InstagramKıbrısManşetSiyasetYaşam

KTMMOB Başkanı Aysal: Her bir ağaca, her damla suya sahip çıkmalıyız






Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) ve bağlı odalar, ülkedeki su krizi, ormansızlaşma ve iklim değişikliği tehditlerine dikkat çekerek, acil önlem alınması çağrısında bulundu

KTMMOB Başkanı Aysal: Her bir ağaca, her damla suya sahip çıkmalıyız

Mühendis ve mimar odalarını temsil eden uzmanlar, suyun hayatın temel unsuru olduğunu kaydederek, ülkede su, orman ve meteoroloji gibi kritik konuların öncelikli olmamasından endişe duyduklarını ifade etti.

“İklim değişikliği ve küresel ısınma etkilerini her geçen gün daha fazla hissediyoruz. Acilen harekete geçilmesi gerekiyor” diyen uzmanlar, mücadele için somut adımlar atılması gerektiğini vurguladı.

KTMMOB ve bağlı odalar, 21-23 Mart tarihlerinde kutlanan Dünya Su, Orman ve Meteoroloji Günleri kapsamında basın toplantısı düzenledi.

KTÖS binasında yer alan toplantıda, KTMMOB Başkanı Seran Aysal ve birliğe bağlı meteoroloji, inşaat, çevre, orman, yerbilim ve ziraat mühendisleri ile peyzaj mimarları odaları temsilcileri açıklamalarda bulundu.

“Su sorunu ve iklim değişikliği gibi önemli konuların yeterince konuşulmuyor”

KTMMOB Başkanı Seran Aysal, toplantıda yaptığı açıklamada, her yıl bu hafta kapsamında düzenledikleri etkinliklerle kamuoyunda farkındalık yaratmaya çalıştıklarını kaydederek, ülkede gündem çok hızlı değişirken, su sorunu ve iklim değişikliği gibi önemli konuların yeterince konuşulmadığını belirtti.

Seran Aysal

Bu kapsamda farkındalığın artırılmasına yönelik çalışmaların yapılması gerektiğini vurgulayan Aysal, bugün Lefkoşa’da yeşil alan yaratmak için binlerce ağacın yok ediliyor olduğunu söyledi; gidilecek daha çok yolun olduğunu vurguladı.

Her bir ağaca, her bir damla suya sahip çıkılması gerektiğini kaydeden Aysal, küçük adımların bile iklim değişikliği ve küresel ısınmaya karşı mücadeleye katkısı olacağını ifade etti. “Damlaya damlaya göl olur” atasözünü hatırlattı.

Kural: Su yönetiminde sürdürülebilir politikalar benimsenmeli

Çevre Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Can Kural, iklim değişikliği ve küresel su krizinin gelecek yılların en önemli konularından biri olacağına dikkat çekerek, Birleşmiş Milletlerin içme suyuna erişim ve güvenli sanitasyon hizmetleri için ülkeler arası iş birliğini de içeren tedbirlerini aktardı.

Can Kural

Kural, Kuzey Kıbrıs’ta da su sorununun her gün arttığını kaydederek, su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir su yönetimi için “yeraltı ve yüzey sularının korunması, Türkiye’den gelen suyun verimli kullanılması, arıtma ve geri dönüşüm sistemlerinin geliştirilmesi, yağmur suyu toplama sistemlerinin yaygınlaştırılması ve su tasarrufu bilincinin artırılması” başlığıyla beş temel öneri sundu.

Kural, su kullanımına ilişkin verilerin raporlanmasının ve iyileştirici tedbirler alınmasının devlet tarafından zorunlu kılınmasının önemine dikkat çekti; kaynakların korunmasının ve su kıtlığının önlenmesinin ekosistem dengesini sağlamak için kritik bir adım olduğunu kaydetti.

“Alternatif su kaynakları değerlendirilmeli, sürdürülebilir politikalar benimsenmeli ve iklim krizi eylem planı ivedilikle hazırlanmalıdır” diye konuşan Kural, yetkililere, sivil toplum örgütlerine ve bireylere bu konularda hassasiyet göstermesi çağrısında bulundu.

