Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası (KTEZO), Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu‘na (Kıb-tek) yapılan istihdamlara tepki göstererek, yapılanların kurumun kalan kapasitesini çökertmekten başka bir anlama gelmediğini belirtti
KTEZO: Kurumu çökertmek yok etmek isteyenler ancak böyle hareket ederler
KTEZO tarafından yapılan yazılı açıklamada, Kıb-tek’e yapılan istihdam sayısının 165’e çıktığını, sınavsız, el altından ve hakkıyla alınanlar dışında çoğunluğunun ehliyetsiz olmak üzere işe alımlar yapıldığını belirtilerek, “Bu yapılanlar zaten sıkıntıya sokulan kurumun kalan kapasitesini de çökertmekten başka bir anlama gelmez. Kurumu çökertmek yok etmek isteyenler ancak böyle hareket ederler” denildi.
“Ehliyetli insan istihdamına dikkat edildi mi?”
KTEZO’nun açıklamasının tamamı şu şekilde;
“Yeniden sormadan edemeyeceğiz. Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu kimin adına yönetiliyor?
Kıb-tek topluma ait en önemli kurumlarından bir tanesi değil mi?
Bu soruyu sorma ihtiyacını neden duyduk?
1- Şu ana kadar el altından alımı yapılanlarla istihdamı yapılan personel sayısı birlikte önceden hedeflenen ve duyurusu yapılan 147’den 165’e çıktı mı?
2- İşe alımı yapılanlardan yarısından çoğu sınavsız ve el altından alındı mı?
3- İhtiyaca göre, ehliyetli insan istihdamına dikkat edildi mi?
“Dayılı, amcalı, torpilli olmamak bu ülkede suç oldu”
Herkes de biliyor ki şu ana kadar istihdam sayısı 165’e çıkmış, sınavsız el altından, hakkıyla alınanlar dışında, çoğunluğu ehliyetsiz olmak üzere işe alımlar yapılmıştır.
Bu yapılanlar zaten sıkıntıya sokulan kurumun kalan kapasitesini de çökertmekten başka bir anlama gelmez. Kurumu çökertmek yok etmek isteyenler ancak böyle hareket ederler.
Elbette ki toplumsal adaletsizlik ayrıca ele alınması gereken başka bir ciddi sorundur. Bir toplumda yaşayıp da, “üvey evlat” muamelesine tabi tutulanlarda meydana gelen vicdani hasar gerçekten de affedilecek gibi değildir. Dayılı, amcalı, torpilli olmamak bu ülkede suç oldu.
“Kuruma mı ağlayalım, normal görülen toplumsal adaletsizliğe mi?”
Yazıklar olsun hepimize…
Bu yapılanlarla kuruma mı ağlayalım, yaratılan ve pek çoklarımızca normal görülen toplumsal adaletsizliğe mi?
Gerçekte suç bizde…
Ayrıcalık ve haksız kazanç elde edenlerin daha çok bağırdığı bir toplumsal düzeni reddetmek yeni bir başlangıç için şart oldu.
Kurumlar hepimiz içindir…