EkonomiInstagramKıbrısManşetSiyaset

Yaylalı: Devletin İhtiyat Sandığı’na 7 milyar civarında borcu var






Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP), Ekonomik Kalkınma ve Yerel İş Gücü Politikalarından Sorumlu Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Erman Yaylalı, ülkenin en önemli iki fonunun Sosyal Sigortalar ve İhtiyat Sandığı olduğunu, buraların uzman ve profesyonel kişilerce yönetilmesi gerektiği söyledi, devletin İhtiyat Sandığı’na 7 milyar civarında borcu olduğunu belirtti

Yaylalı: TDP benim için çok kıymetli bir partidir, burada olmaktan da gurur duyuyorum

Sim TV’de yayınlanan “Günaydın Kıbrıs” programında Serhat İncirli’nin sorularını yanıtlayan Yaylalı, TDP Genel Başkanı Zeki Çeler’in kendisini aradığını, çalışmak istediğini ve daha önce de Çeler’in Bakanlığı döneminde beraber çalıştıkları için kendisini tanıdığını ve sosyal demokrat anlayışın Çeler’de de hâkim olduğunu söyleyerek teklifi kabul ettiğini kaydetti.

Yaylalı, “TDP benim için çok kıymetli bir partidir, toplum için çok faydalı insanlar çıkarmış bir yapıdır, burada olmaktan da gurur duyuyorum. MYK’da da ekonomi, sosyal politikalar ve yerli iş gücü alanında yani uzmanlık alanımda bana yetki verdiler” dedi.

“Gereken her şeyi yapıyorsunuz ancak projeleri hayata geçiremiyorsunuz”

Yaylalı, siyasetin her zaman içinde olduğu ve Çalışma ve Sosyal Güenlik Bakanlığı’nda başarılı bir Müdür/Müsteşarlık dönemini geçirdiği halde “erken emekli olduğunun” hatırlatılması üzerine, ülkede oluşturulan yapı nedeniyle yetkili kişilerin yetki alanlarında aciz kaldığını söyledi.

Yaylalı, “Bunun en son örneğin; Çalışma Bakanlığı’na bağlı Demirhan’daki Engelli Yaşam Evi projesi. Engelli bireylerin, anne ve babalarını kaybettikten sonra yaşayacakları bir alan olarak tasarlandı ancak 10 yıldır tamamlanamıyor. Para yok deniyor. Burada uzmanların olması lazım, doktoru ve hemşiresi olması lazım” dedi.

Bütün çalışmaları yaptıklarını, Başbakanlığa yazılar yazdıklarını ancak projenin hayata geçirilmediğini söyleyen Yaylalı, gereken her şeyi yapmasına rağmen projelerinin hayata geçirilememesinin acizlik hissine neden olduğunu ve bu yüzden emekliye ayrıldığını kaydetti.

“Çalışan kesimin yüzde 60’ının yatırımları asgari ücret üzerinden yapılıyor”

2010 yılından itibaren ülkede çalışmaya başlayan herkesin kamu/özel ayrımı yapılmaksızın Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı kapsamında olduğunu, emekli olduklarında maaşlarını Sosyal Sigortalar Dairesi’nden, ikramiyelerini de İhtiyat Sandığı’ndan alacaklarını söyleyen Yaylalı, daha önce birçok farklı fon olduğunu ancak 14 yıldır “tek sisteme” geçildiğini hatırlattı.

Bu iki kurumun çok önemli olduğunu ve ciddi bir yapılanma içine girmesi gerektiğini kaydeden Yaylalı, bu fonların çok büyük iki fon olduğunu ve tamamen profesyoneller tarafından yönetilmesi gerektiğini vurguladı, bu kişilerin de ekonomi ve işletme alanındaki uzmanlar olması gerektiğine vurgu yaptı.

Yaylalı, “Çalışan kesimin yüzde 60’ının yatırımları asgari ücret üzerinden yapılıyor” dedi.

“Devletin İhtiyat Sandığı’na 7 milyar civarında borcu var”

Denetim, ceza ve müeyyide olmadığını ancak çok küçük bir ülke olmamızdan ötürü bunun kolayca yapılabileceğini belirten Yaylalı, kayıt dışılığın iki türü olduğunu; bunlardan birinin tamamen kayıt dışı yani resmi olarak yok kabul edilen şekilde çalıştırılanlar, diğerinin ve daha büyük olanın da gerçek ücretler üzerinden yapılmayan yatırımlar olduğunu kaydetti.

Yaylalı, “Devletin İhtiyat Sandığı’na 7 milyar civarında borcu var. Bu paranın her kuruşu emekçilerindir. Bu yüzden bu iki dairenin alt yapılarının güçlendirilmesi gerekir. Bu kurumlar ülkenin iki temel kurumudur. Ama ben yapılan bir şey görmüyorum. Yapılan tek şey İhtiyat Sandığı’na, ilgili kişinin haberi bile olmadan 8 bin euroya danışman atanması oldu. Halbuki buraları güçlendirmek, denetlemek çok kolaydır. Bu ülkede çok ciddi bir gelir vardır. Bütün sorunumuz denetimsizliktir” dedi.









Başa dön tuşu