KKTC polisi içinde başlatılan ve bazı polislerin kendilerine rakip gördüğü üst düzey polisleri tasviye etme aracı olarak kullanmasıyla sulandırılan FETÖ soruşturmasında, kendi Hukuk Müşaviri Yüzbaşı‘nın getirdiği bilgilerle yanıltıldığı konuşulan Zorlu Topaloğlu’ndan sonra Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’na (GKK) atanan Tümgeneral Osman Aytaç, düzmece davalarla hayatları karartılmak istenen polislerle ilgili ne yapacak?
Sulandırılan soruşturmalarla güvensizlik yaratan PGM, halkın gözündeki itibarını da kaybediyor…
Gözler, KKTC Polisi içinde yıllardır devam eden, kimlerin, neye göre hazırlandığı bilinmeyen suçlamalarla dolu isim listelerinin olduğu FETÖ soruşturmasında, delilsiz şekilde iki yıldır açığa alınarak suçlanan 3 üst düzey polis mensubunun yakında başlayacak olan davasına kilitlenmiş durumda.
Teşkilatı günden güne yıpratan ve elinde güç bulunduranlar tarafından bir korku sopası haline getirilen soruşturmalar, bir yandan da teşkilatın ciddi itibar kaybına ve halkın gözünde güvensizliğin büyümesine neden olmaya da devam ediyor.
Tek bir delilin dahi olmadığı soruşturmalar yıllardır Mahkeme aşamasına getirilmiyor, dosyaların açılmasında payı olanlar emeklilik hayatı sürerken, açığa alınan, ekonomik, sosyal ve psikolojik açıdan işkence edilen polis mensuplarının hak arayışı da baltalanıyor.
GKK, PGM ile ilgili “bazı” polisler tarafından verilen bilgilerin doğruluğunu teyit edebiliyor mu?
KKTC’de 2016 yılında başlayan FETÖ soruşturmaları, KKTC polisinin bağlı olduğu ve başına da Türkiye’den komutanların atandığı GKK’nın bilgisi dahilinde yürütülüyor.
Ancak bizzat PGM tarafından hazırlanan dosyalarla bilgilendirme yapılan GKK’nın, ne derece doğru bilgilendirildiği her zaman şüpheli.
Kaldı ki o dönemin karar alıcıları ve yetkilileri de yıllardır yargılama aşamasına dahi getirilmeyen dosyalarla ilgili hiç konuşmadı, Kimseye soru sorulmadı.
Adada sadece iki yıl görev yapan komutanların; işleyişini, teşkilat yapısını, kültürel farklılıklarını ve iç dinamiklerini bilmediği PGM’yle ilgili, sadece “bazı” yetkililerinin verdiği bilgilerin doğruluğunu nasıl teyit ettiği konusunda da soru işaretleri var.
Gazetemizin soruşturma süreciyle ilgili geçen yıl gündeme getirdiği, PGM ve GKK tarafından da yalanlanmayan bir ayrıntıyı da yeni GKK Komutanı’nın atanmasıyla bir kez daha hatırlamakta fayda var.
(İlgili haberimizin tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz)
Soruşturma biriminden çıkarılan polisler; “tanıdık” bazı polislerin FETÖ bağlantılarını belgeleriyle ispatlamış ve adlarını listeye eklemişti
Hatırlanacağı üzere, PGM’de 2017 yılında bir “Özel Soruşturma Birimi” oluşturulmuş, burada görevli birçok polis mensubu da zaman içinde “sebep gösterilmeden” birimden çıkarılmıştı.
Çünkü bu soruşturma o kadar sulandırılmıştı ki önemli olan; ilgili polisin FETÖ’cü olup olmadığı değil “kim olduğu” ve “kime yakın” olduğu haline getirilmişti.
Bu polislerin sebepsizce soruşturma biriminden uzaklaştırılmaları konusunda polis içinde konuşulan en geçerli sebeplerden biri; bu polislerin “yüksek yerlerde” tanıdıkları olan bazı polislerle ilgili FETÖ bağlantısı tespit etmeleri ve soruşturma listesine eklemeleriydi.
Hatta soruşturma biriminden çıkarılan polis mensuplarının, Türkiye’de FETÖ toplantılarına katıldıklarını video ve fotoğraflarla da belgeledikleri bu isimlerin arasında; çok tanıdık bir polisin de olduğu konuşulmuştu.
“FETÖ’cü enişte”, Yüzbaşı ve dosyadan el çektirilen polisler…
İddialara göre; FETÖ bağlantısı tespit edilen polis mensuplarından biri de O.S idi.
