Toplumsal Reform Derneği (OPEK) ve Kıbrıs Barış Kültürü Merkezi (CPDC), Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğündeki Kıbrıs müzakere sürecinde Crans-Montana görüşmelerine kadar oluşturulan yakınlaşma belgelerinin üzerindeki gizliliğin kaldırılması için ortak bir çağrıda bulundu
Şeffaflık çağrısıyla ilgili mektup Guterres, von Der Leyen ve Costa’ya da iletildi
OPEK ve Kıbrıs Barış Kültürü Merkezi, Hristodulidis ve Tatar’a hitaben yazdıkları ortak bir mektupla, söz konusu belgelerin kamuoyuna açıklanmasını çağrısında bulundu. CPDC’den yapılan açıklamada bu mektubun ayrıca Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Sayın Antonio Guterres, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa ile de paylaşıldığı bilgisi yer aldı.
Yapılan yazılı açıklamada OPEK ve CPDC’nin, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin şeffaflığın sağlanması ve sivil toplumun barış sürecine bilinçli katılımı için anlamlı bir rol üstlenilmesi yönündeki çağrılarını desteklemekte olduğu ifade edilirken, Kıbrıs’taki iki toplumun net bilgiye sahip olarak geleceklerini şekillendirmeleri için gerekli koşulların yaratılmasının tam zamanı olduğunu vurgulandı.
“Bir barış anlaşması ne kadar iyi anlaşılır ve kabul edilirse, onaylanma ve kalıcı olma olasılığı da o kadar artar”
İki sivil toplum örgütü, bilgi edinme hakkının, her ileri Avrupa toplumunda vatandaşlara yönelik temel bir yükümlülük olduğunu ve özellikle kimlik, bir arada yaşama ve uzun vadeli barış gibi konular söz konusu olduğunda, vatandaşların gelecekte varılacak herhangi bir anlaşmanın onayı aşamasına tam anlamıyla hazırlıklı olmalarının önemine işaret etti. Açıklamada “Bir barış anlaşması ne kadar iyi anlaşılır ve kabul edilirse, onaylanma ve kalıcı olma olasılığı da o kadar artar” ifadelerini kullanıldı.
Ortak açıklamada, şeffaflık ve sivil katılımı içeren açık diyalog süreçlerinin, geçmişte zararlı sızıntılara, kafa karışıklığına, üzerinde anlaşılmış noktaların yanlış yorumlanmasına ve hatta kasıtlı yanlış bilgilendirmelere neden olan ve barış sürecini beklenmeyen engellerle karşı karşıya bırakan uygulamaların yeniden ortaya çıkmasını önlemenin en etkili araçları olduğu görüşü vurgulandı.
OPEK ve CPDC, toplumların meşru endişelerine yanıt veren ve geçmiş müzakerelerde varılan anlaşmalar hakkında güvenilir ve doğru bilgi alma haklarını koruyan anlamlı bir kamuoyu istişare ve tartışma sürecini, ellerindeki tüm imkanlar ve uzmanlıklarıyla destekleme taahhüdünde bulundu.
İki sivil toplum örgütünün ortak açıklamasında, bu amaç doğrultusunda iki sivil toplum örgütünün, mevcut tüm araçları ve platformları kullanarak Kıbrıs’ın iki toplumunun—Kıbrıslı Rumlar ve Kıbrıslı Türkler—ortak gelecekleri konusunda bilinçli kararlar almalarını sağlamak için işbirliği yapma konusunda anlaşmaya vardığı duyuruldu.
