KıbrısManşet

Anastasiadis’den Guterres’e gönderdiği mektupta 1960 Anayasası yok




Kıbrıs Cumhuriyeti Başkanı Nikos Anastasiadis’in, 30 Ağustos tarihinde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’e gönderdiği mektubunda, 1960 Anayasası konusuna hiç atıfta bulunmadığı öğrenildi

1960 Anayasası’na hiç atıfta bulunmadı

Fileleftheros gazetesi “BM’ye 60 Anayasası Konusunda Tek Kelime Yok- Anastasiadis 30 Ağustos’ta BM Genel Sekreterine Gönderdiği Mektubunda Tartışılan Konuya Herhangi Bir Atıfta Bulunmaktan Kaçındı” başlıklarıyla manşetten yayımladığı haberinde, Anastasiadis’in 1960 Anayasası’na geri dönülmesi konusunda Rum iç cephesinde yaşanan anlaşmazlıkların tam ortasında, BM Genel Sekreterine 30 Ağustos’ta bir mektup gönderdiğini yazdı.

Anastasiadis’in mektubunda, Kıbrıslıtürklerin 1960 Anayasa yapılarına geri dönmesi önerisine ilişkin herhangi bir ifade olmadığını yazan gazete, Anastasiadis’in mektupta diyaloğa geri dönülmesini önermeyi tercih ederek, BM Genel Sekreteriyle son görüşmelerinden bu yana meydana gelenlere (kapalı bölge Maraş’taki ileri sürülen Türk eylemleri) ise atıfta bulunmaktan kaçındığını kaydetti.

Sadece görüşmeye hazır olduğunu iletti

Gazete, Anastasiadis’in yalnızca 3 paragraftan oluşan mektubunda, BM Genel Sekreterinin huzurunda Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’la görüşmeye hazır olduğunu ifade ettiğini, 2017 ve 2019 yıllarında yapılan benzer görüşmelerin olumlu sonucuna işaret ettiğini, aynı zamanda BM Genel Sekreterinin, Kıbrıs müzakerelerinin 2019 yılında Berlin’de hem fikir olunanlar temelinde yeniden başlaması hedefiyle, özel danışman atama niyetine Rum kesiminin verdiği olumlu yanıtını yinelediğini iletti.

Gazete Anastasiadis’e göre, özel danışman atanmasının 25 Kasım 2019 tarihinde Berlin’de varılan anlaşma temelinde, müzakerelerin yeniden başlaması çabalarına katkıda bulunabileceğini iletti.

“Tatar ile Anastasiadis aynı şehirde 2 yabancı olacaklar”

Brüksel’deki görüşmeden bu yana meydana gelenlerin, Rum lider Anastasiadis’in gerek BM Genel Kurulunda yapacağı konuşmada, gerekse New York’ta gerçekleştireceği görüşmelerde referans noktası teşkil edeceğini de kaydeden gazete, elde edinilen bilgilere göre, Anastasiadis’in niyetinin bu konulara, gerek BM Genel Sekreteriyle görüşmesinde, gerekse de yabancı liderler ve liderlerle yapacağı görüşmelerde atıfta bulunmak olduğuna işaret etti.

Türk lider Tatar ile Rum lider Anastasiadis’in 20 Eylül’le başlayan hafta New York’ta bulunacaklarını da belirten gazete her şeyin gösterdiği üzere, Tatar ile Anastasiadis’in aynı şehirde iyi yabancı olacakları yorumunda bulundu.

“Lute’la ayrı ayrı temaslarda bulunma ihtimalleri var”

Türk tarafının arabulucular düzeyinde dahi diyaloğa hazır olmadığının görüldüğünü kaydeden gazete, uluslararası örgüt tarafından yapılan nabız yoklamalarında, Kıbrıs Türk tarafının, BM Genel Sekreterinin Kıbrıs için atadığı özel danışmanı Jane Holl Lute’un iki tarafın müzakerecileriyle temaslarına olumsuz yanıt verdiğini iddia etti.

Mevcut olgular temelinde, liderlerin BM Genel Sekreteriyle ayrı ayrı görüşüleceğini yazan gazete, tarafların müzakerecileriyle ilgili olarak ise bunların da Kıbrıs sorunundaki durumu ele almak için, Lute’la ayrı ayrı temaslarda bulunma ihtimalleri olduğuna işaret etti.

İşte o mektup;

İç sayfadan geniş yer verdiği haberinde, Anastasiadis’in mektubunun içeriğine yer veren gazete, Anastasiadis’in mektupta Guterres’e kısaca şunları belirttiğine yer verdi;

25 Temmuz’da Brüksel’de gerçekleştirdiğimiz görüşmenin ardından ve yaklaşan BM Genel Kurulu ışığında, siz Ekselansları ve Kıbrıs Türk lideriyle, resmi Genel Kurul görüşmelerinin ardından görüşmeye hazır olduğumu bir kez daha ifade etmek istiyorum.

Kıbrıs sorunundaki mevcut çıkmaz göz önüne alındığında, böyle bir görüşmenin, örneğin müzakerelerin yeniden başlamasına yol açan ve 2017-2019 yıllarında New York ile Berlin’de gerçekleştirilen iki ortak görüşme gibi, sürecin ileriye doğru gitmesi için bize fırsat sunacağına inanıyorum.

Ayrıca (tarafların Crans Montana’da siz ekselanslarının ortaya koyduğu 6 parametre, bugüne kadarki uzlaşılar ve 11 Şubat 2014 açıklaması temelinde; siyasi eşitliğe sahip iki kesimli iki toplumlu federasyona dayanacak olan bir çözüme varılmasına ilişkin taahhüdünü yineleyen) 25 Kasım 2019 tarihli Berlin anlaşması uyarınca, müzakerelerin yeniden başlaması çabalarına katkıda bulunabilecek olan özel danışman atama konusundaki önerinize olumlu yanıtımızı yinelemek isterim

“Türk tarafının eylemlerine yönelik şikayetçi olmaktan kaçındı”

Mektubun içeriğinden, Anastasiadis’in çabalarının ağırlığını Kıbrıs müzakerelerinin belirli parametreler temelinde yeniden başlamasına vermeyi istediğinin görüldüğünü yazan gazete, buna paralel olarak, en azından bu metinde Anastasiadis’in, Türk tarafının eylemlerine yönelik şikayetçi olmaktan kaçındığını ekledi.

Gazete, bu ayın sonunda görev süresi dolacak olan BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar’ın yerine Avustralyalı bir siyasetçinin atanacağı konusundaki haberinin içerisinde ise, İngilizlerin ileriye götürdüğü fikirler paketi konusuna yer verdi.

Rum Basını: Fatma Kişmir









Başa dön tuşu