Eğitim: Toplumun İnşasında Temel Taş
Toplumların gelişimi eğitimle doğrudan ilişkilidir.
İyi bir eğitim sistemi aydınlık bir gelecek demektir.
Birleşmiş Milletler 2030 sürdürülebilir Kalkınma Amaçları arasında yer alan dördüncü hedef; “Nitelikli Eğitim”dir.
Bu hedef herkes için erişilebilir, kapsayıcı ve kaliteli bir eğitim hizmeti sunmayı, eğitimde cinsiyet eşitliğini sağlamayı ve yaşam boyu öğrenim fırsatlarını teşvik etmeyi amaçlar.
****
Bir eğitim yılının sonuna daha geldik!
Sosyal medyada, okullara kayıt için insanların çok erken saatlerde sıraya girdiklerine, özel okul harçlarının astronomik düzeyde artışlara dair yakınmalarla karşılaştıkça, okulların ne sayı ne de kapasite olarak yeterli olmadığını anlıyor insan kolayca.
Birçok aile özel okulları tercih ediyor, gücü yettiğince! Öte yandan, Kıbrıs’ın öteki yarısında, güneydeki okullara gidiyor birçok çocuğumuz.
Anayasa ne diyor özetle; “15 yaşına kadar zorunlu eğitim, 18 yaşına kadar ücretsiz eğitim”
Devlet bu Anayasal zorunluğu yerine ne oranda yerine getirebiliyor?
Bu kuzey ada yarısında kaç okulumuz var, kapasiteleri nedir?
15 yaşına kadar zorunlu eğitim, 18 yaşına kadar ücretsiz eğitim alması gereken yaş gruplarına göre toplam nüfus, öğrenci sayısı nedir?
Yaş gruplarına göre yabancı öğrenci sayısı nedir?
Okullaşma oranı nedir?
15 yaşına kadar olan zorunlu eğitim yaş grubundaki nüfus nedir, bunun ne kadarı kuzeydeki okullara gidiyor?
Kuzeydeki okullara gidenlerin ne kadarı özel okullara devam ediyor?
Kaç çocuk güney ada yarısındaki okullara gidiyor?
Bunların arasında devlet okullarına ve özel okullara devam edenlerin sayısı nedir?
Çok merak ediyorum, acaba Eğitim Bakanlığı’mızda, sendikalarımızda ne gibi veri ve bilgiler var diye.
***
İşin mekânsal boyu var bir de önceden planlanması gereken. Bu da biz şehir plancılarını ilgilendiriyor.
Nüfusun ihtiyacını karşılayacak yeterli sayıda, kalitede ve erişilebilir konumda eğitim kurumlarının sağlanması ve gelecekteki talebi karşılamaya yönelik önlemler alınması, devletin birincil görevleri arasında olmasına karşın, kentlerimiz yeterli sayıda, uygun konumlarda, ücretsiz ve kaliteli eğitim veren okullardan yoksundur.
Son elli yılda nüfus “kalabalık” olacak kadar artmış olmasına karşın, yeni cami kadar okul yapılmamıştır ne yazık ki.
Yeni gelişen birçok yerleşim alanında okul yoktur. İmar planlarında belirlenmiş yeni okulların neredeyse hiçbiri yapılmamıştır.
Gerekli ve yeterli mali kaynaklar ayrılmamaktadır eğitime! Yapılaşmış bölgelerde kamu elindeki araziler azdır, arazi fiyatları yüksektir.
Bu yüzden de yeni gelişen veya hali hazırda okulu yetersiz olan veya bulunmayan bölgelerde okullar için uygun yer sağlanamamaktadır.
Eğitim ticarileşmiş durumdadır. Okullara varmak için, yollarda saatlerce zaman harcanmaktadır. Her okulda eğitim kalitesinin aynı olmadığı yönünde bir kanaat vardır toplumda.
Bu yüzden de bazı okullar diğerlerine göre daha çok tercih edilmektedir, uzak mesafelere karşın.
Farklı öğrenci profilindeki çocukların belirli okullarda yoğunlaşması ayrı bir sosyal konu. Sosyal ayrışma, ötekileştirme de yaşanmaktadır. Haliyle bunlar, eğitimde hem fiziksel hem de sosyal erişimde eşitsizlikleri yol açmaktadır.
Devletin asli görevidir ücretsiz ve kaliteli eğitim olanağı sunmak! Ücretsiz, kaliteli ve erişilebilir eğitim, gelir düzeyi ne olursa olsun tüm ailelere eğitim olanağı sunar, herkesin eğitim hakkını kullanabilmesini sağlar. Herkes için eşit fırsatlar sağlar ve toplumsal eşitsizlikleri azaltır.
Eğitim altyapısı, ülkenin ve her bir kentin gelecekteki nüfusu ve ihtiyaçları dikkate alınarak planlanmalıdır.
Okulların konumları, kapasiteleri, alt yapıları, ancak ulaşım ağları, diğer altyapı unsurları ve yeşil alanlarla bağlantıları, çevresel faktörler birlikte ele alınarak yapılırsa sağlıklı bir eğitim altyapısı iyileştirilmesi, geliştirilmesi mümkün olabilir.
İşte tam da bu noktada kent ve bölge planlamasına kulak vermek şart!
Planlamada da en önemli husus nüfustur. Kentte yaşayan insan sayısı dikkate alınarak, okulların sayısı, konumu, alanlarının büyüklüğü ve kapasitesi belirlenebilir. Kaç nüfusa bir ilk eğitim, orta eğitim okulu gerekir, bunlar hep kent planlarında yer alan hususlardır.
Bu yüzden Eğitim Bakanlığı kentlerin planlarını, Ülkesel Fiziki Planın politikalarını dikkate almalıdır. Bunların gereklerini yerine getirmelidir. Eğitime yeterli bütçe ayrılmalıdır.
****
Her mahallesinde, çocukların uzun yolculuklar yerine sadece birkaç adım uzaklıktaki okullarına yürüyerek ya da bisikletle güvenli ve kolayca ulaşılabileceği, ücretsiz ve kaliteli eğitim veren, çağın gereksinimlerine uygun olarak tasarlanmış, nitelikli öğretmenleri olan, toplumsal dayanışmanın geliştirildiği merkezler olarak hizmet veren devlet okullarının olduğu kentlere kavuşabilmek sadece bir hayal olmamalı!
Unutmayalım ki; nitelikli bir eğitimle büyüyen nesiller, aydınlık bir geleceğe yol açar.