Sendikal Platform, Toplumcu Kurtuluş Partisi Yeni Güçler’i (TKP-YG) ziyaret etti. Görüşmede Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları sonrası izlenecek siyasi mücadele ve son siyasi gelişmeler ele alındı.
TKP-YG Genel Başkanı Mehmet Çakıcı ziyarette yaptığı konuşmada geçtiğimiz haftalarda yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminin demokratik görünse bile adil olmadığını ifade etti. Çakıcı, Türkiye’nin egemen güçlerinin seçime taraf olduğunu ve bunu gözümüze soka soka yaptıklarını, esas ayrımcılığın bu noktada olduğunu ifade etti. Çakıcı şöyle devam etti: “Biz Türkiye’nin insanına nasıl saygı duyuyor onların demokratik seçimlerine hiçbir dış müdahalenin olmaması gerektiğine inanıyorsak, Türkiye’deki egemen güçlerin de buradaki iradeye saygı dymasını bekliyoruz. Biz her türlü ayrımcılığa ve Kıbrıs Türk halkının gerçek olmayan suçlamalarla bölünme yaratılacak her türlü şovenist düşünce tarzına karşıyız. Bizler huzur içinde kendi irademizle ve özgür bir şekilde yaşamak istiyoruz” dedi.
Çakıcı, Türkiye hükümeti yetkililerinin buraya seçim için geldiklerini ve ciddi çalışmalar yaptıklarını kaydederek, bunun Kıbrıs Türk halkının iradesine müdahale sonucu doğurduğunu söyledi. Demokrasimize, irademize yapılan müdahaleri kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirten Çakıcı, bunun örneklerinin daha önceki seçim dönemlerinde de görüldüğünü ancak bu kadar ciddi oranda yapıldığıyla ilk defa karşılaştıklarını dile getirdi. Kıbrıs Türk iradesine sahip çıkan demokratik güçlerin bir araya gelmesine olumlu baktıklarını kaydeden Çakıcı, Sendikal Platformun sunduğu öneriye kapalı olmadıklarını, Merkez Yönetim Kurulu’nda değerlendireceklerini ifade etti.
Mehmet Çakıcı, Bu Memleket Bizim Platformu’na benzer bir platformun gelecekte oluşması ve güç birliği yapılmasının önemli olduğunu düşündüklerini toplumun ayrışmasının kötü olduğunu söyledi. Çözüm isteyenler ve istemeyenler, Türkiye hükümetinin tarafı olanlar ve olmayanlar gibi bir ayrışmanın kendilerini rahatsız ettiğini dile getiren Çakıcı, parti olarak kimsenin ülkemiz ve insanımızın demokratik iradesine müdahale etmesini doğru bulmuyoruz ve her türlü müdahalenin karşısındayız dedi. Her türlü düşünceyi saygıyla karşıladıklarını belirten Çakıcı, “Seçim sonucu Kıbrıs Türk halkının iradesiyse eğer buna da saygı göstereceğiz ancak görülen buradaki seçimlerin müdahalelerle gerçekleştiği ve adil olmayışıdır” dedi.
Mehmet Çakıcı, bu noktada özellikle demokratik ve sol güçlerin bir araya gelerek mücadele etmesi, birlik oluşturması Toplumcu Kurtuluş Partisi Yeni Güçler’in dışarıda duracağı bir süreç değildir, biz bu tür mücadelelerin, güç birliklerinin hep içinde olduk, sorun hiç bir zaman bizden kaynaklanmaz. Biz diğer partilerle de bu çerçevede iş birliği içerisinde olacağımızı yaptığımız basın açıklamalarımızla da kamuoyunun bilgisine getirdik şeklinde konuştu.
Sendikal Platform sözcüsü KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil de yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanlığı seçim döneminin müdahalelere açık bir dönem olduğunu belirterek, yıllardır Kıbrıs Türk toplumunun siyasi iradesine müdahale edildiğiyle ilgili bir takım söylemleri olduğunu, bu seçimde müdahalelerin gerçek olduğunun görüldüğünü söyledi. Artık gözümüzün içine baka baka bu müdahalelerin yapıldığının görüldüğünü kaydeden Elcil, seçimin Sn. Ersin Tatar ile Sn. Mustafa Akıncı arasında geçmediğini, Sn. Mustafa Akıncı ile Türkiye’de iktidarda olan Sn.Recep Tayyip Erdoğan ve AKP hükümeti arasında geçen bir seçim olduğunu dile getirdi. Şener Elcil, Sn. Ersin Tatar’ın onları temsil eden bir memur şeklinde bu görevde yer aldığını ifade ederek, seçimin sonuçları değerlendirildiğinde 19 tane müdahale tespit ettiklerini ve bu müdahalelerin basın yoluyla kamuoyuna duyurulduğunu söyledi. Elcil şöyle devam etti: “Bu 19 müdahale içerisinde büyük bölümü malesef AKP yetkilileri tarafından planlanıp sahneye konan açılımlar oldu. Bunları televizyon ekranlarında gerek siyasiler, gerekse AKP’ye yakın çevrelerin övüne övüne seslendirdiğini gördük. Her ne kadar Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yalanlama şeklinde açıklamaları olsa da bunların inandırıcı olmadığını olayın içerisinde yaşayan bizler net olarak gördük” dedi.
Şener Elcil, seçimin yasal olduğunu ancak meşru olmadığının altını çizerek, “Biz irademizi özgürce ifade etmek istiyoruz, nereden gelirse gelsin bu ülkede müdahalelere karşıyız. Sendikal Platform olarak irademizi dışlayan, Kıbrıs’ta çözümün önünü tıkayacak olan Kıbrıs’ı bölmeye dönük kararlı bir duruşu AKP yetkililerinde ve Sn. Ersin Tatar’ın açıklamalarında gördük. Biz bölücülüğe karşıyız” şeklinde konuştu.
Ülkemizin bir bütün olduğunu ve bütün olarak kalması gerektiğini belirten Elcil, bu bütünlüğün içerisinde Kıbrıslıların nasıl yaşayacağı konusunun da uzun bir süredir devam eden görüşme sürecinde belirlenen parametreler çerçevesinde ortaya çıktığını söyledi. Buna ulaşmak gerektiği noktasında olduklarını kaydeden Elcil, bugüne kadar gelinen noktadan uzakta bir noktaya gidişte tekrardan sıfırdan ayrılık üzerine dönük bir açılımın sergilenmesine şiddetle karşı olduklarını vurguladı.
Sendikal Platform’un iki noktada temel duruşun sergilenmesi ve bu temel duruşun tüm toplumun direngel yurtsever çevreler tarafından desteklenip bir cephe siyasetine dönüştürlülmesiyle ilgili ciddi bir kararlılığı olduğunu kaydeden Elcil, bu iki noktanın Kıbrıs Türk toplumunun irade meselesine sahip çıkılması ve çözüm meselesi olduğunu söyledi.
KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, geçmişte Bu Memleket Bizim Platformu çatısı altında çok mücadele verildiğini aynı mücadelenin yeniden verilmesi gerektiğini düşündüklerini dile getirerek, bu çerçevede siyasi partilere ziyaretler başlattıklarını kaydetti. Elcil, önümüzdeki günlerde daha geniş katılımlı bir toplantı organize ederek bu hereketin ilkelerinin belirlenip yola çıkılmasıyla ilgili vizyon belirleyerek çalışma yapacaklarını, bunun davetini yapmak üzere TKP-YG’i ziyaret ettiklerini sözlerine ekledi.