Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi‘nin (CMIRS) her 3 ayda bir düzenli olarak gerçekleştirdiği çalışmanın devamı niteliğinde olan “Kıbrıslıtürklerin siyasi güven, sosyal güven, bireysel özgüven ve mutluluk algısını ölçen ve bu oranların zaman içerisinde birbiriyle ilişkisi yanında; gelişmelerden ne şekilde etkilendiğini de gözlemleyen” çalışmanın ikinci bölümü yayımlandı
Yücel: Kıbrıs sorunu en önemli 2. sorun
CMIRS Direktörü Mine Yücel, Eylül 2024 döneminde 500 kişi ile yüz yüze görüşerek yapılan anketin ilk bölümüyle ilgili şunları söyledi;
“Kıbrıs sorununun son dönemlerde en önemli 2. sorun olarak öne çıktığını görmekteyiz.
Crans Montana sonrasında uzun bir süre görüşmelerin askıya alınmış olması, 2020 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde müdahaleler ve sonrasında lider değişikliği, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından birçok denemenin sonuçsuz kalması gibi birçok etken, Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs sorununa etki edebileceklerine dair inanç yanında Kıbrıs sorununun çözülebileceği konusundaki iyimserliklerini de oldukça yaralamıştır.
Buna rağmen Annan Planı dönemiyle benzer oranlarda Kıbrıslı Türklerin bir anlaşma olmasını istediklerini görmekteyiz.
Yüzde 60’a yakın bir kesim bir anlaşma istiyor olmasına rağmen, bir anlaşma olacağına dair iyimser olanların oranı ise sadece yüzde 36.94’tür.
Kıbrıs sorununun çözümü ile ilgili iki liderin bir yemekte bir araya geldiği bu günde toplumun konuya bakışının yemek masasına yansıması da önemlidir.
Bu güne kadar birçok müzakere süreci toplumdan gizli bir şekilde yürütülmüştür. Bundan sonra kaçınılmaz olan, görüşmelerin toplumun görüşlerini de alarak yürütülmesi, kaygılar ve beklentilerin dikkate alınması, toplumun sesinin de masaya yansımasıdır.
Kıbrıs Sorunu
Ankete katılanların yüzde 59.06’sı bir Kıbrıs sorununda bir anlaşma olmasını istediğini belirtmektedir. Anlaşma olmasını istemediğini belirten kesimin oranı ise yüzde 40.94’tür.
Çoğunluk anlaşma olmasını istiyor olmasına rağmen anlaşma olacağına dair iyimser olduğunu belirtenlerin oranı ise daha düşüktür.
Sadece yüzde 36.94 oranında bir kesim bir anlaşma olacağına dair iyimser olduğunu belirtmiştir.
Olası bir referandumda evet oyu kullanacağını belirtenlerin oranı yüzde 54.45, emin değilim diyenlerin oranı ise yüzde 6.07 olmuştur.
Emin olmadığını belirtenler genellikle planın ne olacağını görmeden cevap vermek istemeyen fakat bir anlaşma olmasını istediğini belirtenlerin çoğunlukta olduğu bir gruptur.
Olası bir referandumda hayır oyu kullanacağını belirtenlerin oranı ise yüzde 39.47’dir.
