InstagramKıbrısManşet

KTEZO: Öğretmenlerimizin eğitime sahip çıkacakları konusunda hiç şüphemiz yoktur






Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası (KTEZO) tam gün eğitim ile ilgili açıklama yaparak, “toplum olarak şapkayı çıkarıp önümüze koymamız gerekir” dedi

KTEZO: Dün olduğu gibi bugün de tam gün eğitimi savunacağız

Yazılı açıklama yapan Oda, söz konusu olan hükümet de olsa, sendika da olsa, dün olduğu gibi bugün de tam gün eğitimi savunacaklarını söyledi.

Sorunları, sıkıntıları, eksiklikleri ifade ederek üstesinden gelmek için mücadele etmenin başka bir şey, gerekirse grev yapmanın başka bir şey olduğunu söyleyen Oda, “Sorunları gerekçe yaparak sorumluluktan, mücadeleden kaçmak, eğitime karşı çıkmak başka bişeydir” dedi

“Öğretmen eksikliklerimizi mazeret olarak öne sürerek eğitimi aksatmadık”

KTEZO’nun açıklamasının devamı şu şekilde;

Çıraklık okulumuzun kuruluşunu gerçekleştirdiği 2010 yılından bugüne Mesleki Eğitimlerimizi tam gün olarak programladık. Yerimizi, dersliklerimizi gerekçe yaparak tam gün mücadelemizden kaçmadık.

Öğretmen eksikliklerimizi mazeret olarak öne sürerek eğitimi aksatmadık. Bütün güç ve örgütlülüğümüzü sorunların çözümü için kullandık. Çünkü mesele çocuk, mesele gençler, mesele istihdam ve gelecekti.

“Sorunu ve sorumluluğu bir başka yere atmaktan vazgeçelim”

Ne Milli Eğitimin, ne de hükümetlerin eksik, aksak, yanlış uygulamalarının, sözünü ettiğimiz bu önemli başlıkların önüne geçmesine fırsat vermedik.

Aslında toplum olarak şapkayı çıkarıp önümüze koymamız gerekir. Çözüm için mücadele, sorumluluk olmadığı zaman ne elektrik, ne sağlık, ne de bir başka alandaki sorunlar çözülemez.

Sorunu ve sorumluluğu bir başka yere atmaktan vazgeçelim.

“Tam gün uygulamalarının 2 güne çıkarılması ile ülkenin maskesi düştü”

Hiç bir genç veya çocuk hükümetlere bırakılamayacak kadar DEĞERLİDİR. Sorunlara bu sorumlulukla bakmak zorunda olduğumuzu bir kez daha hatırlatmak ve bir kez daha seslenmek istiyoruz.

“Tam gün” uygulamalarının 2 güne çıkarılması ile aslında ülkenin maskesi düşmüş oldu. Daha önce varlığı nerdeyse farkedilmeyen, doğru dürüst dile gelmeyen ne kadar sorun varsa gözümüze sokuldu, görünür hale geldi. Ve aslında bunların hepsi de doğrudur..

Aç kalan çocuklar…

Kalabalık sınıflar…

Türkçe bilmeyen öğrenciler…

Kantin yetersizliği…

Liyakatsız ve ehliyetsiz partizanca istihdamlar…

Ulaşım ve güvenlik gibi çoğu ülkeye dair de olan zaafiyetler çok da etkili bir şekilde dile gelmeye başladı…

“Öğretmenlerimizin eğitime sahip çıkacakları konusunda hiç şüphemiz yoktur”

Burada önemli olan bir çoğu bilinen bu sıkıntıların neden bu şiddetle dile geldiği veya getirildiğidir.

Yani tüm bu sorunlara karşı çözüm için ne yaptığımız, ne kadar mücadele ettiğimizdir. Yaptıkları işten dolayı toplumsal duyarlılığı diğer toplum kesimlerine göre daha yüksek olan öğretmenlerimizin; eğitime sahip çıkacakları konusunda hiç şüphemiz yoktur.

Bu memleket, bu çocuklar bizim…









Başa dön tuşu