Kıbrıs Türk Ebeler ve Hemşireler Sendikası (KTEHS) İbrahim Özgöçmen, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi yoğun bakımınından Acil Durum Hastanesi‘ne personelden kaydırma kararının, özel hastanelere sevkin önünü açtığını savundu ve istihdam yapılması gerektiğini söyledi
Özgöçmen: Bir yanlışı başka yanlış ile çözmek, çözüm değildir
Yazılı açıklama yapan Özgöçmen, Pandemi yoğun bakımdaki yaşanan hemşire eksikliğini ortadan kaldırabilmek adına Sağlık Bakanlığı‘nın, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi yoğun bakımında çalışan personelden kaydırma kararı aldıdığını ve uyguladığını hatırlattı.
Özgöçmen, “Eksikliklerimizi gidermek adına yanlış adımlar atarak ve atılan bu adımlarda hata yaparak düzeltmeye çalışmak sağlık sistemimizi olumsuz yönde etkilerken, halkımızın kamu hastanelerinden hizmet almasını da ciddi anlamda etkilemektedir. Yanlış yapıyor zarar ediyor ve fakirleşiyoruz” dedi.
“Kısa süre içinde hatalı olduğu anlaşılacak”
Bunun nasıl olduğu sorusuna da cevap veren Özgöçmen, yapılan personel kaydırmanın ilk etapta mantıklı bir çözüm gibi görünse de, kısa süre içinde hatalı olduğunun anlaşılacağını söyledi.
Özgöçmen, “Sağlık Bakanlığı’nın bu kararı ile sadece günü kurtarmaya yönelik amacının olduğunu ve aslında halkımızın sağlıklı bir hizmet almasını engellediği gibi geleceğini düşünmediği sonucu ortaya çıkmaktadır. Almış oldukları karar ile Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi genel yoğun bakım servisindeki hasta yatakları, tam kapasitesinden aşağıya indirmek ve/veya azaltmak durumunda kalınmıştır. Bu durum neticesinde sağlıklı bir hizmetin verilmesinden ziyade halkımızın sağlık hizmetine ulaşımı daha da güçleştirilmiştir” dedi.
“Özel hastanelere sevkin önü açıldı”
Özgöçmen şöyle devam etti;
“Yatak kapasitesi azalmasından kaynaklı, yıllardır bizlerin de dile getirdiği özel hastanelere sevklerin daha da artması sağlanmış, çözüm olarak sundukları şey ile yine özel hastaneler zengin edilmiştir.
Bu sevklerin maliyetinin çok ciddi rakamlar olduğu kuşkusuz bir gerçektir. Sizlerin huzurunda Sağlık Bakanlığı’na ve Maliye Bakanlığı’na soruyoruz; Geçen yıllarda ve son zamanlardaki yoğun bakım gereksiniminden kaynaklı özel hastanelere yapılmış olan sevk miktarı ve rakamlarını açıklamanızı talep ediyoruz ve cevap istiyoruz.
Aklıselim bir şekilde düşünülmeden alınan bu kararlar ancak ve ancak toplum olarak halkımızı biz sağlık çalışanlarını ve sistemini gün geçtikçe geriye götürmektedir bu yadsınamaz bir gerçektir.
“İstihdam, İstihdam, İstihdam”
Kısa bir örnek vermemiz gerekiyor ise Pandemi hastanesi yapılış maliyet rakamı ile aynı yıl sevklere harcanan maliyet rakamının halkımıza şeffaf bir şekilde açıklanması yeterli olacaktır. Ne demek istediğimizi çok net bir şekilde anlayacaksınız
İşi yapacak oranda yeteri kadar güç ve yetenek bulunmadıkça, başkalarının küçük veya büyük yardımlarıyla sürekli ve büyük bir iş yürütülemez.
Bir yerden bir yere personel aktarılırken aktarılan yerin kapasitesinin düşmesi ve halkın hizmet almasındaki kısıtlama ile başarı sağlanamaz sağlanan başarı ancak ve ancak günlük olur ve geleceğimiz elimizden kayıp gider. İşte bu sebepten ötürü aylardır söylüyoruz ve söylemeye ’de devam edeceğiz dilimizde tüy bitti. İSTİHDAM, İSTİHDAM, İSTİHDAM.
“Daha neyi bekliyorsunuz irade ve güç sizde istihdamı sağlayın”
Bu günleri gördüğümüz için minimum 30 yeni yoğun bakım hemşiresi yetiştirmek zorundayız derken yetkili makamlar ne demek istediğimizi anlamamazlıktan geliyordu.
Pandemi yoğun bakım servisi doldu ve yeni 12 yatak kapasiteli yerimizin olduğunu söyleyen yetkililer daha neyi bekliyorsunuz irade ve güç sizde istihdamı sağlayın.
Halkınızı düşündüğünüzü sözde değil özde gösterin.
Sadece konuyu Pandemi yoğun bakım servisine indirgeyecek olursak bile mevcut rakamın üstüne minimum 24 hemşireye da ihtiyacımız olduğu aşikâr bir gerçektir. diğer servisler ve birimler bu rakamın dışında tutulmuştur”