Halkın Partisi (HP) Girne Milletvekili adayı Yusuf Avcıoğlu, UBP’nin de tek başına iktidar olacağı iddiasının gerçekçi olmadığını belirterek, hükümetin HP ile kurulacağını söyledi
Avcıoğlu: UBP’nin de tek başına iktidar olacağı iddiası gerçekçi değil
Kıbrıs TV‘de yayınlanan Parapolitik programında Ali Çatal‘ın sorularını yanıtlayan Avcıoğlu, halkın partilerine ilgisinden memnun olduklarını ancak ekonomik açıdan ciddi sıkıntılar yaşanması sebebiyle sahada karşılaştıkları en önemli konunun da geçim olduğunu belirtti.
Çatal Erhan Arıklı’nın, “Yeniden Doğuş Partisi Halkın Partisi yerine 3. parti olacak” ifadelerini hatırlatması üzerine Avcıoğlu, ilk 3 partinin değişeceğine inanmadığını belirterek, UBP’nin de tek başına iktidar olacağı iddiasının gerçekçi olmadığını vurguladı.
“Hükümete gelmekten çekinmeyiz”
Seçim sonuçlarında 3. sırada Halkın Partisi’nin olacağını ve gündemde yine bir koalisyon hükümeti modelinin olacağını belirten Avcıoğlu, gerek CTP gerekse HP ile hükümet kurulmak isteneceğini söyledi.
Avcıoğlu, “Böyle bir durumda hükümete gelmekten çekinmeyiz. Yaptığımız hatalardan da ders çıkardık bu süreçte. Bu nedenle de eskisi gibi bir hükümet ortağı olmayacağız” dedi.
“Meclis’te bir kan değişimine ihtiyaç var”
UBP’nin 20-21 civarında bir vekil çıkarabileceğini, daha fazlasının da hayal olduğunu kaydeden Avcıoğlu, renkli bir seçim olacağını ve parlamentoda da ciddi bir değişim olacağına ve uzun süredir vekillik yapan bazı simalarında artık Meclis’te olmayacağını öngördüğünü belirtti.
Avcıoğlu, “Meclis’te bir kan değişimine ihtiyaç var. Parti ayırmaksızın, genç adayların kazanıp görev almasıyla birlikte de bunun gerçekleşeceğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.
“Asgari ücret en düşük kamu maaşına endekslenmeli”
Sermayenin büyük bölümünün ödemesi gereken vergiyi ödemediğinin hatırlatılması üzerine Avcıoğlu, parti olarak özellikle sermaye ile hesabını veremeyecekleri hiçbir ilişkide olmadıklarını ve olmayacaklarını vurgulayarak, vergi sisteminin de basitleştirilmesi ve tabana yayılması gerektiğini düşündüklerini belirtti.
Avcıoğlu, “Vergi oranlarının düşürülmesi sonucu tabi devletin gelirleri azalacaktır ancak bunları tolere edecek önlemlerimiz de var. Mesela bugün asgari ücret gündemin en önemli maddelerinden bir tanesi. Hala bir karar verilmiş değil. Biz bir ekonomik paket ve paket içinde 6 madde açıkladık. Bunlardan bir tanesi de asgari ücretin en düşük kamu maaşına endekslenmesiydi” dedi.
“Aktif denetleme yapılarak da vatandaşa bu rahatlama yansıtılsın”
Ekonomik önlem anlamında, kamu ve özelde maaşların iyileştirilmesi ve alım gücünü kaybeden maaşların devlet eliyle teşvik edilerek tolere edilmesi gibi madde başlıklarının da açıkladıkları ekonomik pakette bulunduğunu söyleyen Avcıoğlu, kamuda denetim, Maliye’nin gelirlerinin artırılması ve gençlerin ev sahibi olacağı konut projelerinin de hedefleri arasında olduğunu belirtti.
Avcıoğlu, “Piyasamızdaki birçok ürünü ithal ediyoruz. Bu ürünlerin bir fatura bedeli var. Biz buna ‘navlun’ bedeli de ekliyoruz ve bunu da döviz olarak belirliyoruz. Bu piyasada fiyat artışına sebep oluyor. Biz dedik ki, bir ürünün vergisi alınırken çıplak ürün üzerinden vergilendirme yapılsın ve döviz dalgalanması durumlarında da sabit kur uygulansın. Aktif denetleme yapılarak da vatandaşa bu rahatlama yansıtılsın” ifadelerini kullandı.
“Arazilerin telefonu, elektriği, suyu ve yolu yoktu”
Kamuda Hayat Pahalılığı Ödeneği’nin 2 ayda bir uygulanması, özelde de asgari ücretin kamudaki en düşük maaşa eşitlenmesi gerektiğini savunan Avcıoğlu, işverene de prim desteği verilerek bunun sürdürülebilir olmasının sağlanması gerektiğini kaydetti.
Avcıoğlu, “Konut yapabilecek parası olan ancak arazisi olmayan gençlere de, devletin tüm alt yapısını yapacağı yerler göstermesi de hedeflerimizden biridir. Önceki yıllarda uygulanan kırsal kesim arazisi dağıtımında; genç olsun olmasın parsellenip veriliyordu. Arazilerin telefonu, elektriği, suyu ve yolu yoktu. Bu alt yapı yokken inşaat yapılsa da bir yaşam alanı oluşturamıyordunuz. Bizim uygulamamızda ise hem yaş kriteri getirilecek hem de arazilerin yaşamaya hazır olması sağlanacak” dedi.
“Gelirlerin artırılması konusunda ambargolara takılmadan yapılabilecekler var”
Gelirlerin artırılması konusunda ambargolara takılmadan yapılabilecekler olduğu kaydeden Avcıoğlu, bunun da yazılım dünyası olduğunu, yazılımcı için yeterli alt yapı ve uygun eko sistemin yaratılması durumunda, yazılımcıların da adaya çekileceğini belirtti.
Avcıoğlu, “Yazılımcılar burada ürettikleri yazılımları istedikleri ülkeye pazarlayabilirler. Bu sektörün ciddi bir avantajı var. Bununla ilgili gerekli ortamı yaratmak gerekiyor. Kendi üniversitelerimizde de çok yetenekli öğrenciler var. Örneğin yabancı uyruklu öğrencilerimizi mezun olur olmaz yurt dışına göndermek yerine burada 1-2 yıl çalışma imkanı verebiliriz. Yazılımı da üreterek yurt dışına ihraç edebiliriz ve ciddi gelir elde edebiliriz” dedi.
