Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Ozan Elmalı, “Emekçiler sokağa atılacak, işsiz, aşsız bırakılacak ve bunun adı reform mu olacaktır?” diye sorarak, bunun adının çaresiz durumdaki emekçiye “vurun abalıya” dercesine “kazık atmak” demek olduğunu söyledi
Elmalı: Belediye başkanlarına da müşavir hakkı tanımak çözüm değil, rüşvettir
Yazılı açıklama yapan Elmalı, hükümetin kontrolsüz biçimde yokuş aşağı inen bir kamyon gibi ülkeyi idare ettiğini, halkın fakirleşmesinin engellenmesi yönünde hiçbir tedbir almazken “belediyeler battı, reform yapalım” denildiğini fakat reform adı altında halkı neler beklediğinin açıklanmadığını belirtti.
Elmalı, “Belediyeler neden batmıştır? Kimler bu belediyeleri batırırken siyasi rant elde etme gayesi ile gerek kadrolu, gerek taşeron-paravan şirket kurarak istihdam yapmıştır? Hiç sorgulamadan, hesap sormadan, bu gerçekler dağ gibi ortada dururken faturayı zam yaparak halka kesmek istenmektedir. Belediye başkanlarına da müşavir hakkı tanınarak devletin kamburunu daha da büyütmek çözüm değil, rüşvet niteliğindedir” dedi.
“Devlet ‘tasarruf-reform’ adı altında halkını gözden çıkardı”
“Emekçiler sokağa atılacak, işsiz, aşsız bırakılacak ve bunun adı reform mu olacaktır?” diye soran Elmalı, bunun adının çaresiz durumdaki emekçiye “vurun abalıya” dercesine “kazık atmak” demek olduğunu söyledi
Elmalı, “Ülkemizde ve dünyada devam eden pandeminin etkisi, bir yandan da Rusya’nın Ukrayna’yı işgali nedeniyle ekonomik daralma söz konusudur. Önceliği halk olan ülkelerde dar gelirliyi, asgari ücretliyi, küçük işletmeleri, esnafı düşünerek adımlar atılmış, temel ihtiyaçlar devletçe karşılanmaya çalışılmış, kamusal hizmetlere yatırım yapılmıştır” dedi.
Ülkemizde ise devletin, zenginler daha zengin olsun, bankalar daha çok kazansın, müşavirlerin sayısı artsın, partizan atamalar devam etsin, teşvikler verilsin, Kalkınma Bankası geri ödemesiz kredi vermeye devam etsin, muafiyetler hiç bitmesin, kayıt dışı ekonomi daha da büyüsün, dünya zenginleri listesinde girenler vergi vermesin diye alışmaya devam ettiğini, emekçiden keserek “tasarruf-reform” adı altında halkını gözden çıkardığını vurguladı.
“Bu çöküşe izin vermeyeceğini vurgular, ülkemizin sahipsiz olmadığını hatırlatırız”
Kişi başı düşen gelirin yoksulluk-açlık sınırına düşmesi ile tüketimin azaldığına, yatırımın yapılamadığına, üretimin dibe vurduğa ve bunların görmezden gelindiğine dikkat çeken Elmalı, devletin gelirini arttırmak için çalışma yapacağına, vergi ödemeyen kaymak tabakadan vergi almak için çalışılacağına, bütün yükün halka yüklemek için kollar sıvandığını söyledi.
Elmalı şöyle devam etti;
“Halkımızın fakirleştirilmesi için yapılanlar kabul edilebilir değildir. Ülkemizde hastanelerde ilaç yok, sağlık hizmeti dibe vurmuştur. Akaryakıt, süt, ekmek, tüp gaz başta olmak üzere iğneden ipliğe zam yapılmaktadır. Halkın alım gücü her geçen gün düşmekte, siz sermaye ile işbirliği içinde halkı fakirleştirmeye devam etmektesiniz! Kaynak yoktur” bahanesi arkasına sığınmadan, pandemiyi, savaşı ultra lüks zenginlerin daha da zenginleşeceği bir fırsat olarak görmeden toplumun içindeki çıkmaza çözüm bulunuz.
Her alanda çöküş yaşanmakta, sorunlara çözüm sağlamak yerine devletçilik oyunu oynanmaktadır. Halkımız ve emek örgütlerinin bu çöküşe izin vermeyeceğini vurgular, ülkemizin sahipsiz olmadığını hatırlatırız”
