Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Selma Eylem, nitelikli, çağdaş, laik, bilimsel, demokratik, parasız kamusal eğitim için bütçe, altyapı, donanım, müfredat içerikleri ve tüm imkanlar ile Milli Eğitim Yasası’ndaki 22’nci maddenin kaldırılmasını talep ederek, “Kendi eğitim sistemimizi sağlamak için ivedilikle harekete geçin” çağrısı yaptı
Eylem: Tam günün bedelini çocuklarımızın ödediğinin farkında değil misiniz sayın bakan?
Eylem yaptığı yazılı açıklamada, tam gün eğitimin, sendikayı zayıflatarak, öğretmeni baskı altına alıp, özgürlüklerini elinden almak ve toplumu değiştirmek, dönüştürmek amacıyla ortaya atıldığını belirterek, bunun bedelini çocukların ödediğini vurguladı.
Açıklamanın tamamı şu şekilde;
“Ne yaptığınızın farkında mısınız sayın bakan?”
Sendikasını zayıflatarak öğretmeni baskı altına almak, özgürlüklerini elinden alarak aldığınız talimat gereği eğitimi ve dolayısıyla toplum yapımızı değiştirmek, dönüştürmek amacıyla ortaya attığınız ve bu hedef için kullandığınız ‘ tam gün’ aracının bedelini çocuklarımızın ödediğinin farkında değil misiniz sayın bakan?
1. Otobüs şirketlerini tehdit ediyorsunuz. 3.20’den önce okullardan çocukları almaya giderlerse o günkü ödeneği keseceksiniz diye. Çocuklarımız erken çıkıyor ve saatlerce yollarda sokaklarda döküm saçım kalıyor. Birine bir şey olsa vicdanınız rahat olacak mı? Hırsınız vicdanınızı rahatlatacak mı Sayın Bakan?
2. Komisyonlardan gizli, talimatla değiştirdiğiniz kitap içerikleri kapsamında özellikle 6.sınıf din kültürü ahlak bilgisi kitabının ilk ünitesiyle çocuklarımızın psikolojisini olumsuz yönde etkilediğinizin, korku kültürü hedefiyle, pedagojiye aykırı yapılan bu hamleyle geleceklerini nasıl etkilediğinizin farkında mısınız? Aileler endişeli, tepkili, siz rahat mısınız?
“Okullarda açlıktan bayılan öğrencilerimiz olduğunu bilmiyor musunuz?”
3. Öğrencilerimizi tarikat yurtlarına teslim ettiniz. Ülkemizde kurdurulan vakıf, dernek, tarikatların ele geçirdiği çocuklara verdiği eğitimle hedeflenen toplum mühendisliğine siz de çanak tutmuş oluyorsunuz, bunun bilincinde misiniz? Türkiye’de Ensar vakfında çocukların başına gelenleri yok mu sayıyorsunuz? Yoksa siz de bir kereden bir şey olmaz mı diyeceksiniz?
4. Beş bin öğrencimizin aç kaldığını, okullarda açlıktan bayılan öğrencilerimiz olduğunu bilmiyor musunuz?
5. Birçoğunu peşkeş çektiğiniz kantinlerden çocukları alış veriş yapmaya zorlamak için okul idarelerine öğrencilerin paket çağırmasını yasaklaması için baskı yapıyorsunuz. Yetersiz olan kantinlerden yiyecek alamayan çocuğuna özel sektör çalışanı bir annenin paket gönderdiğinde geri çevrilip çocuğunun aç bırakılmasına neden olduğunuzun farkında mısınız? O annenin öfke ve üzüntü ve çaresizliği sizin koltuk hırsınızın önüne geçebilir mi, engelleyebilir mi?
“Eğitim umurunuzda mı? Umurunuzdaysa derhal bu kaosa son verin!”
Sayın Bakan,
Depreme dayanıksız okullarımızda hala daha bir çivi çakılmadı. Okullarımız bakımsızlıktan dökülüyor, siz 97 konteynerle bu sorunu çözdüğünüzün reklamını yapıyorsunuz. Ama 43 kişilik konteynerlerde nasıl nitelikli eğitim yapılır bundan hiç bahsetmiyorsunuz.
Öğrencilerimiz ciddi mağduriyetler yaşıyor, risk altında. Öğretmen ve okul idarelerimiz dayatmalarınıza, baskı ve tehditlerinize karşı direnmeye, özveriyle eğitime ve öğrencilerimize sahip çıkmaya çalışıyor.
Siz ne yapıyorsunuz? Eğitim umurunuzda mı? Umurunuzdaysa derhal bu kaosa son verin!
“Tarikat, vakıf, dernek yurtlarını, ilahiyat kolejini kapatın”
Talimatı, koltuk sevdasını bir kenara bırakın! Tarikat, vakıf, dernek yurtlarını, ilahiyat kolejini kapatın! Kuran kurslarına, TC’den öğretmen görevlendirme dayatmasına son verin!
Nitelikli, çağdaş, laik, bilimsel, demokratik, parasız kamusal eğitim için bütçesiyle, altyapı, donanımı, müfredat içerikleri ve tüm imkanları ile milli eğitim yasamızdaki 22. maddeyi de kaldırarak kendi eğitim sistemimizi sağlamak için ivedilikle harekete geçin!
Geçmeyecekseniz ya da geçemeyecekseniz yapmanız gereken bellidir.