Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Milletvekili adayı Doğa Yalçın, Kıbrıs‘ın kuzeyinde Türkiye‘nin bir alt yönetimi olduğunu, Türkiye ne derse onun yapıldığını belirterek, siyasilerin hükümette kalabilmek için bunu uyguladıklarını kaydetti
Yalçın: Memleket şu an sağlık, eğitim ve ekonomi alanında yangın yeri
Özgür Web TV‘de yayınlanan Seçim Özel programında Pınar Barut‘un sorularını yanıtlayan Yalçın, mevcut siyasi partiler arasında en samimi olanın TDP olduğunu söyleyerek, geriye dönüp bakıldığında, gerek Meclis’te olan gerekse hükümete gelip görev alan partilerin arasında geçmişi en temiz partinin de yine TDP olduğunu belirtti.
Yalçın, “Memleket şu an sağlık, eğitim ve ekonomi alanında yangın yeri. Pandeminin başında alınması gereken bir çok tedbir alınmadı ve ekonomik anlamda da ülke açlıkla mücadele eden insanların var olduğu bir ülke haline geldi. Ben bunu gözlerimle gördüğümde inanamadım” dedi.
“Asgari ücret tamamen seçim yatırımıdır”
Türkiye ile imzalanan mali protokollerde buraya ödenecek paraların belli olduğunu ve protokollerde kaç cami yapılacağına kadar yazıldığını hatırlatan Yalçın, siyasilerin koltuklarını korumak uğruna oturmak için eriyen alım gücüne değil camiye odaklandıklarını söyledi.
İşverenlerin itiraz ettiği 7 bin TL’lik asgari ücrete de değinen Yalçın, “Asgari ücret tamamen seçim yatırımıdır. Çalışma Bakanlığı bunun bir ihtiyaçtan dolayı ortaya çıktığını ve işverenler için de teşvik primlerinin olacağını söyledi ama Bakan Koral Çağman bu seçimde zaten aday olmayacak bir kişi. Kendisine güvenemediğim bir kişi ve ben bunun Koral beyin iradesinde geçtiğine kesinlikle inanmıyorum. UBP karar verdi DP de onay verdi ve geçti” dedi.
“Çeler’in Çalışma Bakanlığı döneminde yaptığı yüzde 44.8’lik artış sterlin bazında da büyük bir artıştı”
TDP Milletvekili Zeki Çeler’in Çalışma Bakanlığı döneminde asgari ücrete yaptığı yüzde 44.8’lik artışı hatırlatan Yalçın, o dönem bu paranın sterlin bazında da büyük bir artış olduğunu ama şu anki yüzde 40 artışın sterlin karşılığının komik olduğunu ifade etti.
Yalçın, “Sen eğer küçük ve orta boy işletmeleri düşünmeden yaşanacak artışı destekleyecek şartlarla, kalifiye eleman, meslek lisesi mezunu insan çalıştırma gibi kriterlerle desteklersen, bu insanlar da vergisini ödeyip işçisini öder” dedi.
“Ülkemizdeki dünyanın sayılı zenginleri, basit bir esnaf kadar vergi ödüyor”
Vergi konusuna da değinen Yalçın, düzgün bir gelir vergisi alma sistemi kurulması ve bir defaya mahsus olmak üzere servet vergisi alınması gerektiğini vurguladı.
Buna ek olarak eğitim yatırımlarında belli bir süreye kadar muafiyet olması, farklı iştirakler açan bir şirketin tüm iştiralarına aynı şartta muafiyet uygulanmaması gerektiğini de savunan Yalçın, bunun adil olmadığını belirtti.
Yalçın, “Ülkemizdeki dünyanın sayılı zenginlerinin, basit bir esnaf kadar vergi ödediğini görmek ‘bütçe nereden oluşturulma’ sorusunun yanıtıdır. Bunu yapabilmenin yolu, hem denetleme hem de yeni yasa yaparak bu muafiyetleri ömür boyu olmaktan çıkarmaktır. Bunu yıllardır kullanan turizm ve eğitim yatırımcılarımız var ve bir küçük mahalle bakkalı kadar vergi ödüyorlar. Bu düzenleme yapılarak, düzenli vergi alınarak, bu ülke kendi ayakları üzerinde durabilir” dedi.
“Maaş ödemek başarı değil ama şu anki hükümet bunu zafer görüyor”
Maaş ödemenin başarı olmadığını ama şu anki hükümetin bunu zafer gördüğünü belirten Yalçın, 4’lü hükümet (CTP-HP-TDP-DP) döneminde 15 ay Türkiye’den tek kuruş para almadan kendi imkânlarımızla maaşların ödendiğini, çünkü başarının vergi toplamak olduğunu vurguladı.
Yalçın, “Sağ hükümetler başta kaldığında da sol hükümetler başta olduğunda da bu insanlardan bu vergi toplanmadı çünkü ortada bir muafiyet var. Sağ hükümetler finansörlerini korumak için zaten bu muafiyetleri çıkarmışken, nasıl vergi toplayabilirler ki, toplayamazlar. Yapılması gereken vergi toplanması ve servet vergisinin 1 sefere mahsus alınmasıdır” ifadelerini kullandı.
“O parayı almayacaksınız ki o emir gelmesin”
Kıbrıs’ın kuzeyinde Türkiye’nin bir alt yönetimi olduğunu, Türkiye ne derse onun yapıldığını belirten Yalçın, siyasilerin hükümette kalabilmek için bunu uyguladıklarını kaydetti.
Yalçın, “Bunu ortadan kaldırmak için çok yöntem vardır. TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir sözü var; ‘Parayı veren emri de verir’. O parayı almayacaksınız ki o emir gelmesin. Hala Anayasa’mızda geçici 10. Madde gibi bir çağ dışı madde yer almaktadır ve bunu yürürlükten kaldırarak, buradaki TSK üyelerine el çektirerek, polisi sivile bağlayarak vesayet dönemini noktalayabiliriz. TDP milletvekili adayı olarak ben bu irade akıl ve fikri görüp inanmasam bu partide olmazdım. TDP daha önce iktidar partisi olmadığı ve daha önce gelen hiçbir iktidar partisi de bunu yapamadığı için ben inanıyorum ki TDP bunu yapabilir ve o maddeyi kaldırabilir” dedi.
“TDP esnaftır, çalışandır, emekçidir, küçük orta ölçekli işletmedir, TDP emektir, TDP LTB’dir”
Yalçın son olarak şunları kaydetti;
“TDP gerçekten en samimi politikayı uygulayan ve içten olan siyasi partidir. TDP esnaftır, çalışandır, emekçidir, küçük orta ölçekli işletmedir, TDP emektir, TDP LTB’dir. O yüzden TDP diyorum çünkü hükümete gelmeden yaptıklarımız hükümete geldiğimizde yapacaklarımızın garantisidir”