Arif Hasan Tahsin Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Şener Elcil, Ankara yönetiminin, adanın kuzeyindeki kara para aklama olaylarının üzerine giderek yayımladığı haber dizisiyle gündeme oturan Gazeteci Ayşemden Akın‘ı ısrarla korunmaktan kaçtığını ifade etti
Elcil: Türkiye, “garantörlük” çerçevesinde adamızda yaşayan tüm Kıbrıslıların hayatından sorumludur
Arif Hasan Tahsin Mütevelli Heyeti Başkanı Şener Elcil yaptığı yazlı açıklamada, adanın kuzeyine adeta bir kara para cennetine çeviren Ankara yönetiminin, bu olayların üzerine giderek yaptığı haber dizisiyle gündeme oturan Ayşemden Akın’ı aldığı ölüm tehditlere rağmen korumaktan ısrarla kaçtığını belirtti.
“Gazeteci olarak görevini yapan Ayşemden Akın’ın her türlü tehdit ve saldırıya karşı Kuzey Kıbrıs’taki makamlar tarafından korunmaktan kaçınılması, bahse konu karanlık işlerin Türkiye’deki siyasilere kadar uzandığı iddialarını kanıtlar niteliktedir” diyen Elcil, aynı olayların Kutlu Adalı cinayeti ve Afrika Gazetesi‘ne yapılan saldırıda da tekrarlandığı hatırlattı.
Elcil, konuyla ilgili olarak “Devlet deyince mangalda kül bırakmayanlar, vatandaşın can güvenliğini bile sağlamaktan acizse, demek ki bu kirli işlere onlar da bulaşmışlardır” şeklinde konuştu. Akın’ın korunması için gerekli tedbirleri almayan görevlilerin tutumun karşı “vatandaşların tehdit altında yaşamasını seyretmeyeceğimiz bilinmelidir” diyen Elcil, Kıbrıs Cumhuriyeti ve AB nezdinde Akın’ın korunması için gerekli girişimleri başlatacaklarını duyurdu.
“Akın’ı korumaktan kaçan polis, onun hedef haline gelmesine çanak tutmaktadırlar”
Şener Elcil’in basın açıklamasının tam metni şöyle:
“Adamızın kuzeyini bir suç cennetine dönüştüren Ankara yönetimi, kara para aklama olaylarının üstüne gidip araştırma yapan, bu çerçevede Hollanda’ya kadar gidip sanal kumar işlerine bulaşmış ve geçtiğimiz günlerde bir suikastla öldürülen Cemil Önal ile de görüşen gazeteci Ayşemden Akın’ı korumaktan ısrarla kaçmaktadır.
Bilindiği üzere uluslararası mahkemelerde alınan kararlara göre, Kıbrıs’ın kuzeyi Türkiye’nin alt yönetimi olarak tanımlanmakta ve tüm sorumluluk Türkiye’ye verilmektedir. Anayasamızın geçici onuncu maddesine göre de polis teşkilatı askere, oradan da Ankara’daki Genel Kurmay Başkanlığı’na bağlıdır. Bunun da ötesinde Türkiye kendisine verilen “garantörlük” sorumluluğu çerçevesinde adamızda yaşayan tüm Kıbrıslıların can güvenliğinden de sorumludur.
Bu gerçekler ortada dururken, gazeteci olarak görevini yapan Ayşemden Akın’ın her türlü tehdit ve saldırıya karşı Kuzey Kıbrıs’taki makamlar tarafından korunmaktan kaçınılması, bahse konu karanlık işlerin Türkiye’deki siyasilere kadar uzandığı iddialarını kanıtlar niteliktedir.
Ayşemden Akın’ı korumaktan kaçan polis ve güvenlik güçleri, onun hedef haline gelmesine çanak tutmaktadırlar. Geçmişte, gazeteci Kutlu Adalı’nın katledilmesi olayında ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı ile 22 Ocak 2018’de Afrika Gazetesi’ne yönelik linç olayında polis ve güvenlik güçlerinin neler yaptıkları ortadadır. Devlet deyince mangalda kül bırakmayanlar, vatandaşın can güvenliğini bile sağlamaktan acizse, demek ki bu kirli işlere onlar da bulaşmışlardır.
”’Çirkef yatağında gülistanlık olmaz diyen’ Arif Hocamız bir kez daha haklı çıkmıştır”
”Çirkef yatağında gülistanlık olmaz diyen” Arif Hasan Tahsin Hocamız bir kez daha haklı çıkmıştır. Toplumlar arası çatışmaların yaşandığı günlerde can güvenliği endişesi taşıyan vatandaşların çektikleri sıkıntıları aratmayacak bu olayda, sorumlu makamlarda olanlar devlet olmanın kendilerine yüklediği sorumluluğu yerine getiremeyeceklerse bunu açık açık ortaya koymalıdırlar. Kaçamak cevaplarla ve uyduruk tedbirlerle göz göre göre vatandaşlarımızın tehdit altında yaşamasını seyretmeyeceğimiz bilinmelidir.
Kıbrıs Cumhuriyeti ve AB’ye çağrı
Gazeteci arkadaşımız Ayşemden Akın Kıbrıs Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği vatandaşıdır. Türkiye ve ona bağlı kuzeydeki makamlar olarak bu ana kadar yaptıklarınızla, hukukun üstünlüğüne inanarak toplum adına kamu görevi yürüten, gazeteci Ayşemden Akın’ı korumak istemediğinizi açıkça ortaya koydunuz.
Bu çerçevede Kıbrıs Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği makamlarına gazeteci Ayşemden Akın’ın can güvenliğinin sağlanması için derhal harekete geçmeleri konusunda açık çağrı yapar, bu makamlar nezdinde gerekli girişimi yapacağımızı kamuoyuna duyururuz”
