Amaç Sektörü Bitirmek mi?
Hatırlayınız, sigorta sektöründe bozuk bir sistem vardı!
Özellikle de Kıbrıslı Rumlara kesilen sigorta poliçeleri konusunda yaşanan düzensizlik öyle büyük sorunlara neden olmuştu ki hem sektör bundan kötü etkileniyordu hem de devlet kazanması gereken parayı kazanamıyordu…
Sınır kapıları dışında çıkartılan sigortalar sayesinde bazı şirketler bir taraftan haksız rekabet yaratarak fiyat kırıyor, daha “sınır kapılarına” gelmeden Kıbrıslı Rumlara fiyat kırarak sigorta çıkartıyor ve o şirketler, birçok çıkarttığı sigortayı da devlete beyan etmiyordu…
Hal böyle olunca işini ahlakı ile yapmaya çalışan sigorta şirketleri hak ettikleri kazanımı elde edemiyor, büyük zarara uğruyor, devlet de kesilen her sigorta poliçesinden alması gereken vergileri alamıyordu…
Bunun yanında, kapılarda olmamanın getirdiği kolaylıkla artan sigorta sahtelemenin de önüne geçilemiyordu…
Bu sorun artık öyle bir hal almıştı ki, krizin önüne geçebilecek ve haksız rekabeti önlemek için dönemin hükümeti radikal bir karar alarak Kıbrıslı Rumlara sadece “sınır kapılarında” sigorta çıkartılabileceğine yönelik tüzüğü acil olarak Bakanlar Kurulu’ndan geçirmişti…
Dönemin hükümeti Amerika‘yı yeniden keşfetmemiş, aynı hatayı yapıp bundan geri dönen Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki uygulamayı da dikkate alarak sigorta poliçesinin sadece geçiş noktalarında çıkartılabileceğine yönelik karar üretmişti…
Kıbrıslı Rum şirketler de bir ara kuzeyde sigorta kesiyordu!
Kıbrıs Cumhuriyeti yaptığı denetim sonucunda şu tespitlere ulaşmıştı;
-Bazı şirketler fiyat kırıyor…
-Bazı şirketler yaptığı sigorta sayısını devlete beyan etmiyor…
Ve haksız rekabet ortamı yaratılıyor…
AB ülkesi bir devlette olmaması gereken bu durumlar neticesinde Kıbrıs Cumhuriyeti devleti anında geçiş noktaları hariç diğer yerlerde sigorta çıkartılmasını yasakladı…
Şimdi bozuk olan sistemi düzelten o tüzük yasalaştırılarak Meclis komitesine gelmiş ve görüşülmeye başlanmış durumda!
Yalnız bir kesim bu yasaya karşı çıkıyor ve eskiye, yani haksız rekabet ortamı ile devletin çalındığı sisteme geri dönmek istiyor!..
Peki, neden?
Hangi amaçla bu savunuluyor?
Üstelik Kıbrıslı Rumların da bizimle aynı sistemi uyguladıklarını düşünürsek, eskiye dönmek isteyenlerin hedefinde ne var?
Hani daha ağır ifadeler veya ithamlarda bulunmak istemiyorum çünkü bu karşı duruşu saf bir bilinçsizlik olarak görmek istiyorum…
Bu konuda komitede bulunan bir vekilimize mesaj da atıp onu haddim olmayarak bilgilendirmeye çalıştım ancak henüz bir geri dönüş alamadım!
Sürecin başlangıcı, gelişimi ve gelinen son noktasını yukarıda anlattım, hala mevcut sistemi değiştirip eskiye dönmek isteyen kaldı mı bilmiyorum ama emin olduğum bunu savunanların neden bu kadar ısrarcı olduklarını toplumumuz anlaşmıştır…
Tek bir örnekle;
Deprem vergisi adı altında kapılarda yapılan sigortalardan devlet kaç para toplamıştır?
Mevcut duruma getirilen sistem öyle bir sağlam çalışıyor ki, devlet buradan devasa paralar topladı, toplamaya da devam ediyor!
Peki, soru şu;
-Bu sistemden önce yani kapılar haricinde de sigorta kesilen dönemde toplanan para ne kadardı?
Çıksınlar ve rakamları açıklasınlar, o zaman mevcut sistemin dışında başka bir sistemi savunacak tek bir kişi bile kalmaz, kalırsa da toplum onu susturmasını bilir!
