Bağımsızlık Yolu‘ndan Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Meclis Üyesi adayı Umut Ersoy, muhtar adaylığı engellenen Koruçamlı Maronit Maria Skoullou‘nun durumunu salt “ırkçılık” üzerinden değerlendirmenin yanlış olduğunu çünkü Dışişleri Bakanlığı’nın Maria’ya “dur” derken diğer Maronit adaya “Yürü ya kulum” dediğini hatırlattı
Ersoy: Dışişleri Bakanlığı için Maronitler ‘makul’ ve ‘sakıncalı’ olanlar olarak ikiye ayrılıyor
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Ersoy, ne zaman konunun bir ucunda kimlik meseleleri olsa daha ne olduğunu tam anlayamadan ezberlenmiş reflekslerine sarılarak tozu dumana katan, çıkarılan gürültünün içinde meseleyi bir bütün olarak anlamamıza engel olan bir yaklaşım olduğunu söyledi.
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun tescilli bir ırkçı, kökü dışarıda bir işbirlikçi olduğunun zaten malum o0lduğunu savunan Ersoy, “Fakat Maria’nın adaylığının engellenmesi örneğinde, Maronitlere yönelik kategorik bir ırkçılık olduğunu söylemek de zor. Zira hem aday olabilen hem de aday olamayan iki farklı kişi söz konusu. Yani Dışişleri Bakanlığı için Maronitler ‘makul’ olanlar ve ‘sakıncalı’ olanlar olarak ikiye ayrılıyor” dedi.
“Sorgulamamız gereken bir kişinin adaylığının Bakanlığın iki dudağının arasında olması”
Aslında bu durumun diğer kimlikler için de geçerli olduğunu ancak bu konu özelinde Dışişleri Bakanlığı’nın şu veya bu sebepten bir kişinin adaylığını engellediğini ve diğerine de “yürü ya kulum” dediğini anlatan Ersoy, Maria’nın muhtar olmasının nasıl bir güvenlik zafiyeti doğuracağını sorgulamanın da pek bir anlamı olmadığını çünkü bunun işin bahanesi olduğunun herkes tarafından bilindiğini kaydetti.
Ersoy, “Üstelik işbirlikçilerin, efendilerinin yönlendirmesiyle kimlik meseleleri üzerinden gerilim yaratmak istediğini ve bunu bir taktik olarak kullandığını da az çok görebilmemiz gerekiyor. Esas sorgulamamız gereken bir kişinin adaylığının Dışişleri Bakanı’nın iki dudağının arasına bırakılmış olması değil mi?” diye sordu.
“Bu konuda neden yıllardır bir adım atılmadı? Demek ki bu sorun o kadar da öncelikli görülmemiş”
Maria’nın veya başka birinin seçilme hakkını bu kadar kolay gasp edebilecek böylesi bir pratiği 2005 yılından bu yana sürdürmek yerine, bunca zaman bu konuyu kalıcı ve yapısal çözüme kavuşturmak için neden adım atılmadığını sorgulayan Ersoy, bu meseleyi Dışişleri Bakanlığı’nın uhdesinde bırakmayıp, bir yasa ile seçme seçilme ilişkilerini belli kıstaslara göre düzenlemenin o kadar da zor olmadığını savundu.
Ersoy, “Omorfo’da cinsiyet kotasını yanlış hesaplayan partiler Meclis’te bir araya gelip kendi hatalarını temize çekebilmek için hemen yasa hazırlayabiliyorlar. Bu konuda neden yıllardır bir adım atılmadı? Demek ki bu sorun o kadar da öncelikli görülmemiş. Ta ki Tahsin Bey Andonis’in lehine Maria’nın adaylığını engelleyene kadar. Peki meseleyi buradan tartışmaya başlamak yerine, neden tam da Ertuğruloğlu’nun istediği yerden, ısrarla onun çerçevesini çizdiği yerden tartışıyoruz? Bütün meseleyi işbirlikçilerin ırkçılığı olarak yorumlamak, demokrasi savunucularının kendi sorumluluklarını ihmal ettiği gerçeğini ıskalamamıza yol açmıyor mu?” diye sordu.
Neler olmuştu?
Kormacit köyünde Yorgo Kasap Restoran‘ı işleten, ülke genelinde tanınan ve geçtiğimiz ay muhtar adayı olduğunu açıklayan Maria Skoullou, dün adaylığının “uygun olmadığı” gerekçesiyle reddedildiğini duyurmuştu.
Skoullou, “Adaylığımın sunulduğu günden reddedildiği güne kadar yanımda olan ama en önemlisi çeşitli şekillerde bana olan şefkatini ve sevgini gösteren hepinize teşekkür ederim. Ayrıca çok sayıda müşteri, tanıdık ve arkadaşlarıma bana karşı gösterdikleri ve göstermeye devam edecekleri destek ve güven için teşekkürlerimi sunuyorum” demişti
Muhtar adaylığım “uygun görülmedi”
Η υποψηφιότητά μου αρνήθηκε
Adaylığının hangi gerekçe ile uygun bulunmadığını belirtmeyen Maria Skoullou Kıbrıs’ın en ünlü Maronitlerinden biri olarak ülkedeki tüm kesimler tarafından sevilen bir isim.
Skoullou’nun Rumca yaptığı açıklama şöyleydi
Güvenlik gerekçesi!
