GenelKıbrısManşet

Marketçiler askere böyle seslendi: Ekmeğimizle oynamayın

Paşaköy‘de bulunan üç market sahibi, köyün içindeki askeri birliğin halka da açık olması planlanan yeni bir kantin inşa etmesi nedeniyle sıkıntılı günler yaşıyor. Market sahipleri çalışanlarını işten çıkarıp, marketlerini kapatıp göç etmek zorunda kalacaklarını ifade ederek “Maaş, sigorta, vergi, elektrik, su ve KDV” gibi giderleri olmayan askeri kantinlerle rekabet edilemeyeceğini vurguluyor. Konunun atama Başbakan Ünal Üstel, Cumhuriyetçi Türk Partili (CTP) Mesarya Belediye Başkanı Ahmet Latif, Kaymakam ve Muhtar’ın da bilgisinde olduğunu, ilgili komutanın da “İstediğiniz yere şikâyet edin” dediğini söyleyen marketçiler; “Konu asker olunca herkes susuyor” diyor

Marketçiler askere böyle seslendi: Ekmeğimizle oynamayın

Paşaköy’de pandemiden önce var olan 7 marketin 4’ü, ekonomik sıkıntılar nedeniyle kapandı, kalan son 3 market ise her şeye rağmen mücadele ederek tutunmaya çalışıyor.

Kimisi genç girişimci, kimisi 5 işçi çalıştıran marketlerin sahipleri ise bugünlerde, köy içindeki askeri birliğin komutanının, birlik içindeki kantine rağmen yeni ve büyük bir kantin daha yaptırması ve bunu da halka açmakta ısrar etmesi nedeniyle sıkıntılı günler yaşıyor.

Köyün girişi

Bunun gerçekleşmesi durumunda marketlerini kapatmak zorunda kalacaklarını, maaş, sigorta, vergi ve KDV gibi ödemeleri olmayan bir askeri kantinle rekabet şansları olmadığını belirten marketçiler, “ekmeğimizle oynamayın” diyor.

Topaloğlu: Marketimi 2 milyon TL borçlanarak açtım, 5 kişi istihdam ediyorum

Köydeki Mesarya Market‘in sahibi 36 yaşındaki genç girişimci Mehmet Ali Topaloğlu, marketini iki yıl önce ciddi bir yatırım yaparak açtığını, 2 milyon TL’nin üzerinde kredi borcu olduğunu, işinin dönebilmesi için son kredisini de birkaç ay önce çektiğini, durumun böyle olacağını bilseydi son krediyi almayacağını söylüyor.

Biri 2 diğeri 6 yaşında iki çocuğu olan Topaloğlu, devletten herhangi bir teşvik ya da hibe almadan borçlanarak açtığı marketinde, 5 de işçi istihdam ediyor. Topaloğlu bunun dışında part-time hizmet aldığı çalışanları olduğunu da belirtiyor.

“Onların maaş, sigorta, KDV, vergi, kira, elektrik giderleri yok, bizim var, nasıl rekabet edeceğiz?”

“Askeri kantinlerin çalışma prensiplerini bilirsiniz. Bizim maaş ve sigorta olarak işçi giderimiz var onların yok, bizim vergi ve KDV giderimiz var onların yok, bizim her ay 30 bin TL elektrik faturası giderimiz var onların yok. Bizim kira giderimiz var onların yok. Yani bizim onlarla rekabet etme şansımız yok” diyen Topaloğlu, kantinin açılmasının, Paşaköy’de pandemiden sonra kalan son üç marketin de kapanması, kendilerinin ve işçilerinin de işsiz kalması anlamına geleceğini vurguluyor.

Çektiği kredileri market gelirlerine göre aldığını, ödeme planlarını buna göre yaptığını, 800 nüfuslu Paşaköy’de alışveriş popülasyonunun ve halkın alım gücünün ortada olduğunu ve tüm bunları hesaplayarak hareket ettiğini anlatan Topaloğlu, hiçbir gideri olmayan bir askeri kantine karşı, istedikleri kadar ucuz ve kaliteli olunsun, asla rekabet edilemeyeceğini yineliyor.

“Bu bizi tamamen yok edecek bir adım. İşçileri çıkarıp, marketi satıp göç etmek zorunda kalacağım. Devlet bana şimdi sahip çıkmayacaksa ne zaman çıkacak?”

“Gerekli yerlere bu durumu anlattık. Muhtarla da Belediye Başkanıyla da görüştük, söyledik. Direkt komutanla da görüşmek istedik ama görüşemedik. Daha düşük rütbeli askerlerini gönderdi görüşmeye, onlara anlattık ama bir sonuç alamadık. Bizimle aynı şartlarda isterse on market daha açılsın, bir şekilde rekabet ortamı yaratılır ama askerle rekabet edilmez” diyen Topaloğlu, bunun kendilerini tamamen yok edecek bir adım olacağını dile getiriyor.