Oğuz: Su kaçakları için altyapının bakımı yapılmalı, altyapı yenilenmeli

İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Gözde Oğuz, artan nüfus, iklim değişiklikleri, kirlilik ve yetersiz yönetimin su kaynakları üzerindeki baskıyı artırdığını ve ülkede su krizini daha da derinleştirdiğini kaydetti, “ülkede suyun verimli yönetimi her geçen gün zorlaşıyor” dedi.

Gözde Oğuz

Özellikle boru hatlarındaki kaçaklar ve eskiyen altyapı nedeniyle Türkiye’den gelen suyun dağıtımında ciddi kayıplar yaşandığına dikkat çeken Oğuz, “Suyun etkin kullanımı için kapsamlı ve sürdürülebilir strateji geliştirilmesi şarttır” diye konuştu.

Oğuz, mikro ve makro ölçekte atılabilecek adımları sıralayarak, bireysel ve yerel düzeyde su tasarrufu bilincinin artırılması, verimli sulama yöntemlerinin benimsenmesi ve altyapının düzenli bakımı ve yenilenmesi, iletim hatlarındaki kayıplarının önlenmesi ve yağmur suyu hasadı gibi yenilikçi sistemlerin entegrasyonu gibi adımların önemine dikkat çekti.

Bilimsel verilerin politika süreçlerine entegre edilmesi gerektiğini vurgulayan Oğuz, üniversitelerde akademisyenler tarafından yürütülen araştırmaların önemli veriler sunduğunu ancak sadece teoride kaldığını savundu. Kamu-özel sektör iş birliğinin su yönetimindeki önemi hakkında konuşan Oğuz, bunun yanında toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini, su bilincinin erken yaşlarda kazandırılması gerektiğini belirtti.

Altunç: Meteorolojiye daha fazla önem vermeliyiz

Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Mustafa Altunç, su ve havanın yaşam için temel unsurlar olduğunu vurgulayarak, yaşamın sürdürülmesi için kritik bir yol oynayan atmosfere verilen zarara ve bunun olumsuz etkilerine işaret etti.

Mustafa Altunç

Altunç, “Biz yer yüzeyini ne kadar ormansızlaştırırsak, ne kadar gökdelenler dikersek, ne kadar tahrip edersek o kadar fazla zarara uğramış olacağız. Atmosfer, bize babamızdan miras kalmadı, devamlılığı yok, korumak zorundayız.” dedi.

Altunç, 23 Mart Dünya Meteoroloji Günü’nün bu yıl 75. kez kutlandığını hatırlatarak, daha iyi şartlarda bir yaşam sürebilmek için meteorolojiye çok daha önem verilmesi gerektiğini kaydetti.

Uluçam: İklim değişikliğiyle ilgili bir birim kurulmalı

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Erkut Uluçam, ülkede yaşanan ekstrem hava durumlarına dikkat çekerek, geçen yaz en yüksek sıcaklıkların, şubat ayında içe en düşük sıcaklıkların kayda geçtiğini hatırlattı.

Erkut Uluçam

Yağış azlığından dolayı su kaynaklarının azalması nedeniyle tarımsal ürünlerde ciddi bir düşüş yaşandığını kaydeden Uluçam, tarıma ayrılan su kaynaklarının her gün azaldığını, suyun daha verimli kullanılması gerektiğini vurguladı.

Uluçam, özellikle belediyelerin yeşil alan sulamalarına dikkat çekerek, çim alanların sulanmaya devam edilmesinin büyük bir israf örneği olduğunu belirtti, sentetik çim alanlarının zorunlu hale getirilmesi çağrısında bulundu. Bireysel su tüketimine de değinen, israfa yol açan havuzlu villalarda su tüketiminin kontrol altına alınması gerektiğini ifade eden Uluçam, yaz aylarında özellikle metrekare başına 40 litrenin buharlaştığına dikkat çekti.

