Son Eksiğimiz Tamamlandı
Son basın haberlerine göre Cumhurbaşkanlığı‘na törenlerde kullanmak üzere, Güvenlik Kuvvetleri bünyesinde bir süvari birliği oluşturulacakmış. Ve bu birlik bu yıl açılması planlanan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde görev yapacakmış.
Çok güzel bir haber doğrusu. Eksiklerimiz bir bir tamamlanıyor! Bazılarına göre bu son eksiğimizdir ve tamamlanacaktır.
Bana göre ise bu son eksiğimiz değildir. Çok eksiklerimiz var daha. Hani Sayın Cumhurbaşkanımızın ziyaretlerinde kendisine eşlik edecek yüzlerce arabası?
Hani özel helikopterler şehirler arası acil ziyaretlerde kullanabileceği?
Yurt dışı gezilerinde kullanacağı uçak filosu?
İtibarlı bir ülkede bunların olması şart değil mi?
Bazı bozguncular bunlara karşı çıkacak. Bunlara ne gerek var diyecekler? Tasarrufa ihtiyaç duyulduğu bir zamanda bunlara ne gerek var diyecekler. Olur mu öyle şey?
Tasarruf halkın (işçinin, öğretmenin, memurun, kısacası çalışanın) yapacağı bir şeydir. Ne demişti Büyük Reis; “İtibardan tasarruf olmaz” dememiş miydi?
Ama daha durun bitmedi.
Gelen haberlere göre; Sayın Tatar ve ekibinin aylardır papağan gibi durmadan söylediği “iki ayrı devlet” tezini Meclisten geçirmek için önerge hazırlanmaktaymış.
Bravo!
Bunu da yapın olsun bitsin.
Halkın çözüme dair azıcık umudu kalmışsa onu da ortadan kaldırın. İnsanımızın göç yollarını daha da açın. Kalan Kıbrıslı nüfusu tamamen ortadan kaldırın.
Fakat siz bunları yapmaya çalışırken, sizi o görevlere getirenler başka türlü hareket ediyorlar.
Dün çıkan haberlere göre TC Anayasa Mahkemesi, Merkez Bankası Başkanı’nın Cumhurbaşkanı tarafından istediği zaman görevden alınmasına ve yerine başkasını atamasına ilişkin kararnameyi iptal etmiştir.
İptal ettiği başka bir kararname daha var Anayasa Mahkemesi’nin. O da üniversite rektörlerinin Cumhurbaşkanı tarafından atanmasına ilişkin kararnamedir.
Yani bizde olumsuzluklar başını alıp giderken Türkiye’de gerek dış politikada gerekse ekonomide yumuşama belirtileri var.
Bütün bunlar samimi midir yoksa altında oyunlar mı var hep birlikte göreceğiz.
Gerçek olan şudur ki; Türkiye gerek ekonomide gerekse dış politikada sıkışmış durumdadır.
Acilen sıcak paraya ihtiyacı vardır. Bunu bulabilmek için de bazı manevralar yapmak, yumuşak politikalar uygulamak zorundadır.
Şimdiki durumda TC’de iktidarın iktidarını sürdürmesi mümkün değildir. Olası erken bir seçimin sonuçları kendileri için hiç de iyi olmayacağını biliyorlar. Sonuçları hep birlikte göreceğiz.