Kantinin açılması durumunda borcunu da ödeyemeyeceğini, işçilerini çıkarıp, marketini satıp çocukları ve eşiyle birlikte yurt dışına göç etmek zorunda kalacağını anlatan Topaloğlu, “Kimse askerden şikâyetçi değil, hepimiz askeri seviyoruz. Ama bunu yaparlarsa, tüm marketler ve çalışanlarla birlikte dolaylı olarak 30 aileyi yok edecekler. Ben bir genç olarak kendi imkanlarımla borçlandım, iş kurdum, istihdam yaptım. Devlet bana şimdi sahip çıkmayacaksa ne zaman çıkacak?” diye soruyor.

Uzunkaya: Ben 74 savaşında adaya geldim, savaştım, buraya yerleştim. Biz askere karşı değiliz ama…

Bir diğer market sahibi Ramazan Uzunkaya da Türkiye’de 1974 savaşına katılmak için gelmiş ve sonrasında da Kıbrıs’ın kuzeyine yerleşmiş bir Türkiye göçmeni, Bizim Çarşı Market adlı marketini uzun senelerdir işletiyor.

İki kişi çalıştırdığını anlatan Uzunkaya, kantinin açılması durumunda işçilerini işten çıkarıp marketi de önce küçültüp belki sonra da kapatmak zorunda kalacağını anlatıyor.

Uzunkaya, “Biz askere karşı değiliz. Ama bugün bir komutan gelip ‘O kantin açılacak‘ der, yarın başka komutan gelip ‘Kapatılacak‘ der. İşte böyle bir durumda, biz kapattığımız marketleri de geri açamayız ve bölge tamamen marketsiz ve bakkalsız kalır” diyor.

“Başkan bu konuda mülki amir olduğunun farkında değilse boşu boşuna Başkanlık yapmasın”

800 nüfuslu yerleşim yerinde kendi yağlarında kendi ciğerlerini kavurduklarını söyleyen Uzunkaya, Mesarya Belediye Başkanı Ahmet Latif‘e yetki ve sorumluluklarını hatırlatıyor;

“Başkan bu konuda mülki amir olduğunun farkında değilse boşu boşuna Başkanlık yapmasın. Burada olacakların da olmayacakların da sorumlusu odur. Başkan ‘Burayı yapamazsın‘ dediği an kimse yapamaz. Ama konuyla ilgilenmiyor”

İçen: Marketimizi bir buçuk sene önce borçlanarak devraldık. TSK ticarete mi atılmaya çalışıyor?

Köydeki üç marketten biri de Barış İçen‘in sahibi olduğu İçen Market. Barış İçen yaklaşık 1 buçuk sene önce borçlanarak devraldığı marketinde hali hazırda işlerin zaten zayıf olduğunu belirtiyor.

İçen ailesi

Diğer iki market sahibinin eleman çalıştırırken, kendisinin istihdam dahi yapamadığını, eşiyle birlikte işleri döndürmeye çalıştığını anlatan İçen de tıpkı diğer market sahibi Mehmet Ali Topaloğlu gibi askerin devlete vergi ya da KDV ödemediğini, işçi maaşı ve sigorta yatırımı gideri olmadığını hatırlatıyor ve “TSK ticarete mi atılmaya çalışıyor?” diye soruyor.

“Konu asker olunca herkes çekiniyor, komutan da ‘Ben kantini açarım, istediğiniz yere gidin şikâyet edin’ diyor”

2 çocuğum var, zaten geçinemiyoruz” diyen İçen, kantini açmakta ısrar eden komutanla görüşmek istediklerini ancak komutanın kendileriyle görüşmediğini, “Ben kantini açarım, istediğiniz yere gidin şikâyet edin” diyerek haber yolladığını belirtiyor.

Diğer iki market sahibi gibi askere karşı olmadığını, doğma büyüme Paşaköylü olarak her zaman askerle iç içe yaşadıklarını dile getiren İçen, Kaymakam ve Belediye Başkanına kadar gittiklerini ancak nereye gitseler konu asker olunca herkesin çekindiğini ve müdahale etmediğini söylüyor.

“Ya devlet bizden de vergi, elektrik, sigorta parası almasın, askerle eşitlenelim ya da üniversite mezunu eşimle birlikte bizi de kamuya yerleştirsin”

Buna kim dur diyecek?” diye soran İçen, “Asker resmen bizimle rekabete giriyor, bu ay kantini açacağını söylüyor. Ben burayı borçla açtım, tüccara olan borcumu da içerdeki ürünleri de sattıkça ödüyorum. Biz ne yapacağımızı bilmiyoruz, yetkililer sesimizi duysun istiyoruz” diyor.