Uluçam, su işlerinin tek çatı altında çalışması gerektiğini, iklim değişikliğine yönelik ise bir birimin oluşturulmasının artık kaçınılmaz olduğunu söyledi.

Necdet: Su kaynakları yönetim planı ile kuraklığa karşı eylem planı hazırlanmalı

Yerbilim Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Necdet, ocak ayının en az yağış alan ay olduğunun açıklandığını hatırlatarak, Kıbrıs’ın küresel iklim krizinin altında olduğunun unutulmaması gerektiğini kaydetti.

Mehmet Necdet

Necdet, Güney Kıbrıs’taki su otoritelerinin yaz aylarında su tasarrufuna ilişkin bir dizi tedbir aldığını söyleyerek, KKTC’de de su kaynakları yönetim planının acilen hazırlanması gerektiğini belirtti.

“Su kaynaklarımız her geçen gün azalıyor. Tarım sektörü sübvansiyonla ayakta duruyor” diyen Necdet, kuraklığa karşı bir eylem planın hazırlanması ve su yönetimi konusunda iki toplumlu bir teknik komitenin kurulmasının önemini vurguladı. Necdet, kuyu kazma izinleri konusunda da sıkıntılar yaşandığını ifade ederek, yetkililerin yerbilimcilere kulak vermesi çağrısında bulundu.

Geceyatmaz: Yeni peyzaj alanlarının yaratılması yaşanılabilir bir çevre için önemli

Peyzaj Mimarları Odası Yönetim Kurulu Üyesi Huriye Geceyatmaz, doğal alanların korunması ve yeni peyzaj alanlarının yaratılmasının yaşanılabilir çevre için önemine vurgu yaptı.

Huriye Geceyatmaz

Bu kapsamda bireysel farkındalık ve sorumluluklara değinen Geceyatmaz, bisiklete binmek, yürümek, hibrit araç kullanmak, ev ve ofislerde enerji verimliliği uygulamaları yapmak gibi karbon ayak izini azaltacak adımları dikkat çekti.

Geceyatmaz, Avrupa Yeşil Mutabakatı için önerilen önlemlerin ülke olarak benimsenmesi gerektiğini kaydederek, iklim değişikliği gibi konularda kurumsal birimlerin kurulması çağrısında bulundu.

“Plansız yapılaşma ve çevreye duyarsızlık, ekosistemi tahrip ediyor.” diyen Geceyatmaz, çevre ve doğa yıkımına neden olan insan gücünün, onun onarımı ve yeniden hayat bulması için daha büyük bir güçle çalışabileceğini belirtti.

İyigün: Ormanlık alanları artırmak için daha fazla dikim yapılmalı

Orman Mühendisleri Odası Başkanı Ahmet İyigün, orman yangınları, insan kaynaklı zarar ve böceklerden dolayı ormanlık alanların her geçen gün azaldığını vurguladı, orman ekosistemlerinin korunmasının hayati öneme sahip olduğunu belirtti.

İyigün, orman varlığının artırılması gerektiğini ancak fidanlıklarda üretilen fidanların sayısının yeterli olmadığını kaydederek, “Tepebaşı yangınında 2 bin 71 hektar yandığı halde 26 hektar ağaçlandırılmıştır. Bunun için 449 bin fidan dikildi. Yani mevcut alanı ağaçlandırabilmek için fidan sayımız yok. Üretimi artırmamız lazım” dedi.

Çamkese böceklerinin kızılçam ağaçlarına verdiği zarara da dikkat çeken İyigün, İngiliz yönetimi döneminde yapılan uygulamaları hatırlattı; doğadaki zeytin ağaçlarının aşılanarak topluma kazandırılabileceğini belirtti.

Ağaçlandırmanın küresel ısınmayla artan hava sıcaklıklarını azaltmada da katkısı olacağını, bunun örnekleri olduğunu kaydeden İyigün, sorunların çözümü için uzun vadeli planların yapılması gerektiğini söyledi.













Başa dön tuşu