AKEL, Türkiye makamlarının yaptığı muamelenin hem Yusuf Alkım’ı hem de Türk devletine yönelik eleştirel bir tutumla siyasi faaliyeti olan tüm Kıbrıslıtürkleri korkutmayı hedeflediğini belirterek, Kıbrıslıtürklerin görüşlerinden dolayı kovuşturmaya uğramalarının enişe verici derecede yoğunlaştığını vurguladı
AKEL: Kıbrıslıtürklerin görüşlerinden dolayı kovuşturmaya uğramaları endişe vericidir
Yazılı açıklama yapan AKEL, Kıbrıslıtürklerin son zamanlarda hem işgal altındaki bölgede hem de Türkiye’de görüşlerinden ve siyasi faaliyetlerinden dolayı kovuşturmaya uğramalarının endişe verici derecede yoğunlaştığının görüldüğünü belirtti.
AKEL, Türkiye makamlarının yaptıkları muamelenin hem Yusuf Alkım’ı hem de Türk devletine yönelik eleştirel bir tutumla siyasi faaliyeti olan diğer Kıbrıslıtürkleri korkutmayı hedeflediğini ifade ederek, vicdan-i retçilere de destek belirtti.
“Görüşleri ve siyasi faaliyetlerinden dolayı kovuşturmaya uğramaları endişe verici”
Açıklamanın tamamı şu şekilde;
“Kıbrıslıtürklerin görüşlerinden dolayı kovuşturmaya uğramaları endişe vericidir
Kıbrıslıtürklerin son zamanlarda hem işgal altındaki bölgede hem de Türkiye’de görüşlerinden ve siyasi faaliyetlerinden dolayı kovuşturmaya uğramalarının endişe verici derecede yoğunlaştığı görülmektedir.
Türk devletine yönelik eleştirilerde bulunan birçok Kıbrıslıtürke Türkiye’ye giriş yasağı uygulamasının yanı sıra, geçtiğimiz günlerde endişelere yol açan iki olaya daha tanık olduk.
Bu olaylardan biri, Yusuf Alkım’ın geçmişte yazdığı siyasi metinlerde “terör örgütü propagandası” yaptığı iddiasıyla İstanbul havaalanında göz altına alınmasıyla ilgilidir. Gözaltına alınıp adliyeye sevk edilen Yusuf Alkım sonunda serbest bırakıldı.
“Türkiye hükümeti hem Alkım’ı hem tüm muhalif Kıbrıslıtürkleri korkutmaya hedefliyor”
Ancak Türkiye makamlarının yaptıkları muamelenin hem Yusuf Alkım’ı hem de Türk devletine yönelik eleştirel bir tutumla siyasi faaliyeti olan diğer Kıbrıslıtürkleri korkutmayı hedeflediği açıkça görülmektedir.
Diğer bir olay ise, bir vicdani retçi olarak işgal ordusunda seferi olarak hizmet etmeyi reddettiği için önümüzdeki Perşembe günü işgal altındaki bölgede askeri mahkemede yargılanacak olan Mustafa Hürben’in davasıdır. Daha önceki yıllarda da vicdani reddini açıkladığı için yargılananlar olmuştu.
Giderek daha da otoriterleşen ve vicdan retçi avını işgal altındaki bölgeye kadar genişleten Türk devletinin ilerici Kıbrıslıtürkleri susturmayı hedefleyen çabalarını AKEL bir kez daha kınamaktadır.
Ayrıca AKEL, Kıbrıstürk toplumunun özgür iradesi ve toplumsal varlığı için mücadele eden Kıbrıslıtürk güçlerle dayanışma içerisinde olduğunu da ifade etmektedir.