Yunanistan‘ın başkenti Atina‘da 2008 yılında polis kurşunuyla öldürülen 15 yaşındaki Aleksis Grigoropoulos‘un çocukluk arkadaşı 31 yaşındaki Nikos Romanos, ‘terör‘ suçlamalarıyla yargılanıyor. Romanos, Atina’nın Ambelokipi semtinde meydana gelen bir patlamayla bağlantılı olarak, tek bir parmak izi deliliyle tutuklandı. Suçlamaları reddeden Romanos, adalet arayışında olduğunu duyurdu
Romanos’un yargılanmasına Yunanistan’da büyük tepki var
Romanos’un tartışmalı bir süreç sonunda tutuklanması Yunanistan’da eleştirilere yol açtı. Özellikle SYRIZA başta olmak üzere muhalefet partileri, Yunan anarşizminin önde gelen isimlerinden birinin hedef alınmasına tepki gösterdi.
Atina’daki patlama ve tartışmalı adli süreç
Ekim ayı sonunda Atina’da bir apartman dairesinde meydana gelen ve bir kişinin ölümüne, bir kişinin de ağır yaralanmasına sebep olan patlama sonrası, Yunanistan Vatandaş Koruma Bakanı Michalis Chrisochoidis, ‘yeni nesil terörist grupların ortaya çıkabileceği’ konusunda uyarıda bulunmuştu. Yunanistan adli makamları, yerel anarşist örgütlerin ülke içi ve dışındaki faaliyetlerini incelemeye aldı.
Chrisochoidis, ’17 Kasım’ ve ‘Devrimci Mücadele’ gibi büyük grupların artık faal olmadığını ancak ‘terörizmin asla tamamen bitmediğini’ savunarak, ‘saldırının arkasında eski terör gruplarının yöntem ve hedeflerini benimseyen gençlerden oluşan bir üçüncü nesil terörist grubun olabileceği’ ihtimalini ileri sürmüştü.
Bakanın açıklamalarının ardından soruşturma derinleştirilmiş ve yetkililer, olayda Romanos’u işaret eden izler bulunduğunu iddia etmişti. Yürütülen ön soruşturma sonucunda Romanos tutuklandı. Soruşturma kapsamında, 30 yaşında bir kadın da İsviçre’den gönüllü olarak Yunanistan’a dönerek tutuklandı.
Tek delil plastik torbadaki parmak izi
Nikos Romanos, geçtiğimiz günlerde Atina’daki eski Evelpidon Okulu mahkeme binasında savunmasını yaptı. Ön yargılama sürecinde, Romanos’un tutuklanmasına gerekçe olarak Atina’daki patlamanın ardından bir plastik torba üzerinde bulunan parmak izinin gösterildiği ortaya çıktı. Romanos, torbanın hareketli bir nesne olduğunu ve parmak izinin orada bulunmasının suçu kanıtlamadığını savundu.
11 sayfalık savunmasında suçlamaları reddeden Romanos, “Bana yöneltilen tüm suçlamaları reddediyorum. Suç ortağı olarak gösterilen kişilerle bağlantım yok ve bana atfedilen hiçbir eyleme katılmadım. Tek bağlantım, plastik bir torba üzerindeki parmak izim; bu da hareketli bir nesne ve dosyadaki diğer bulgularla ilgisiz” ifadelerini kullandı.
Tutuklamaya tepkiler
Romanos’un tutuklanması, Yunanistan’da hukuk çevreleri ve kamuoyunda tartışmalara neden oldu. Anti-Terör Birimi’nin yeterli kanıt olmadan ağır suçlamalar yönelttiği eleştirileri yapıldı. Romanos’un avukatları ve destekçileri, suçlamaların dayanaksız olduğunu ve hukuka aykırı hareket edildiğini bildirdi.
SYRIZA başta olmak üzere muhalefet partileri, Romanos ve arkadaşlarının geçmişte olduğu gibi bugün de aşırı sağa kayan bir iktidar tarafından hedef alındığını kaydetti. Muhalefet, adli makamlardan şeffaf ve adil bir soruşturma talep etti.
Romanos, tutuklanmasıyla ilgili olarak, “Daha önce tutukluyken elektronik takip altında olmama rağmen derslerime düzenli devam ettim ve hiçbir sorun yaşamadım. Tahliye olduktan sonra da sürekli polis takibi altındaydım” açıklamasını yaptı.
Hapishanede yazılan mektup
Korydallos Hapishanesi’nden yazdığı bir mektupta kamuoyuna seslenen Romanos, suçlamaları reddettiğini ve adalet için mücadele edeceğini belirterek, “18 Kasım Pazartesi günü, zaman benim için bir kez daha durdu. Anti-terör biriminin maskeli ajanları, kelepçeler, nezarethaneler, televizyon kameraları. Bu tanıdık motifin ve suçluluk algısı yaratma çabasının ardında başka bir gerçeklik var” ifadelerini kullandı.
“Suçlamaları tamamen reddediyorum. Dayanaksız ve abartılı bir iddianameyle karşı karşıyayım. Sistem beni ‘terörist’ etiketiyle kamuoyuna lanse ediyor” diye yazan Romanos, “Beton ve parmaklıklar arasında hayatımı karartmalarına sessizce boyun eğmeyeceğim” dedi ve şöyle devam etti:
“Hayatımı geri kazanmak için hukuki ve siyasi mücadele vermeden, tutukluluk gibi son çareleri kabul etmeyeceğim. Bu aceleyle kaleme aldığım ve gerekli olan ilk açıklamamda, bana özverili bir sevgiyle destek olan herkese yürekten teşekkür etmek istiyorum. Aklanmam ve bu haksız suçlamalardan kesin olarak kurtulmam için mücadele şimdi başlıyor.”
Unutulmayan bir isim: Aleksis Grigopoulos
2008 yılında 15 yaşındaki Aleksis Grigoropoulos, Atina’nın Exarcheia semtinde Epaminondas Korkoneas adlı polis tarafından vurularak öldürülmüştü. Bu olay, Yunanistan genelinde ‘2008 Aralık Ayaklanmaları’ olarak bilinen büyük protestolara ve çatışmalara yol açmıştı.
Aleksis’in ölümü her yıl 6 Aralık’ta anılıyor. Polis kurşunuyla katledildiği gece Aleksis’in yanında bulunan arkadaşı Nikos Romanos, sonraki yıllarda Yunanistan anarşist hareketinin önde gelen genç isimlerinden biri olarak gündeme geldi. Gençlik yıllarını hapishanede geçiren Romanos, eğitimine tutuklu olduğu dönemde de devam etti.
Yarın Eylem Günü
Aleksis’in katlediliği 6 Aralık’ın yıldönümünde, her yıl Yunanistan solu ülkenin bir çok noktasında protesto eylemleri, yürüyüşler ve anma etkinlikleri düzenliyor.
Önümüzdeki saatlerde Atina başta olmak üzere bir çok kentte sokaklara inmeye hazırlanan eylemciler bir yandan Aleksis’in anarken, diğer yandan Romanos’un tabi tutulduğu muamele karşısında seslerini yükseltecekler. Atina’da ve diğer şehirlerde polis yarınki eylemler için üst düzeyde güvenlik önlemleri alıyor.
Nikolaos Stelya-Gazete Duvar