbisit
KKTC’de başlatılan ‘Ata Tohum Projesi’ne her yönüyle sahip çıkılması gerektiğini belirten Baktır, “Mutlaka ilaç kullanılacaksa, etki süresi kısa olan ilaçlar tercih edilmeli ve de usulüne uygun olarak kullanılmalıdır” dedi.
Baktır açıklamasında, özellikle hızlı büyüyen dereotu, nane, maydanoz, kişniş, ıspanak, hıyar, patlıcan gibi sebzelerde ilgili bakanlıkların her yıl yayınladıkları uygun ilaçların kullanılması ve hiçbir şekilde belirtilen dozların üzerine çıkılmaması tavsiyesinde de bulundu.
İnsan sağlığını en fazla tehdit edenlerin herbisit olarak bilinen yabancı ot ilaçları olduğunu da sözlerine ekleyen Baktır, “Herbisitler doğaya da, örneğin arılara ve kuşlara da ciddi anlamda zarar vermektedir. Maalesef KKTC’de herbisit kullanımı yaygındır ve kesinlikle kontrol altına alınmalıdır” dedi.
Baktır, tüketicilerin de bu konuda bilgilendirilmesi ve gıda etiği çerçevesinde residülü (ilaç kalıntılı) ürünler ilgili bakanlık tarafından her hafta halka duyurulmasının ve de gerekli yasal işlemlerin ödünsüz bir şekilde yapılmasının önemli olduğunu aktardı.