Halil Falyalı ve şoförü Murat Demitaş‘ın hayatını kaybettiği suikastle ilgili soru kabul etmeden basın toplantısı düzenleyen Polis Genel Müdürü Ahmet Soyalan, cinayet sırasında Falyalı’nın eşi ve çocuklarının yanında olmadığını, zanlıların ise sürat teknesiyle kaçtığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirtti
Soyalan: Toplam tutuklu sayısı 11
Basın toplantısında konuşan PGM Müdürü Ahmet Soyalan, soruşturma kapsamında elde edilen suç delillerinin Türkiye Eminiyet Müdürlüğü yetkilileri ile paylaşıldığını, şu an 8 Türkiye’de, 3 de Kıbrıs’ın kuzeyinde olmak üzere toplam tutuklu sayısının 11 oduğunu açıkladı.
Kıbrıs’ın kuzeyinde ilk tutuklanan 2 zanlının evinde 1 adet tabanca ve 13 mermi ile, cinayet mahaline 1 km uzaklıktaki dere yatağına atılı bulunan ve cinayette kullanıldığı tespit edilen 2 kalaşnikof marka silah, 4 adet şarjör, 39 mermi ile 1 adet 9 mm tabanca ile buna ait şarşöj ve mermilerin bulunduğunu anlatan Soyalan, “Cinayet anında en az 3 kişinin olay mahalinde olduğu yönünde tespitlerimiz var. Soruşturmanın tamamlanmasının ardından tutuklu bulunan zanlılar, yargılanmak züere mahkemeye sevk edilecektir. Bugüne kadar 300’e yakın kişinin bilgisine başvurulmuş ve soruşturmaya ışık tutacak yaklaşık 100 civarında ifade alınmıştır.
“MOBESE’ler haricinde 80 özel kamera incelendi”
MOBESE kayıtları haricinde 80 civarında özel kameranın incelendiğini ve bazı görüntülerin de emare olarak alındığını kaydeden Soyalan, soruşturma sürecince bazı basın kuruluşları tarafından ortaya atılan bazı iddialara da değinmek istediğini söyledi.
“Eşi ve çocukları yanında değildi, zanlılar tekne ile kaçmadı”
Soyalan, “Cinayet sırasında arabanın içinde Halil Falyalı ve şoförü Murat Demirtaş bulunuyordu. Falyalı’nın arkasındaki araçta ise 2 koruması vardı. Falyalı’nın eşi ise kendi özel aracıyla otelden ayrılarak, Çatalköy’deki ikametgahina gitmek üzere yola çıkmış ve olaydan 10-15 dakika sonra olay mahaline varmış, çocukları ise Çatalköy’deki ikametgahında bulunuyordu.
Faillerin olaydan sonra sürat teknesiyle adaan ayrıldığına dair iddialar da asılsızdır. Ülkemizin kıyı güvenliği Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı‘na (GKK) bağlı Sahil Güvenlik ekipleri tarafından sağlanmaktadır. GKK’nın faillerin deniz yoluyla kaçtıkları iddiaları üzerine 15 Şubat tarihli basın açıklamasında da böyle birtespitin olmadığı basınla paylaşılmıştır” dedi.