Cumhurbaşkanı ve bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı, yazılı bir açıklama yaparak, “Seçim sonucunu partisinin kazanması olarak niteleyen zihniyete karşı Cumhurbaşkanlığının bağımsız ve partiler üstü olması anlayışında buluşmalıyız” dedi
Akıncı’nın açıklamasının tamamı şu şekilde;
Bu aşamada temel vizyonu koruyarak halkın beklentilerine yanıt verecek en geniş birlikteliği sağlamak, toplumsal geleceğimiz açısından da hayati öneme sahiptir.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda önemli bir toplumsal sınavı başarıyla vermiş bulunuyoruz.
Demokratik ölçütlere uymayan her türlü girişim karşısında halkımız tavrını koymuş ve demokratik olgunluk içerisinde iradesini sandığa yansıtmıştır.
Seçimlerin ilk turunda yer alan ve aldıkları oy oranlarından bağımsız olarak, fikirleriyle demokratik yaşamımıza önemli katkılar yapan tüm adaylara teşekkür ederim.
Önümüzdeki süreçte, ilk tur öncesinde ortaya konulan pek çok değerli görüşten yararlanmanın, toplumsal geleceğimiz açısından oldukça yararlı sonuçlar yaratacağını değerlendiriyorum.
Seçim sistemimizin Cumhurbaşkanı seçilebilmek için yüzde 50’nin üzerinde bir oya ulaşmayı gerekli kılması elbette nedensiz değildir. Bu sayede halkımızın ortak hassasiyetlerini gözeten geniş bir birliktelik amaçlanmaktadır.
“Temel vizyonu koruyarak en geniş birlikteliği sağlamalıyız”
Bu aşamada temel vizyonu koruyarak halkın beklentilerine yanıt verecek en geniş birlikteliği sağlamak, toplumsal geleceğimiz açısından da hayati öneme sahiptir.
18 Ekim’de gerçekleştirilecek ikinci turda Kıbrıs Türk halkının, ortak paydamız olan barış, demokrasi, özgürlükler ve toplumsal iradeye dayalı bir gelecek temelinde buluşacağına inanıyorum.
Seçim sonucunu partisinin kazanması olarak niteleyen zihniyete karşı Cumhurbaşkanlığının bağımsız ve partiler üstü olması anlayışında buluşmalıyız.
Toplumsal irade ve çoğulcu demokrasi, Kıbrıs Türk halkını ayrıştıran değil birleştiren ortak değer ve ilkelerdir. Bunlar, hep birlikte güçlü bir şekilde sahip çıkıldığında daha da değerlidir. 18 Ekim, bu güçlü sahiplenmenin gerçekleşeceği önemli bir tarihtir.
Kıbrıs Türk halkının demokratik olgunluğu, gelinen kavşakta, her bir yurttaşımızın farklılıklarla ayrışması değil, ortak değerlerde birleşmesi için güçlü bir zemin oluşturmaktadır.
18 Ekim’in, ortak değerlerimiz zemininde toplumsal irademizi sandığa yansıtacağımız tarihi bir gün olması için çalışmaya el birliğiyle devam etmeliyiz.
Gelinen aşamada, artık toplumsal geleceğimiz için hayati öneme sahip bir kavşağa gelmiş bulunuyoruz.
Cumhurbaşkanlığının, halkın değişik kesimlerinin iradesini yansıtacak şekilde; siyasi partiler, yerel yönetimler ve sivil toplum örgütleri ile sürdürülmekte olan diyaloğunun yeni dönemde daha katılımcı bir anlayışla kurumsallaştırılması için birlikte hareket etmeliyiz.
Bu hafta sonu halkımız bir kez daha iradesini sandığa yansıtacaktır. İkinci tur öncesinde siyasi partilerimiz ve bağımsız adaylar ikinci tur için kendi karar süreçlerini çalıştıracaklardır. Bu değerlendirme süreçlerini elbette saygıyla beklemek gerekir.
Kıbrıs Türk halkının, ortak paydalar etrafında ortak hareket etmeyi başaracağından hiçbir kuşkum yoktur”