Nasrallah’tan İsrail’e tehdit

Lübnan Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, başkent Beyrut’ta ağır can ve mal kaybına yol açan şiddetli patlamanın arkasından İsrail’in çıkması halinde aynı boyutta bedel ödetileceğini söyledi.

Nasrallah, 2006 İsrail-Lübnan Savaşı’nın bitişinin yıl dönümü münasebetiyle yaptığı televizyon konuşmasında, Beyrut Limanı’nda yaşanan patlama ve yansımaları ile Birleşik Arap Emirlikleri’nin İsrail’le normalleşme anlaşmasına dair değerlendirmelerde bulundu.

Beyrut Limanı’nda 4 Ağustos’ta meydana gelen şiddetli patlamayla ilgili kendilerinin bir bilgiye sahip olmadıklarını söyleyen Nasrallah, “Soruşturmayı yürüten biz değiliz, işi devletin yetkisine bırakıyoruz.” dedi.

Söz konusu patlamanın kendiliğinden yaşanmış bir gelişme olabilme ihtimali olduğu gibi bir sabotaj ihtimalinin de mümkün olduğunu dile getiren Nasrallah, “Olayın sabotaj çıkmaması durumunda sorumluların cezalandırılması gerekir. Sabotaj çıkması halinde ise suçluları bulmalıyız” ifadelerini kullandı.

Bu olayın arkasından İsrail’in çıkması halinde soruşturmaya dahil olan Federal Soruşturma Bürosu (FBI) tarafından kurtarılacağını öne süren Nasrallah, “Bu facianın arkasından İsrail çıkarsa bir mensubunun öldürülmesine dahi göz yummayan Hizbullah’ın kayıtsız kalması mümkün olamaz ve İsrail aynı boyutta bedel ödeyecektir” diye konuştu.

“Devleti düşürme girişimi” iddiası

Nasrallah, patlamadan birkaç gün sonra başlayan ve hükümetin istifasına yol açan protesto eylemlerine de değinerek, şunları kaydetti:

“Devleti düşürme girişimlerine tanıklık ettik. Belli bazı siyasi güçler, patlamanın ilk anlarından itibaren insanların acılarını Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın aleyhinde fırsata çevirerek, patlamanın sorumluluğunu kendisine yükleyerek istifaya zorlamak istediler. Parlamentoyu da peş peşe duyurdukları milletvekili istifalarıyla aynı şekilde hedef alarak itibarsızlaştırmaya çalıştılar. Ancak hem Cumhurbaşkanı Avn’ı hem de Meclis’i düşürme girişimleri başarısız oldu.”

İsim vermeden Lübnanlı bazı siyasi güçleri ülkede iç savaş çıkarmakla suçlayan Nasrallah, söz konusu siyasi grupların dış güçlerin çıkarları için bu tür girişimlerde bulunduğunu iddia etti.

Hizbullah lideri Nasrallah, protesto eylemleri üzerine istifasını sunan kabinenin yerine yeni hükümetin kurulmasına ilişkin ise ülkedeki siyasi güçlerin himayesinde bir kabinenin oluşmasından yana olduklarını aktardı.

BAE ile İsrail’in anlaşmasına tepki

BAE’nin İsrail’le normalleşme adımına hiç şaşırmadıklarını söyleyen Nasrallah, BAE ile İsrail’in birçok alanda işbirliği içinde olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ancak ABD için bunun duyurulmasına ihtiyaç vardı. Başkanlık süresi dolmak üzere olan ABD Başkanı Donald Trump’ın bir dış siyasi başarıya ihtiyacı vardı. Dolayısıyla BAE’nin yaptığı, Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu için kişisel bir hizmettir.”

Hizbullah lideri, ABD seçimleri gerçekleşinceye kadar diğer bazı Arap ülkelerinin de birtakım barış anlaşmalarına gitmelerini beklediklerini ifade etti.

Beyrut Limanı’ndaki patlama

Beyrut Limanı’nda 4 Ağustos’ta patlayıcı maddelerin bulunduğu 12 numaralı depoda önce yangın çıkmış ardından tüm kenti sarsan çok güçlü patlama meydana gelmişti.

Cumhurbaşkanı Avn, patlamaya 6 yıldır Beyrut Limanı’ndaki bir depoda tutulan 2 bin 750 ton amonyum nitratın yol açtığını söylemişti.

Patlamada 177 kişinin hayatını kaybettiği, yaklaşık 6 bin kişinin yaralandığı ve onlarca kişinin kayıp olduğu belirtilirken, yaralılardan 120’sinin yoğun bakımdaki tedavilerinin sürdüğü ve 1500 civarında da özel tedavi isteyen yaralı bulunduğu aktarılmıştı.

Lübnan resmi makamları, patlamaya saldırıdan ziyade “ihmalin yol açtığını” değerlendirmiş, bunun üzerine Lübnan sokağında sorumluların cezalandırılmasını talep eden protestolar yaşanmıştı.

Protestolar sonucunda, Lübnan Başbakanı Hassan Diyab hükümeti 10 Ağustos’ta istifa etmişti.