Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Doğuş Derya, ülkenin organize suç örgütlerinin arka bahçesi olmaktan çıkarması isteniyorsa, sivilleşme ve muhaceret başta olmak üzere, birçok konuda kafayı kuma gömmeden inisiyatif alınmasının şart olduğunu belirtti
Derya: Kökleri 90’lı yıllarda yaşanan bombalamalar ve Adalı cinayeti
Halil Falyalı suikastiyle ilgili sosyal medya hesabından açıklama yapan Derya, Falyalı’nın ölümü ile sonuçlanan suikastin, kökleri 1990’lı yıllarda yaşanan bombalamaları ve Kutlu Adalı cinayetini de içine alan ilişkilerle ve o dönemden beridir adanın kuzeyinin mafyokrasi, kara para ve benzeri suçlarla anılan bir yer haline getirilmesi ile doğrudan bağlantılı olduğunu vurguladı.
Derya, “Kıbrıs’ın kuzeyinin uluslararası denetim mekanizmalarının dışında kalması ülkeyi “derin güçler”in rahatça suç işleyebileceği bir yer haline getirmiştir. Tüm toplumu tedirgin eden bu karanlık ve organize olduğu çok belli olan ilişkilerin ortaya çıkması için güvenlik güçleri başta olmak üzere, Cumhurbaşkanı‘na, Yasama, Yürütme ve Yargı’ya, kısacası hepimize, çok ciddi bir sorumluluk düşüyor” dedi.
“Sivilleşme ve muhaceret başta olmak üzere, kafayı kuma gömmeden inisiyatif alınması şart”
Ülkenin organize suç örgütlerinin arka bahçesi olmaktan çıkarması isteniyorsa, sivilleşme ve muhaceret başta olmak üzere, birçok konuda kafayı kuma gömmeden inisiyatif alınmasının şart olduğunu belirten Derya şunları kaydetti;
“Her gün yaşamak zorunda bırakıldığımız bu hukuk dışı düzenin son bulması için adadaki bölünmüşlüğe bir an önce son vermenin ve federal bir çözümle adayı bir bütün olarak uluslararası hukukun içine dahil etmenin gerekliliğini bir kez daha fark etmeliyiz”
