Cumhurbaşkanlığı, gazeteci Rasıh Reşat‘ın gündeme getirdiği konuyla ilgili açıklama yaptı, yapılan açıklamada Rasıh Reşat’tan “bir gazeteci” olarak bahsedildi ve tüm iddialar yalanlandı
Cumhurbaşkanlığı: Bu iddia tamamen gerçek dışı olup, yalandır
Açıklamada, “Bir gazeteci Cumhurbaşkanımız Sn. Ersin Tatar’ın kendisini ‘bazı mercilere’ şikayet ettiğini ve o ‘mercilerin’ de kendisine baskı yaparak Dış Basın Birliği başkanlığı görevinden istifaya mecbur ettiklerini iddia etmektedir. Bu iddia tamamen gerçek dışı olup, yalandır” denildi.
Cumhurbaşkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Bürosu tarafından yapılan açıklamada “Uzun bir süreden beri ‘basın ve düşünce özgürlüğü’ adı altında bazı ‘gazetecilerin’ Cumhurbaşkanımız Sn. Ersin Tatar’a yönelik gerçek dışı ve yalana dayalı iddialarla çirkin ve seviyesiz saldırılar ile algı operasyonları yürütmekte olduğunu izlemekteyiz” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, bu kişilerin herkese ve her makama hakaret ve küfür etmeyi, iftira atmayı, kişileri karalamayı kendilerine bir hak olarak gördükleri kaydedildi.
“Bu yapılanların basın ve düşünce özgürlüğü ile bir alakası yoktur”
Açıklamada, “Bu yapılanların elbette ki basın ve düşünce özgürlüğü ile bir alakası yoktur. Yalan söyleyip, iftira atanlara, hakaret ve küfür edenlere de, mağdur olan kişilerin gereken yasal işlemleri başlatmaları da en doğal haklarıdır” denildi.
Cumhurbaşkanı Tatar’a bu şekilde yapılan hakaret ve söylemlere karşı yasal işlemlerin başlatıldığı ve takipçisi olmaya devam edeceği ifade edildi.
Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:
“Bir ‘gazeteci’, Cumhurbaşkanımız Sn. Ersin Tatar’ın kendisini ‘bazı mercilere’ şikayet ettiğini ve o ‘mercilerin’ de kendisine baskı yaparak Dış Basın Birliği başkanlığı görevinden istifaya mecbur ettiklerini iddia etmektedir. Bu iddia tamamen gerçek dışı olup, yalandır. Basın ve düşünce özgürlüğüne inanan ve demokratik kurallar içerisinde her türlü eleştiriye saygılı olan Sn. Cumhurbaşkanımız herhangi bir gazeteciyi yazdıklarından dolayı ileri sürülen ‘mercilere’ şikayet etmediği gibi böyle bir şeyin olması da mümkün değildir. Sözü edilen gazeteci istifa nedenlerini kendisinde ve yaptıklarında aramalıdır.”