Dante’nin Cehennemi
Tek tanrılı dinlerin en büyük korkusudur cehennem, cehennem azabı.
Çok şey söylendi, çok şey yazıldı cehenneme dair ama cehennem konulu en kapsamlı edebi eser Dante’nin İlahi Komedya’sında yer alır.
Dante Orta Çağ’ın en büyük iki şairinden biri olarak kabul ediliyor Shakespeare ile birlikte.
Eseri İlahi Komedye, herkesin adını bildiği ama okumadığı klasik bir başyapıt. (Çoğu klasik eser için de geçerli bu).
2014’den, kitabı edindiğim tarihten beri üçüncü defa okuyorum Komedya’yı, Rekin Terksoy’un çevirisinden. Her okuma yeni açılımlar, yeni hazlar vaat ediyor.
1300 yılında yazılan İlahi Komedya, Dante’nin, şair Vergilius rehberliğinde sırasıyla Cehennem, Araf ve Cenneti düşsel dolaşmasını anlatıyor.
14 bin 233 dizeden oluşan, 838 sayfalık bu dev yapıt roman olarak da okunabilir.
Araf ve Cennet’i bir yana bırakıp, sadece Cehennem’de dolaşmak istiyorum şimdilik (Çünkü cehennem daha eğlenceli).
Birbirine bağlanan üçlüklerle kurulmuş, otuz dört kantodan oluşuyor Cehennem.
Kitabın adından da anlaşılacağı gibi bu bir komedi.
‘Cehennem’in korkunç tasvirlerini yaparken bile bir komedi olduğunu hissettiriyor okuyucuya.
Bol bol kaynamış su, katran, lağım, çamur, sidik ve bok var Dante’nin Cehennem’inde.
Ve tabii ki ateş ve yılan.
Dante’den öğreniyoruz ki cehennemin üst katlarında ateş var (zaten biliyorduk bunu), dibi ise buz tutmuş, günahkâr ruhlar orada donarak çekiyorlar cezalarını.
Koca bir Cehennem yarattı şair ve tanıdıkları, düşmanları yanında, dini, tarihi ve mitolojik varlıkları da yerleştirdi içine.
Yani kafasına göre bir cehennem yarattı ve hak ettiğini düşündüğü kişileri oraya attı.
Sadece katilleri, hırsızları, kalpazanları, dolandırıcıları, yalancıları, zina yapanları değil pagan şairleri, filozofları, hatta din adamlarını bile yerleştirdi içine. Bunu yaparak tanrının yerine koydu kendini.
700 kusur yıl sonra nasıl oluyor da hala okunabiliyor bu eser? Onu zamana karşı dirençli kılan ne? Ve günümüz okuyucusu için ne ifade ediyor?
“Ey okur, şimdi diyeceklerime inanmakta/ zorluk çekersen şaşmam buna/ ben bile zor inanıyorum gördüklerime” diyor Dante Yirmi Beşinci kantoda.
Ve evet, 700 kusur yıl sonra bile inanıyoruz okuduklarımıza, heyecan verici hayal-gücüne, canlı tasvirlerine ve yaratıcılığına hayran kalıyoruz.
Dante’yle ilgili önemli bir nokta da hayatının son 20 yılını sürgünde geçirmesi ve doğduğu Floransa’dan uzakta, sürgünde ölmesi. Kim bilir, belki de onu bu duruma düşürenlerden intikam almak için yazdı Cehennemi.
‘Cehennem’den çıktım, şimdi Araf’ı atlayarak doğrudan Cennet’e mi gireyim, yoksa bir süre oyalanayım mı Araf’ta?