Nisan ortasından bu yana büyük düşüş yaşayan kripto paralar 20 Temmuz’dan itibaren yükseliş trendine girdi.
Bu süreçte Bitcoin yüzde 60, Ethereum yüzde 90 değer kazandı. Peki, ayı piyasası sona erdi mi? Yükseliş ne kadar devam eder?
Altcoinlere yatırım yapanlar ciddi kayıplar yaşadı
Dünya Gazetesi’nden Ufuk Korcan‘ın haberine göre Türkiye’de çok sayıda kişinin yakından takip ettiği kripto paralarda yine hareketli günler yaşanıyor.
Nisan ayının ortasında başlayan düşüş trendi 20 Temmuz’dan sonra yönünü yukarı çevirdi. Ama bu süreçte özellikle altcoinlere yatırım yapanlar ciddi kayıplar yaşadı.
Öyle ki Bitcoin’in yüzde 55 düştüğü bu süreçte bazı altcoinlerde kayıplar yüzde 90’lara ulaştı. Yükseliş hareketinin başladığı temmuz ayının ikinci yarısından bu yana Bitcoin’in yüzde 60’a yakın değer kazanması genel olarak tüm piyasada bahar havasını geri getirdi.
Ancak düşüşte ağır yara alan altcoinlerin büyük bölümü hala kayıplarını telafi etmekten oldukça uzak.
Yükselişin nedeni neydi?
20 Temmuz’da başlayan yükseliş trendinin fitilini Ethereum’da (ETH) gerçekleştirilen güncellemenin başarıyla sonuçlanması ateşledi.
Zira kripto piyasasının ikinci en büyük coini Ethereum’un güncellemesiyle ilgili bazı şüpheler vardı.
Kripto para piyasalarıyla ilgili de isabetli tahminlerde bulunan İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, Ethereum önderliğinde başlayan hareketin sonucunda hem Bitcoin hem de Ethereum’un önemli seviyelerin üzerine çıktığını belirterek, “Ethereum 1.700 dolarlardan 3.200 doların üzerine doğru bir hareket yaptı.
Ancak altcoinler aynı tepkiyi vermedi. Ayı piyasasından boğa piyasasına geçiş olduğunu söylemek için erken. Ancak bir yükseliş hareketi başlamış durumda” diyor.
‘Belirsizlik ortadan kalkmalı’
Manukyan’a göre piyasalarda yükseliş trendinin hız kazanması için Türkiye’nin de üyesi olduğu Mali Eylem Görev Gücü’nün (FATF) kripto paralarla ilgili uygulamak istediği düzenlemelerin netleşmesi ve gündemden kalkması gerekiyor.
FATF’nin kararı netleşince piyasa yönünü bulacaktır” diyen Şant Manukyan, kripto para piyasası çevresine bir çit çizip ‘içinde oynayın’ demenin de pek kolay olmadığına dikkat çekiyor.
FATF’nin düzenlemeler konusunda yapacağı açıklamaların tarihi olarak eylül ayına işaret ediliyor.
DeFi’ler mi tercih edilmeli?
DeFi son dönemlerde kripto para piyasalarında en çok konuşulan konularından birisi. Merkeziyetsiz (decentralized) ve finans (finance) kelimelerinden oluşan DeFi, merkeziyetsiz finans anlamına geliyor ve temel olarak bankacılıktan elde edilen hizmetleri, herhangi bir merkeze bağlı kalmadan vermeyi hedefliyor.
DeFi’lerin önümüzdeki dönemde büyümeye devam edeceğini söyleyen Şant Manukyan, “Geçtiğimiz günlerde hackerlar, DeFi’de 600 milyon dolarlık hırsızlığa imza attı.
DeFi yatırımcısı ile genel kripto para yatırımcısının farklı olduğunu düşünüyorum. DeFi sıradan yatırımcılar için kolay değil. Bu başlık altındaki kriptolara yatırım yaparken de iyi inceleme yapılmalı. Her DeFi gelecek vadediyor demek doğru değil” diyor.
Kurumsal yatırımcılar ve zenginlerin gözdesi…
Kripto para piyasalarına yönelik düzenlemeler üzerinde çalışılırken kurumsal şirketlerin bu alana yatırımları da sürüyor.
Goldman Sachs destekli fintech şirketi Circle, Amerika Birleşik Devletleri’nde tam rezervli bir ulusal dijital para bankası olma planlarını açıkladı.
Öte yandan kripto paraların düşük mevduat getirileri nedeniyle zenginlerin ilgi odağında olduğu da söyleniyor.
Kripto varlığı olan kişi sayısı arttı
Raporlara göre, dünyada 533 milyon kişinin 100 bin dolar ve 1 milyon dolar arasında varlığı var. Bu kişilerin faiz oranları çok düşük olduğu için parasını bankalarda tutmak istemediği ve kriptolara olan ilgilerinin arttığı söyleniyor.
Bitcoin alım satımının yüzde 63’ünün kurumsal yatırımcılar tarafından yapıldığı ifade edilirken Fransa’da kripto paralara yatırım yapacak bir fonun kurulmasına izin verildi.