Basın Emekçileri Sendikası (Basın-sen) 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle yaptığı basın açıklamasında, “Tüm basın emekçileri başta olmak üzere çağrımız, emek temelli tüm kesimlerin mücadelesinin ortaklaştırılmasıdır” ifadelerini kullandı
“Kadınlar krize, şiddete ve şavaşa karşıdır”
Basın-sen, basın sektöründe çalışan kadın emekçilerle birlikte Cumhuriyet Meclisi önünde yaptığı açıklamayı, sendika üyesi ve Kıbrıs Postası Dijital Yayınlar Koordinatörü Canan Onurer okudu.
Onurer konuşmasına “Kadınlar krize, şiddete ve şavaşa karşıdır” diyerek başladı.
“İfade özgürlüğümüz de elimizden alınmaya çalışılıyor”
Açıklama şöyle devam etti;
“Biz emekçi kadınlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü, eşitsizliğe, ayrımcılığa, sömürüye karşı durmak, emeğine, bedenine, kimliğine sahip çıkmak, boyun eğmişliği dışlamak, örgütlenmek için bir araç olarak görmekteyiz.
Çok uzun yıllar önce canları ile hak mücadelesi veren kadınların ve sömürülen tüm kesimle-rin mücadeleleri bizlerin ışığı olmuşken, 21’inci yüzyılda yaşanan haksız savaşlar, sömürü ve faşizm daha uzun yolumuz olduğunu göstermektedir.
Bizler basın emekçisi kadınlar olarak bu 8 Mart’ta dünyanın ve ülkemizin yaşadığı krizlere, emekçilerin uğradığı sömürüye ve haksız savaşlara karşı kalemimizi kullanırken, ifade özgürlüğümüz de elimizden alınmaya çalışılmaktadır.
“Haklarımızın geriletilmeye çalışıldığını görmekteyiz”
Bundan bir yıl önce ‘ifade özgürlüğümüz onurumuzdur’ sloganı ile sokaklara çıkarak mücadeleyi yükseltmeye çalışan bizler, ülkedeki ve çevremizdeki siyasi odakların oyunları ile elde ettiğimiz tüm haklarımızın geriletilmeye çalışıldığını görmekteyiz.
İfade özgürlüğünün toplumun özgürlüğü olacağının bilinci ile özelde kadın emekçilerin genelde ise tüm emekçilerin eşit işe eşit ücret başta olmak üzere çalışma saatleri, özlük hakları ve çalışma hayatındaki her türlü iyileştimeler için mücadele edeceğimizi bir kez daha ortaya koymak isteriz.
“Talebimiz; emek temelli tüm kesimlerin mücadelesinin ortaklaştırılmasıdır”
Basın emekçisi kadınlar iş yerlerinde her türlü şiddete maruz kalıyor.
Basın emekçisi kadınlar özgürce konuşamıyor, yazamıyor.
Basın emekçisi kadınlar hayatın her alanında ayrımcılığa uğruyor.
Bizler biliyoruz ki, yaşadığımız bu kirli dünya sistemi içerisinde gül bahçesi yetiştiremeyiz.
Bu nedenle mücadelemiz bataklığın kurutulmasından geçmektedir.
Tüm basın emekçileri başta olmak üzere çağrımız, emek temelli tüm kesimlerin mücadelesinin ortaklaştırılmasıdır.
İnsanlığın savaşlardan, sömürüden ve haksız kazançlardan kurtaracak olanın ortak mücadeleden geçtiğinin bilinci ile 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün mücadele için atılacak adımlardan biri olmasını diliyoruz”
