Toplumcu Demokrasi Partisi Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komitesi, “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü” nedeniyle mesaj yayımladı
TDP TOCEK, dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de kadına yönelik gerek psikolojik, gerekse de fiziksel şiddetin olduğunu belirterek, polise yansıyan ihbarlar, mahkemelerde konuyla ilgili davalar ve Sığınma Evine olan yoğun talebin, ülkedeki ev içi şiddet veya kadına yönelik şiddetin somut göstergesi olduğuna vurgu yaptı.
2020 yılında olunmasına rağmen kadın bedeninden hak talep etmenin, namusu ve adamlığı kadın üzerinden kanıtlamanın devam ettiğine vurgu yapılan açıklamada, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz ve cinayetlerin konuşmaktan kaçınıldığı hatta hasır altı edilmeye çalışıldığı kaydedildi.
TDP TOCEK Başkanı Nalan Ersümer, ev içi şiddet konusundaki yasal eksikliklere dikkat çekerek, yasal zemini hazırlanmış ve onaylanmış olan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi’nin de tam anlamıyla işlevsel hale getirilmemesinin bu konudaki yetersizliğin göstergesi olduğuna vurgu yaptı.
“Her İlçeye Sığınma Evi”
Her ilçeye Sığınma Evi’nin bir ihtiyaçtan ziyade artık zorunluluk haline geldiğini, buna rağmen halen devlete ait bir tane bile Sığınma Evinin olmamasının utanç verici olduğunu kaydeden Ersümer, Lefkoşa Türk Belediyesi’ne ait Sığınma Evinin önemini vurguladı.
LTB’ye ait Sığınma Evinin ciddi hizmet vermesine rağmen, yoğun talebe karşılık vermesinin imkansız olduğunu belirten Ersümer, devletin yeni Sığınma Evleri açarak, bu konudaki sorumluluğunu yerine getirmesi gerektiğini kaydetti.
4’lü koalisyon hükümeti döneminde kurulan “Aile İçi Şiddetle Mücadele Koordinasyon Merkezi” sayesinde oluşturulan veri tabanı ve Barolar Birliği ortaklığında Kasım 2018’de tarihinde hayat bulan Adli Yardım Hizmeti ile sağlanan hizmetlerin önemine vurgu yapan Ersümer, bunların ileri adımlar olduğunu ancak Ev İçi Şiddet Yasası’nın yaşam bulması ile tam anlamıyla bütünlüklü bir zeminin yaratılabileceğini kaydetti.
Yasal eksikliklerin giderilmesi adına TDP ve TDP TOCEK olarak her platformda katkı koymaya, baskı unsuru olmaya devam edeceklerini belirten Ersümer, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi’nin daha etkin hale gelmesi, her ilçede bir sığınma evinin hayata geçmesi ve ev içi şiddet yasasının Meclis’ten geçmesi için uğraş vermeye devam edeceklerini kaydetti.
Ersümer, bu bağlamda KAYAD tarafından çok titiz çalışmasıyla hazırlanan Ev İçi Şiddet Yasa Tasarısını desteklediklerini de açıkladı.
“Yürüyüşe Destek”
Bazı sivil toplum örgütleri ve sendikaların 25 Kasım nedeniyle bugün düzenleyecekleri yürüyüşe destek verip katkı koyacaklarını da belirten Ersümer, bir yandan sivil toplum örgütleriyle şiddete karşı mücadele için sokakta mücadele verirken, diğer yandan da Ev İçi Şiddet Yasasıyla ilgili bilgilendirmek ve farkındalık yaratmak adına da her platformda üzerlerine düşeni yapacaklarını, cinsiyetlerden arınmış özgür, eşit ve barış içinde yaşayabilmek için verilen mücadelenin süreceğini kaydetti.