Başbakan Ünal Üstel’in geçen ay köylerine ziyarete geldiğini, yolunu keserek kendisine durumu anlattığını, hatta zarf içinde bir de yazılı dilekçe verdiğini, Üstel’in de kendisine konuyla ilgileneceğini söylediğini belirten İçen, “O kantin açılırsa biz kapatacağız. Ya devlet bizden de vergi, elektrik, sigorta parası almasın, askerle eşitlenelim ya da üniversite mezunu eşimle birlikte bizi de kamuya yerleştirsin. Çünkü başka çaremiz yok” diye durumu net şekilde özetliyor.

Muhtar Göktürk çekimser davranıyor: Kantin açılsın ama esnaf da korunsun, bir orta yol bulunsun

Paşaköy Muhtarı Ali Göktürk ise 1990 yılından beri burada yaşadığını ve dördüncü dönem Muhtarlık yaptığını söyleyerek, durumun esnaf açısından sıkıntılarını dile getiriyor.

Paşaköy Muhtarı Ali Göktürk

Ancak Muhtar Göktürk, market sahiplerinin “Asker olunca herkes çekiniyor” sözlerini haklı çıkarırcasına, “Kantin de açılsın ama esnafta korunsun, bir orta yol bulunsun. Esnafımız da yok olmasın, kimsenin ekmeğiyle oynanmasın” demekle yetiniyor

Hukukçu Cansu Nazlı: Yasa askeri kantinlerin kuruluş amacını açık şekilde belirtiyor

Peki Kıbrıs’ın kuzeyinde askeri kantinler hangi yasaya bağlı olarak açılabilir? Bunun kuralları nedir? TSK askeri istediği her yere kantin açabilir mi? Bu kantinleri halka açık şekilde çalıştırabilir mi?

Hukukçu Cansu N. Nazlı

Bu soruları Hukukçu Cansu N. Nazlı‘ya sorduk. Nazlı, askeri kantinlerin kuruluş amacı, idaresi ve işleyişine ilişkin kuralların, 35/1986 sayılı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetleri İç Hizmet Yasası‘nda düzenlendiği bilgisini veriyor.

Nazlı, ilgili yasanın “Askeri Kantinler” yan başlıklı 68’inci maddesi incelendiğinde; askeri kantinlerin her kışlada, orada bulunan askerlerin zaruri ihtiyaçlarını ucuza ve kolay şekilde karşılayabilmeleri maksadıyla kurulduğunun açıkça ifade edildiğine dikkat çekiyor.

“Bu kantinlerin ticari bir işletme gibi çalışmasının yasal olarak kurgulanmadığı aşikardır”

Bu kantinlerin kurulmalarının, işletilmelerinin ve denetim şekillerinin, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı tarafından belirlenmesinin de kurala bağlandığına işaret eden Nazlı şu bilgileri veriyor;

“Yasanın lafzından da anlaşılacağı üzere askeri kantinlerin yasal olarak kurulma maksadı; askerliğini icra ettiği sırada geliri belki olmayan, az olan, dışarı çıkma imkânı bulunmayan kimselerin temel ihtiyaçlarını ucuza karşılaşmasına yardımcı olmaktır.

Devletin savunma maksatlı askeri kurumlara pek çok muafiyet ve kolaylık sağladığı da düşünüldüğünde; bu kantinlerin ticari bir işletme gibi çalışmasının yasal olarak da kurgulanmadığı aşikardır.

“Askeri kantinlerin dışa açık olması, yasal olarak maksadını aşan bir uygulamadır”

Şayet öyle olsaydı; Rekabet Yasası‘nın amir hükümlerini de açık şekilde ihlal edici nitelikte olurdu. Hukuken askeri kantinlerin dışa açık olması, yasal olarak maksadını aşan bir uygulamadır.

Ancak burada salt yasal düzenlemeye bakarak, her gün alım gücü daha da düşen halkın buralardan alışveriş yapmasını tenkit etmek de doğru olmayacaktır.

Bu yüzden askeri kantinlerin yasal olarak maksadına uygun çalışması gerekliliği yanına köy bakkallarının ayakta kalabilmesi için kantinlere verilen muafiyet vb. imkânlardan yararlandırılması; hem halihazırda hem pandemi dönemi kapanma noktasına gelen küçük işletmelerin ayakta kalabilmesi hem de halkın kendi mahallesindeki bakkaldan ucuza alışveriş edebilmesi açısından faydasına olacaktır”











Başa dön tuşu