Çözümsüzlük Çözümdür Politikası Kaos Getiriyor!

Ersin Tatar ve Türkiye’nin Kıbrıs sorunundaki çözümsüzlük politikası, Kıbrıs’ın kuzeyinde her gün daha büyük bir kaosu beraberinde getiriyor.
Ülkenin tanınmamışlık pozisyonunu ve Kıbrıs’ta bir süredir devam eden çözümsüzlük politikaları inşaat sektöründe bir avantaj gibi düşünülüp, Rum mallarına yıllardır inanılmaz yatırımlar yapılmıştı.
Tabi ki bu yatırımları başta Ersin Tatar ve hükümet destekleyip, çıkan bütün sorunlar için yasal olmayan çözümler üreterek yatırımcıyı ve iş adamını desteklediklerini söylemişlerdi.
Kıbrıs’ta klasik bir deyiş vardır; “N’olacak yau sen da hiçbir şey olmaz!”
Buna bırakın yerliye, yabancıya da inandırmışlar.
Patlayan inşaat sektörü, orantısız büyüme ve yurt dışına satılan yüzbinlerce dönüm arazi ve konut bir kesimi rahatsız etse de büyük bölüm kimseler payını aldığı ya da eline para geçtiği için sesini çok fazla çıkarmıyordu!
Ama Kıbrıs konusunda derinleşen çözümsüzlük ve mülkiyet sorunun bu satışlarla daha çıkmaz bir hal alması, başta Kıbrıs Cumhuriyeti olmak üzere Avrupa Birliği ve diğer güç dengelerini rahatsız etmeye başladı.
Sorunu basit bir örnekle aslında anlatmaya çalışayım.
Yorgo’nun 10 dönüm arazisi eskiden Mustafa’ya verilmişti.
Yani konu Yorgo ile Mustafa arasındaydı.
Mustafa gitti o araziyi sattı, o malın üzerine 750 tane daire yapıldı.
Artık Yorgo’nun muhatabı 750 kişi. Ve bunların çok büyük bölümü de 3. ülkelerden.
Yani sorun artık uluslararası.
Tabi hal böyle olunca Kıbrıs Cumhuriyeti hükümeti bu gidişatı durdurmak için birkaç tutuklama yaptı ve el altında bir liste sızdırdı.
Tutuklananlardan biri Yahudi bir iş insanı idi. Ve Kıbrıs’ın kuzeyinde de çok büyük yatırımları vardı.
Sızdırılan listede yerli bir sürü iş insanı ve yabancı emlakçılar da vardı. Bunlardan bazıları da tutuklanmıştı.
Buraya kadar aslında ben güneye geçiş yapmaz veya güneyden yurt dışına uçmazsam bana bir şey olmaz algısı oluşmuştu. Ama gerçek bu listede olan Kıbrıslı bir iş insanının Dubai’ye girişinin engellenmesi ile tüm kesimleri sarstı.
Aslında gelen bilgilerde konu girişin yasaklanması değil, girerse tutuklanacağı gerçeği idi. Yani bir nevi bir jest yapılmış ve tutuklanmaması ve daha büyük bir kriz oluşmaması için ülkeye girerken uyarılmıştı.
Bu şu mu demek oluyordu? Artık sadece güneyde veya Avrupa’da değil, yabancı yatırımcılar ve Kıbrıslı iş insanları dünyanın her yerinde suçlu olarak sayılıyor ve her an tutuklana bilirler miydi?
İş insanı Simon’un davasının uzayarak devam eden davası belirsizliğini korurken 2 yabancı emlakçıya geçenlerde aynı suçtan hapis cezası verildi.
Bu korkuyu daha da artırırken, beraberinde gelen açıklamalarda sadece inşaatçılar ve emlakçıların değil eşdeğer ve tahsis malları satın alanların da satanların da suçlu sayılacakları ve tespit edilme durumunda tutuklanacakları açıklaması geldi.
İşte bu deprem etkisi yarattı. Hem eşdeğer ve tahsis malı olup bunları satmayı hedefleyenler hem de bunları alacak olanlar için!
Son olarak ise Geçitkale’de Rum mallarına inşaat yapan yatırımcı 4 Türk iş insanının hakkında uluslararası alanda tutuklama kararı çıkarıldığı haberi geldi.
Yani dünya bu çözümsüzlük politikası ve Rum mallarının yağmalanması konusunda tabiri caizse vites düşmüştü belli ki!
Bu aslında şu demek oluyor. Türkiyeli yatırımcılar ve Kıbrıslı inşaatçılar artık sadece Türkiye ve Kıbrıs’ın kuzeyine seyahat edebilecek. Yabancı yatırımcılar için ise olay çok daha tehlikeli bir boyutta!
Ersin Tatar’ın, “Ne emirname ne imar planı! Yapın da gorkmayın, biz arkanızdayız” söylemleri belli ki Kıbrıs sorunundaki kendi yarattığı çözümsüzlüğe güvenerek kullandığı bir cümleydi.
Şimdi ise muhtemelen bu son gelişmelerden sonra ülkeye gelen yatırımcı sayısında çok büyük bir düşüş yaşanacak!
Rum malları tehlikeden dolayı tercih dışı bırakılırken zaten olmayan Türk malları da fahiş fiyatlara satılacak. Ve birçok inşaatçı bu riskten dolayı inşaat yapmayacağı için inşaat sektöründe yeni bir kriz oluşacak.
Yani çözümsüzlük, bunu destekleyenlerin sayesinde bu ülkede inanılmaz bir kaosa dönüşmek üzere!
Ve bu kaostan tek çıkış yolu var Kıbrıs’ta federal bir çözüm