KıbrısManşet

TDP: Gerçek sorunumuz demokrasi ve irade




Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP), gerçek sorunun “demokrasi ve irade” olduğunu söyleyerek, halkın “öğretilmiş çaresizlik” psikolojisi içinden bir an evvel çıkarılması için görüş ve önerilerini sıraladı

TDP: İradesi elinden alınmış ve kendi topraklarında değersizleştirilmiş bir halk

TDP Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamada, iradesi elinden alınmış ve kendi topraklarında değersizleştirilmiş bir halkın olduğu, halkın Cumhurbaşkanı’nı kendi özgür iradesi ile seçemediği, ne parti başkanını ne de hükümetlerini de kendi belirleyemediği belirtildi

TDP açıklamasında; Gizli kapaklı imzalanan bir ekonomik protokol sonrasında içinde direkt Türkiye yönetimi tarafından atanan Bakanların olduğu hükümetin kısa sürede çöktüğünü, Türkiye yönetiminden direktifler alarak Cumhurbaşkanlığını yürütmeye çalışan bir Cumhurbaşkanının toplumumuzu yeni bir kaosa sürüklediğini, halkın bu hükümet veya bu ekonomik, toplumsal, siyasal alanlara baktığımızda oluşabilecek herhangi bir hükümetten toplum yararına bir beklentisinin olamayacağını vurguladı.

TDP çözüm önerilerini sıraladı

‘Yönetmek bizim işimiz’ sloganı ile yüzde 40 oy alarak hükümete gelen ve Kıbrıs Türk halkının iradesine sahip çıkamayan bir UBP’nin ülkedeki hiçbir soruna çözüm üretemeyeceğinin belirtildiği açıklamada, Kıbrıs Türk toplumunun üzerinde sistemli bir şekilde yaratılan karmaşa ve pompalanan umutsuzluk ortamının perde gerisinde, toplumun başına yeni çoraplar örüleceğinin görülmekte olduğunun ve Kıbrıs Türk halkının, kendinin özne olmadığı senaryoların içine çekilmeye çalışıldığının ortada olduğu kaydedildi.

Açıklamada, “Çözümsüzlüğe mahkum edilmiş ve uluslararası hukukun dışına itilmiş bir ülkede kabile yönetimi anlayışı ile devam edilemez. Bu kaostan çıkış yolu için çözüm önerilerimiz şu şekildedir;

1. Demokrasi ve irade güçleri bir an önce birlik sağlayıp Kıbrıs Türk halkının iradesine ve sorunlarına halkla birlikte sahip çıkacak politikaları geliştirmeli ve birlikte eylemliliği artırmalı

2. İrademizi geri almadıkça ve kendi kendimizi yönetme erkine ulaşmadıkça hiçbir sorunumuzun çözülemeyeceğinin bilincine varılmalıdır.

3. -Kıbrıs’ta çözüm ve barış umutlarının yeniden yeşertilmesi,
– Ekonomik krizin giderilmesi yönünde adımlar atılması,
– Kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınması,
– Pahalılığın ve fakirleşmenin önüne geçilmesi,
– Adil, şeffaf ve hesap verebilir bir kamu yönetiminin oluşturulması,
– Kendi kaynaklarımızın yaratılması ve bugüne kadar refahı sürekli artan ve hükümetlerle içli dışlı olan aşırı servetleşmiş kesimlerin bu ülkede kazandıklarının vergisini bu ülkeye vermelerinin sağlanması,
– Refahımızı ve üretimimizi artıracak kalkınma planının hazırlanması,
– AB ve BM başta olmak üzere tüm dünya nezdinde Kıbrıs Türk halkının toplumsal varlığının korunmasının Kıbrıs’ta ve Akdeniz’de barış için hayati öneme haiz olduğunun anlatılması.

“Öğretilmiş çaresizlik psikolojisinden toplumumuzu çıkarmak için daha çok çalışmalı ve umut yaratmalıyız”

TDP açıklamasının devamında şunları kaydetti;

“İşte tüm bu sorunlarımızın çözülmesi yönünde çözüm yolları önermek ve baskı grubu oluşturmak her zamankinden daha büyük öneme haizdir.

Toplumumuz üzerine serilen umutsuzluk bulutlarını ortadan kaldırmak ve öğretilmiş çaresizlik psikolojisinden toplumumuzu çıkarmak için daha çok çalışmalı ve umut yaratmalıyız. Toplumcu Demokrasi Partisi, yurtsever ve ilerici güçler ile işbirliği ve birlikteliği artırmaya ve bu çözüm önerilerini hayata geçirmeye güçlü ve liyakat sahibi kadroları ile muktedirdir”









Başa dön tuşu