O.S’yi önemli kılan ise dönemin GKK Komutanı Zorlu Topaloğlu’nun Hukuk Müşaviri Yüzbaşı A.E’nin kız kardeşiyle evli olmasıydı. Yani O.S Yüzbaşının eniştesiydi.
Yüzbaşı ve Özel Soruşturma Birimi’nin başında olan bazı polislerin iş birliğiyle, O.S’nin adının listeden çıkarılması konusunda soruşturma polislerine baskı yapıldığı, kabul etmeyenlerin de soruşturmadan uzaklaştırıldığı uzun uzun dillendirilmiş, gazetemiz de bu konuyu gündeme getirmiş ancak PGM’den tek satır açıklama ya da itiraz gelmemişti.
Ve yine iddialara göre; dosyayı alan yeni polisler H.Ç. ve E.A da Yüzbaşı ile birlikte dosyanın üzerini kapatmış ve enişte bu şekilde kurtarılmıştı.
Uydurma listeler Yüzbaşı aracılığıyla GKK Komutanı’na ulaştı…
Eniştesini FETÖ soruşturmasından çıkarmayı başaran Yüzbaşı’ın, kendisine yardımcı olan polislere borcunu da yine FETÖ soruşturması üzerinden ödediği, enişte O.S’nin amiri olan H.Ç’nin bu sayede Yüzbaşı’yla istediği yakınlığı sağladığı ve FETÖ soruşturması dosyasının içine kendisine rakip gördüğü polislerin isimlerini yazdığı PGM içinde yüksek sesle konuşulur olmuştu.
Basına konuşamayan, amirlerine ulaşamayan polislerin sesi ise bu dönemde hep kısık kalmış, yaşanan büyük haksızlıkları kimse duymamıştı.
İşte tam bu noktada, bu durumdan faydalanarak rakiplerini ekarte etmek isteyen polislerin hazırladığı uydurma listeler de Yüzbaşı aracılığıyla, dönemin GKK Komutanı Zorlu Topaloğlu’na iletilmişti.
Rakip polisler ekarte edildi
Hukuk Müşaviri Yüzbaşı’sının getirdiği bilgilere güvenen Topaloğlu, farkında dahi olmadan “Eniştenin kurtarılması” şerefine yanıltılmış ve birçok masum polis mensubunu hedefe koyanlara yardım eden pozisyona düşürülmüştü.
Böylece; haklarında tek bir delil dahi bulunmadığı halde suçlanan gelecek vaat eden polis mensupları açığa alınarak önleri kesilmiş, rakiplerine de gün doğmuştu.
İşte; iki yıldır delil “yaratılamayan”, teşkilat içinde yüksek rütbeli görevleri olan ve daha da yükselmelerine kesin gözüyle bakılan Master ve Doktoralı polisler, bu gibi “ahbap-çavuş” süreçleriyle yıllardır tecrit edilmiş durumda bekliyor.
Aytaç adaletin sağlanmasına katkı da bulunacak mı?
Türkiye’de geçtiğimiz ay yayınlanan atama kararnameleri ile yeni GKK Komutanı da belli oldu. Tümgeneral Osman Aytaç GKK Komutanı olarak atandı ve görevine başladı.
Kısa süre sonra nihayet davaları başlayacak olan polis mensuplarıyla ilgili yeni GKK Komutanı ne adım atacak, PGM’nin “bazı” polislerinin Yüzbaşı aracılığıyla getirdiği, şüpheli bilgilere nasıl yaklaşacak ve bu adaletsizlik düğümünün çözülmesine nasıl katkıda bulunacak bilinmiyor.
Haklarında hiçbir delil olmadan üst düzey polislerin açığa alınmalara onay veren, bu “bilgileri” GKK’ya ulaştıran ve sürecin bu noktaya gelmesinde pay sahibi olan dönemin PGM Müdürü Ahmet Soyalan (emekli), dönemin Başsavcı Muavini Ergül Kızılokgil (emekli), dönemin TC Elçiliği’nin Emniyet İşlerinden Sorumlu Müdürü Celalettin Müdür (Görevde değil), dönemin PGM II. Müdürü Hüseyin Sağıroğlu (emekli) şu an görevde değil.
Özellikle FETÖ davalarıyla ilgili hayatları karartılmak istenen polislerin, bu düğümün çözülerek adaletin yerini bulması konusunda yeni komutandan beklentileri yüksek.
Not: Yazı dizisinin “FETÖ’YÜ ÇÖKERTMEK İSTEYEN POLİSLER KİMLER TARAFINDAN FETÖCÜ İLAN EDİLDİ?” başlıklı üçüncü bölümünü yarın gazetemizden takip edebilirsiniz.
KİM FETÖCÜ, KİM ÇETE: İki senedir açıktalar ama haklarında tek bir delil yok!
