Yerbilim Mühendisleri Odası Başkanı Oğuz Vadilili, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) altında yer alan meslek odalarının, deprem risk analizi konusunda üzerine düşen her şeyi fazlasıyla yaptığını belirterek, KTMMOB Yasası‘nda yapılmak istenen değişikliğinin neden geri çekilmediğini sordu
Vadilili: Sadece Berova’nın adı geçiyor ama imzası olan iki vekil daha var
Özgür Web TV‘de yayınlanan Özgür Yorum programında Damla Dabis‘in sorularını yanıtlayan Vadilili, KTMMOB Yasası’ndaki değişiklik önerisi konusunda sadece Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Özdemir Berova isminin önde olduğunu ancak öneride Demokrat Parti‘de (DP) Serhat Akpınar ve Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Talip Atalay‘ın da imzası olduğunu hatırlattı.
Vadilili, “Acaba diğer iki vekil yaşanan depremlerden sonra fikir mi değiştirdi ve düşüncelerini daha mantıklı bir noktaya mı çekti? Eğer üç vekil de aynı fikirdeyse farklı bir konuyu, sadece Berova aynı noktadaysa başka bir gündem olacak bizim için” dedi.
“İkinci aşamayı yapmak için neden birinci aşamayı ortadan kaldırmak istiyorsunuz?”
Berova’nın Meclis’te konuyla ilgili yaptığı son konuşmayı değerlendiren Vadilili, konuşmanın herhangi birinin anlayacağı bir bütünlükte olmadığını, Berova’nın ne demek istediğinin anlaşılamadığını, söylediklerinin kendi içinde çeliştiğini kaydetti.
Vadilili, “Mesela ‘Vizelerin kaldırılması yapı denetimini yapmak içindir’ diyor. Yapı denetimini neden yapmak ister bir insan? Daha güvenli bir yapıya kavuşmak için. Bunun birinci aşaması olan vize uygulamasını zaten yapıyordu bu ülke. İkinci aşamayı yapmak için neden birinci aşamayı ortadan kaldırmak istiyorsunuz? Mühendislik biliminin anlama geldiğinin iyi anlaşılmadığı bir önerge. Benim kendisine önerim, partisinin içindeki mimar ve mühendislere danışmasıdır” dedi.
“Yapacağımız her şeyi yaptık, koyacağımız katkıyı fazlasıyla koyduk”
KTMMOB’un, “Hükümet yasayı geri çekmezse kendileriyle çalışmayacağız” söyleminin ne anlama geldiği sorusu üzerine Vadilili şunları kaydetti;
“Biz aslında yapacağımız her şeyi yaptık, koyacağımız katkıyı fazlasıyla koyduk. Ne yaptık; Bir Deprem Komitesi kurulması kararı alındı, İnşaat Mühendisleri Odası’ndan, Yerbilim Mühendisleri Odası’ndan, KTMMOB Başkan temsiliyetinden, üniversitelerin ilgili teknik dairelerinin müdürlerine kadar gayet kalabalık bir grup oluşturduk.
Orada da ‘Bu komitenin bilim yönünde aldığı kararlar hükümete gönderilsin ve hükümet icra etsin’ diye bir karar ürettik. Bizim yönlendirmemizle Türkiye’ye gittiğinde uzman bilim insanlarıyla da görüştü ve dönüşünde havalimanında yaptığı konuşmada da olumlu şeyler söyledi.
“Bizzat Eğitim Bakanlığı’nın olduğu toplantıda İMO tarafından sunuldu”
Bunun üzerin icraat kısmı gündeme gelince, kamu kamuyu denetleyecek, öncelikli olarak da okullar ve hastaneler olacaktı. Burada da sahaya inmesi gereken mühendisler olacaktı. Devletin böyle bir gücü yok, bu yüzden gönüllü olarak İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) ekipler kurdu, bir hafta içinde bütün okulları taradı.
Bunun için de uluslararası kurallara uygun şekilde bir liste oluşturdu. Günün sonunda bir risk derecelendirmesi çıktı ve bizzat Eğitim Bakanlığı’nın olduğu toplantıda İMO tarafından sunuldu.
Bu sunum Başbakanlık Deprem Denetleme Komitesi’nde de yapıldı.
Bu saatten sonra da risk sırasına göre hangi okulda hangi güçlendirme yöntemi yapılabilir ya da yıkılması gerekir aşamasına geçilecekti. Bunun içinde bu komite üniversite laboratuvarlardan hizmet almak için görüşme yapıldı.
Birçok üniversite de “Biz hazırız” dedi. Nereden çıktı bu hazırlık? Bizim çalışmamız sonucu çıktı.
“Başbakan bize mi gülücük dağıtıyor yoksa Başbakan iradesini mi geçiremiyor o vekillere?”
İMO ve KTMMOB’un çok net bir kararı var; hükümetin verdiği KTMMOB Değişiklik Yasa Önerisi ve İmar Yasası Değişiklik Önerisi geri çekilecekti.
İmar Yasası geri çekildi ama KTMMOB Yasası geri çekilmedi. Başbakan bize ‘Çekeceğim’ diyor ama çekemiyor. Çünkü bunu sunan üç milletvekilinin geri çekmesi gerekiyor.
Şunu bilmiyoruz; Başbakan bize mi gülücük dağıtıyor yoksa Başbakan iradesini mi geçiremiyor o vekillere? Bunu bilemiyoruz ancak biz Başbakan’a güvendiğimiz için emeğimizi harcadık. Devletin bir yılda bitiremeyeceği işi bir ayda bitirdik.
Biz gerektiği her an toplum için maddi manevi tüm kaynaklarımızı harcarız. Ancak verilen sözlerin de yerine getirilmesi gerekir.
Tüm bu çalışmadan sonra; riskli görünen ilk yüz binanın bize gelmesi ve çalışmaların başlaması gerekir. İşte bu liste bize geldiğinde oturup tüm bu süreci değerlendireceğiz”