Toplumcu Kurtuluş Partisi (TKP) Genel Başkanı Mehmet Çakıcı, Türkiyedeki bir ‘suç örgütü lideri’nin açıklamalarıyla yeniden gündeme gelen Kutlu Adalı Cinayeti yine Meclis Araştırma Komisyonu’na havale edilmiş olmasına karşın hala aydınlatılmış olmadığı ve katilleri yargıya havale edilmediğini söyledi
Çakıcı: Karanlık ilişkiler içerisinde devlet adına görev yapan unsurlar da yer aldı
Çakıcı, “Hunharca katledilen Gazeteci /Yazar Kutlu Adalı’nın ölümünün üzerinden 25 yıl geçti. Cinayet gereğince araştırılmadı. Faili meçhul bırakıldı. Türkiyedeki bir “suç örgütü lideri”nin açıklamalarıyla yeniden gündeme gelen cinayet yine Meclis Araştırma Komisyonu’na havale edilmiş olmasına karşın hala aydınlatılmış ve katilleri yargıya havale edilmiş değildir” dedi.
Kutlu Adalı cinayetinin işlenmesi de failleri malum olmasına karşın meçhul bırakılması da Kıbrıs’ın kuzeyindeki devlet yapılanmasındaki sakatlıklardan kaynaklanmakta olduğu artık bütün açıklığıyla ortada olduğunu söyeleyen Çakıcı,” Anayasa’daki Geçici 10. Madde’nin yol açtığı bugünkü yapıda sivil otorite başta polis örgütü olmak üzere devletin bir çok kurumunu kontrol edememektedir. Kutlu Adalı cinayeti olayında belli olmuştur ki, bu karanlık ilişkiler içerisinde devlet adına görev yapan unsurlar da yer almıştır.” dedi.
Çakıcı’nın açıklamasının devamı şu şekildedir:
Kutlu Adalı cinayetinin aydınlatılmasıyla ilgili olarak Kıbrıs Türk siyasetinin yapması gereken ancak yapılmayan işler de vardır. Özellikle Adalı’nın katledildiği dönemde polisten çağrılan görevlilerin yeterli bilgiye ulaşamaması düşündürücüdür.
Adalı cinayeti ile ilgili soruşturma ileri götürülememiştir. Buradaki en önemli faktör polisin sivil otoriteye ve Kıbrıs Türk demokrasisine bağlı olmamasıdır. Bu nedenle gelmiş geçmiş hükümetlerde yer alan siyasi partiler de büyük suç ve günah işlemişlerdir.
Başbakanlık makamı ve Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı makamlarını defalarca almış, çok sayıda hükümet kurmuş olan CTP’nin Adalı cinayetinin aydınlatrılmamış olmasında sorumluluğu vardır.
Bu dönemin başında iş başına gelen dörtlü koalisyonda Cumhurbaşkanlığı, Meclis Başkanlığı Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu bu cinayetin aydınlatılması için uygun siyasi temsilcilerden oluşmaktaydı. Bu bakımdan CTP yanı sıra HP ve TDP’nin de sorumluluğu vardır.
4’lü koalisyon döneminde en azından polisin sivile bağlanması gerçekleştirilebilirdi. Ancak o hükümet dönemi de tam bir fiyaskoyla sonuçlandı. Polisin sivile bağlanması konusunu hükümet oldukları dönemde CTP ve TDP gündemlerine bile almamışlardır. Bu bakımdan Adalı’nın cinayetiyle ilgili bugünkü serzenişlerinin içi boş ve anlamsızdır.
Bu konuda UBP, DP ve türevlerinden beklenti içinde olmak ölü gözünden yaş beklemekle eşdeğerdir. Adama sormazlar mı; siz CTP olarak iktidarda olduğunuz dönemlerde niye Polisi sivile bağlamadınız, soruşturmaları derinleştirip sonuçlandırmadınız da bugün UBP ve türevlerinden talep ediyorsunuz? Demek ki siz de samimi değildiniz, gerekeni yapmadınız.
Kutlu Adalı cinayeti bu korkak siyasetçiler yüzünden aydınlatılamamıştır.
TKP olarak bizim içimiz rahattır. Çünkü biz, Polisin Sivile Bağlanması Yasa Önerisini 2011 yılında Meclis Genel Kurulu’na sunan siyasetçileriz. Birgün yönetime gelirsek kesinlikle polis sivile bağlanacak ve bu tür karanlık işlerin üzerine samimiyetle yürünecektir.