Peyzaj Mimarları Odası Başkanı Nevter Zafer Cömert, 2019 yılından beridir çalışmalarına devam edilen ve belli bir aşamaya gelindikten sonra son anda yayınlanmaktan vazgeçilen, sonrasında ise hiçbir meslek grubu paydaş sayılmadan tek paydaş Müteahitler Birliği’ymiş gibi davranılarak yayınlandığını savunduğu Mağusa-İskele-Yeniboğaziçi İmar Planının, kent peyzaj alanları ve yeşilin yol/altyapı kesitlerine entegrasyon gözetilmeden yapıldığı açıkladı
Cömert: KKTC’de imar planlarının sadece rant sağlamak amaçlı yapılıyor
Cömert Oda adına yaptığı yazılı açıklamada, Dünya ve Birleşmiş Milletler gündeminde iklim krizinin görüşüldüğünü ve bunu önlemek için dünya çapında acil eylem planları gerçekleştirildiğine işaret ederek, dünyada bunlar olurken KKTC’de imar planlarının sadece rant sağlamak amaçlı ne alt yapı, ne nüfus projeksiyonu ne de kamusal alanların biçimlenişi göz önüne alınarak yapıldığını kaydetti.
Cömert, özellikle yeşil alanların hiçe sayıldığı sadece betonlaşarak alan yaratmanın meziyet görüldüğünü savunarak, buna izin veren kurumların Kıbrıstürk halkının yaşam kalitesini hiçe saydığını, sorumluların bir an önce bu konularda hassasiyet göstermeleri gerektiğini vurguladı.
Ekonomik canlanmanın kısa süreli olacağını uzun vadede bu alanların belediyelerin de başa çıkamayacağı enkaz alanlar haline gelerek çevre felaketine sebebiyet vereceğini ifade eden Cömert, sürdürülebilir politikaların 1960 yılından beri tartışıldığını ve uygulandığını bunu bir ayrıcalık değil 50 yıldan beridir süregelen bir gereklilik olduğunu, hedefler arasından değil gereçler arasında değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
Cömert şöyle devam etti:
“Bunu defalarca söylememize rağmen betonlaşmış bir Mağusa İskele ve Yeniboğaziçi imar planına karşıyız.
Son olarak belirtmek isteriz ki, Kent Peyzaj alanları ve yeşilin yol/altyapı kesitlerine entegrasyonunun gözetilmeden Emirname yapılmasını Peyzaj Mimarları Odası gelecek nesillerin kaliteli yaşam haklarını gaspı olarak görmektedir.
Umarız daha yaşana bilir Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi için, bu karar sağduyulu ve tüm paydaşlar ile kolektif bir biçimde tekrardan ele alınır.”