Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) Yönetim Kurulu, sağlıkta şiddetin her gün artarak daha görünür hale geldiğini söyledi ve ‘Sağlıkta Şiddeti Normalleştirmeyeceğiz‘ açıklamasında bulundu
KTTB: Sağlıkta şiddeti normalleştirmeyeceğiz
Yazılı açıklama yapan KTTB, sağlıkta şiddet olaylarının gitgide artarak daha görünür hale geldiğini, bunun son örneğinin de 5 Aralık tarihinde Girne Dr. Akçiçek Hastanesi’nde yaşanan, görevleri başında olan sağlık emekçilerine yapılan saldırı olduğunu söyleyerek, şiddetle kınadıklarını ifade etti.
Yapılan açıklamada şunlar kaydedildi;
“Her ne koşul ve psikolojik durum altında olursa olsun şiddete başvurmanın sağlıksız bir yöntem olduğunu hatırlatır, sağlıkla şiddetin yan yana gelemeyecek iki kavram olduğunu belirtmek isteriz.
“Şiddetin mazereti, gerekçesi veya haklı hiçbir yanı olamaz”
Korku, panik veya telaş ile başvurulan merkezler olan hastanelerimizde uygulanan şiddet hiçbir şekilde mazur görülemez. Şiddetin mazereti, gerekçesi veya haklı hiçbir yanı olamaz.
Sesini en yüksek çıkaranın, en fazla tehdit savuranın, en yüksek mevkilerde tanıdığı olanın sağlık hakkına erişimde en çok kendinin hakkı olduğunu düşündüğü, iddia ettiği ve özendirildiği bir ortamda herkes için eşit sağlık hizmeti sunmaya çalışıyoruz.
“Şiddet olaylarının giderek artacağını öngörebilmek zor değil”
Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik darboğaz nedeniyle kamu hastanelerine olan talebin artmasıyla yaşadığımız bu baskı, tehdit ve şiddet olaylarının giderek artacağını öngörebilmek zor değildir.
Şiddetin sık rastlanan bir türünün de psikolojik şiddet olduğuna dikkatinizi çekmek isteriz. Kesinleşmemiş veya soruşturulmamış bir olayla alakalı suçlama, aşağılama, güven sarsıcı iddialarda bulunma psikolojik şiddetin bileşenleri arasındadır.
Ülkemizde, son zamanlarda sıklığında artış gösteren tek yanlı sağlık haberlerini üzülerek takip etmekteyiz. Hekimleri hedef tahtasına oturtan bu ve bunun gibi habercilik faaliyetlerinin sağlıkta şiddeti daha da körüklemekten başka bir amaca hizmet etmeyeceğini belirtmek isteriz.
“4 gün geçti hala Sağlık Bakanlığı’ndan hiçbir açıklama yok”
Basın emekçilerinden talebimiz, sağlık sistemindeki düzensizlik ve karmaşanın faturasını biz sağlık emekçilerine kesmek kolaycılığına kapılmamalarıdır. Düzensizlik, eksiklik veya kaosun sorumlusunun sağlık emekçileri olmadığını hatırlayınız.
Yaşanılan vahim olayın üzerinden 4 gün geçmesine rağmen hala Sağlık Bakanlığı’ndan hiçbir açıklama duymamak bizi gelecek için daha da karamsarlığa sürüklemektedir.
Bu suskunluk hali ve cezasızlıkla el ele yürüyen şiddet iklimi daha da yükselmeye ve sağlık alanında günümüzde yaşanılan sorunlarla boğuşan sağlık emekçilerinin hayatını daha da dayanılmaz hale getirecektir. Bu durumun kabul edilmesi kesinlikle mümkün değildir.
“Bir an önce harekete geçmelidir”
Bu nedenle her şiddet eyleminin gerekli soruşturmalar yürütülerek, şikâyet zorunluluğu veya diğer bürokratik engellere takılmadan hızlıca adaletli bir sonuca ulaştırılması talebimizdir.
Sağlıkta her türlü organizasyonu ve yönetim becerisini sergilemek yükümlülüğü olan Sağlık Bakanlığı sağlıkta şiddetle mücadele etmek için bir an önce harekete geçmelidir.
Sağlık Bakanlığı’nın sağlıkta şiddet olaylarına müdahalede yaşanan eksikliklerin giderilmesini sağlamak için;
-Etkin ve hızlı çalışacak bir güvenlik sistemini oluşturması
-Şiddet olaylarını özendirici, teşvik edici faktörlerle mücadele etmesi
-Sağlıkta şiddete karşı caydırıcı yasal düzenlemeler yapılması gereklidir.
Sağlıkta şiddet, sağlık hakkına erişimin engelleyicisidir. Şiddeti normalleştirmek sağlıkla bağdaşmaz”