DünyaInstagramSürmanşet

Bebekler, Birleşik Arap Emirlikleri’ne ait bir hastaneye götürüldü




31 prematüre bebek, Dünya Sağlık Örgütü‘nün (DSÖ) “ölüm bölgesi” olarak nitelendirdiği Gazze‘deki El Şifa Hastanesi‘nden tahliye edildi

Bebekler, Birleşik Arap Emirlikleri’ne ait bir hastaneye götürüldü

Filistinli bebekler, Gazze’nin güneyinde Mısır sınırı yakınındaki Refah kentinde bulunan Birleşik Arap Emirlikleri‘ne ait bir hastaneye götürüldü.

Hastalar dahil yüzlerce kişi Cumartesi günü El Şifa Hastanesi’nden ayrılmıştı.

Bölgenin en büyük ve modern hastanesi halen İsrail ordusunun kontrolünde.

Cumartesi günü yüzlerce kişi hastaneden ayrılsa da, hayati tehlikeleri bulunan yaklaşık hasta ve 33 prematüre bebek hastanede kaldı.

Bebeklerden biri, Cuma akşamı, biri de Cumartesi sabahı yaşamını yitirdi

BBC’ye konuşan bir Filistin Kızılayı Sözcüsü, bebeklerden birinin Cuma akşamı, birinin de Cumartesi sabahı yaşamını yitirdiğini açıkladı.

Pazar günü ise hayatta kalan 31 bebek, Birleşmiş Milletler (BM) ile koordinasyon içinde, Filistin Kızılay tarafından tahliye edildi.

Filistin Kızılayı Sözcüsü Nebal Farsakh, BBC’ye yaptığı açıklamada, prematüre bebeklerden bazılarının ebeveynlerinin, İsrail’in hava saldırılarında hayatlarını kaybettiklerini söyledi. BBC bu bilgiyi bağımsız kaynaklardan doğrulayamadı.

Farsakh, hayatta kalan ebeveynlere, bebeklerin tahliyesi öncesi Gazze şehrinden ayrılmaları yönünde talimat verildiğini, bu kişilerin halen nerede olduklarının bilinmediğini belirtti.

Ghebreyesus: Bebekler, çok yoğun ve güvenlik riski yüksek koşullarda tahliye edildi

Gazze Sağlık Bakanlığı, Facebook sayfasında, ebeveynlere, bebekleriyle Refah’daki hastanede yeniden bir araya gelme çağrısı yaptı.

İsrail’den son gelişmelerle ilgili bir açıklama yapılmadı. İsrail daha önce ise bebeklerin “daha güvenli” bir hastaneye tahliyesine yardımcı olacağını açıklamıştı.

Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, bebeklerin “çok hasta” olduklarını, “çok yoğun ve güvenlik riski yüksek koşullarda” tahliye edildiklerini söyledi. Ghebreyesus, bebeklerin halen Refah’da, “yeni doğan bebeklerin tutulduğu yoğun bakım ünitesinde acil tedavi gördüklerini” de ekledi.

Salima: Hastane artık kelimenin tam anlamıyla bir hayalet ev

Ghebreyesus’ın yaptığı açıklamaya göre 6 sağlık çalışanı ve çalışanların ailelerinden 10 kişi de hastanede onlara eşlik ediyor.

El Şifa Hastanesi’ndeki doktorlar daha önce yeni doğan bazı bebeklerin, yakıt yetersizliğinden dolayı makinelerinin elektriğinin kesilmesi sonucu hayatlarını kaybettiklerini söylemişti.

Dünya Sağlık Örgütü, hastanede kalan hastaları da, güvenli geçiş garantileri aldığında tahliye etmek istiyor.

El Şifa Hastanesi Genel Müdürü Doktor Muhammad Abu Salima, Dünya Sağlık Örgütü ve BM’ye, sağlık çalışanlarına ve hastalara “bu ıssız yeri terk etmeleri” için yardımcı olma çağrısı yaptı.

BBC Arapça Servisi’ne konuşan Abu Salima, hastanede 25 sağlık çalışanın kaldığını ancak onların da, su ve elektrik olmadan, yüzlerce hastaya düzgün şekilde bakamadığını söyledi.

“Hastane artık kelimenin tam anlamıyla bir hayalet ev” diyen Abu Salima, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Acil serviste cesetler yayılıyor, hastalar çığlık atıyor”

“Acil serviste cesetler yayılıyor, hastalar çığlık atıyor. Sağlık personeli çok çaresiz. Ordu (İsrail askerleri) ise hastanede serbestçe dolaşıyor.”

İsrail, Hamas’ın, El Şifa Hastanesi’nin altında bir komuta merkezi olduğunu öne sürüyor. Hamas iddiayı yalanlıyor. İsrail henüz iddiasını kanıtlamış değil.

İsrail Ordu Sözcüsü Jonathan Conricus, hastanede yaptıkları aramanın haftalarca sürebileceğini söylemişti.

Hamas, birçok Batı ülkesi tarafından “terör örgütü” olarak nitelendiriliyor.

Hamas’ın İsrail’de 7 Ekim’de düzenlediği saldırılarda 1200 kişi hayatını kaybetmiş, 240’dan fazla kişi de rehin alınmıştı.

İsrail ise misilleme operasyonu başlatmış, Gazze’de hava ve kara saldırıları düzenlemiş, hedefini “Hamas’ı ortadan kaldırmak” olarak açıklamıştı.

2006’dan bu yana Hamas’ın kontrolünde olan Gazze’de Sağlık Bakanlığı, İsrail’in saldırılarında 12 bin 300 kişinin yaşamını yitirdiğini, 2000’den fazla kişinin de enkaz altında kalmış olmasından endişe duyulduğunu duyurmuştu.









Başa dön tuşu