Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) İnsan Hakları ve Eşitlik Sekreteri Hamide Avcıbaşı, Türkiye‘ye girişi yasaklanan son isim olan Bayrak Radyo Televizyon Kurumu (BRTK) eski Müdürü Gazeteci Aysu Basri Akter‘in yalnız olmadığını vurguladı
Avcıbaşı: Euro ödenerek kurulan yurt dışı bürolarından olan Antalya Konsolosluğu nasıl bir girişim yapmıştır?
Yazılı açıklama yapan Avcıbaşı, Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Basın Danışmanı olan Ali Bizden ile başlayan ve birçok yurtsever Kıbrıslı Türkün maruz kaldığı gerekçesiz giriş yasaklarına bir yenisinin daha eklendiğini hatırlatarak, BRTK eski Müdürü Gazeteci Aysu Basri Akter’in de ailesi ile birlikte tatil yapmaya gittiği Antalya’da ülkeye alınmayarak 19 saat bir nezarethanede tutulmasının ardından ülkeye geri gönderildiğini belirtti.
Avcıbaşı, “Bu 19 saatlik sürede binlerce euro ödenerek kurulan yurt dışı bürolarından olan Antalya Konsolosluğu nasıl bir girişim yapmıştır? Biri 5 diğeri 7 yaşındaki iki çocuğunun önünde böyle bir muameleye maruz kalan bir vatandaşı hakkında şu ana kadar herhangi bir açıklama yapmayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar söz konusu ülkede sürekli dillendirdiği ‘eşit ve egemen devlet’ iddiasının altını dolduracak şekilde davranıp bu dikta rejimi uygulamalarının kaldırılmasıyla ilgili herhangi bir girişim yapmış mıdır?” diye sordu.
“Baskı ve korku imparatorluğuyla ifade özgürlüğümüze ket vurulmak isteniyor”
Toplumun tüm kesimlerinin, gittikçe genişleyen ‘yasaklılar listesi’ ve baskıcı tutumla ilgili ses yükseltirken hükümetin de bu durumdan sorumlu olduğunu hatırlatmak istediklerini, Kıbrıslı Türk toplumunun benzer yasak ve baskıları 1963-68 yılları arasında sıkıştığı enklavlarda yaşadığını hatırlatan Avcıbaşı, bu uygulamalarla Kıbrıslı Türklerin yeniden gettolara hapsedilmek, adanın kuzeyinin ise yeni bir enklav haline mi getirilmek istendiğini sorguladı.
Avcıbaşı, “Ülkemizin aydınlarının, sürekli değişen farklı kodlarla seyahat özgürlüklerinin kısıtlanması insan haklarına aykırıdır. Yapılanların sebebinin, baskı ve korku imparatorluğu yaratmaya çalışarak, hem basın hem ifade özgürlüğümüze ket vurmak olduğu aşikardır. Özgürlüklerimizin bu şekilde kısıtlanmaya çalışılmasına şiddetle karşı çıkıyoruz” dedi.
“Fikirlerimizi özgürce söylemekten korkmadık, korkmuyoruz, korkmayacağız”
Aysu Basri Akter’in yalnız olmadığını söyleyen Avcıbaşı şunları kaydetti;
“Devlet yetkilileri kafasını kuma gömüp bu antidemokratik uygulamaları göz ardı etse de bizler bu ülkede toplumu sindirmek için uygulanan tüm faşist uygulamalara, korku ve baskılarla susturulmaya çalışılmaya karşı duracak, özgürlüklerimizi savunmaya sonuna kadar devam edeceğiz. Fikirlerimizi özgürce söylemekten korkmadık, korkmuyoruz, korkmayacağız”
