InstagramKıbrısManşetSiyaset

KİRLİ İTTİFAK-1: MAFYA-SİYASET-POLİS-YARGI | ADALETİN GÖZÜNÜ OYDULAR






Mafyanın oyuncağı olmuş polisler, rüşvetle susturulan Savcılar, bütün bu kirli pazarlıklara aracı olan avukatlar, serbest dolaşan azılı suçlularla, “mafya-siyaset-polis-yargı” ağına büyüteç tutacak “Kirli İttifak” dosyasını açıyoruz!

Sistem tıkır tıkır işliyor!

Temelleri, uluslararası hukukun dışında bırakılan Kıbrıs’ın kuzeyinde atılan, Türkiye ve Avrupa bağlantılı yasa dışı bahis ve kara para aklama ağı, herkesin bildiği bir sır olarak tüm hızıyla işlemeye devam ediyor.

Halil Falyalı

Başrollerinde suikast sonucu öldürülen yasa dışı bahis barona Halil Falyalı olsa da birçok esas figüranının Türkiye’de olduğu bilinen bu saadet zincirinin bir halkası da Hakan-Ebru Törehan çifti.

Göstermelik tutuklamalar!

Çıkarlar çatışması sonucu Türkiye’deki derin devlet harekete geçmedikçe, Kıbrıs’ın kuzeyinde göz yumulan, göstermelik tutuklamalar yapılarak salıverilen bu figüranların siyasi bağlantılarının yanında bir de “bağımsızlığı ile övündüğümüz” Kıbrıs Türk yargısının Savcılık ayağıyla bağlantıları var.

Bu haber dosyasında, “yasa dışı bahis” ve “kara para aklama” suçlarından tutuklanan Ebru Törehan’ın, Savcılık eliyle dosyadan nasıl çıkarıldığını inceleyip, işin içindeki avukat, savcı ve polislerle birlikte, bu operasyonu kimlerin yaptığını sorgulayacağız.

Ebru Törehan

Ses kayıtları polisin kriminalistik raporlarında yer alıyor!

Hepsi polisin bilgisinde olan ve Polis Genel Müdürlüğü’ne bağlı “Kriminalistik Şube Amirliği”nin Uzmanlık Raporlarında yer alan, ses ve video kayıtlarıyla birlikte, siyaset-mafya-yargı (Savcılık) üçgenindeki saadet zinciri içinde adı geçen, polis ve avukatların nasıl yargılanmadığını, haklarındaki soruşturmaların nasıl sümen altı edildiğini anlatacağız.

Haklarında “rüşvetten” soruşturma açılan üst düzey polislerin de apar topar nasıl başka yere nakledildiğini ve soruşturmaların bir anda buharlaştığını konuşacağız.

Bu odakların ayrıca, medyayı ele geçirip, kendileri hakkındaki tüm haberleri para karşılığı nasıl sildirdiğini de ortaya koyacağız.

Ebru-Hakan Törehan çifti!

Özgür Gazete’nin uzun zamandır yakın markaja aldığı Ebru-Hakan Törehan çiftinin ilginç hikayesi, yeni belgeler ve skandal detaylarla farklı bir boyut kazanıyor.

Çiftin geçtiğimiz yıllarda başlayan önlenemez yükselişini, Ulusal Birlik Partisi’nden (UBP) ayrı düşünmek de mümkün değil. Çünkü bu saadet zincirinin sürdürülebilmesi için bir siyaset ayağı şart!

Hukuk fakültesinden kara para hükümlüsüne uzanan yol

Hakan Törehan’ın İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni 1. sınıfta bırakarak İngiltere’ye gitmesi ve sonrasında İngiltere-Kıbrıs-Türkiye rotasında yazılım ve programlama üzerinde çalışmalar yapması, onun “kara para aklama” ve “yasa dışı bahis” suçlamasıyla tutuklanıp hüküm giymesine kadar uzayan yolun ilk taşları.

Törehan ilk olarak, İngiltere’de bulunduğu dönemde marketlerde kullanılan POS cihazlarının yazılımı ile bir süre ilgilendikten ve bu alanda çalıştıktan sonra İstanbul’a dönüyor.

Hakan Törehan burada işleri büyütüyor ve Talon Elektrik adında bir şirketin hem CEO’su hem de ortağı oluyor.

Geliştirdikleri “Pink Point” adı verilen ATM sistemleriyle bankaların olmadığı alanlarda para yatırıp çekilmesini sağlayan bir sistem geliştiren firma, o dönem Türkiye gazetelerinde büyük sükse yapıyor ve büyük firmalarda büyük anlaşmalara imza atıyor.

Saray Halı ve FİBA ortaklığı ve Finansbank iş birliği

Törehan’ın isminden de adeta bir yazılım dehası olarak bahsediliyor. Törehan yükselişini Saray Halı’nın patronu Necati Bey’in kendisini Fiba Group sahibi Hüsnü Özyeğin ile tanıştırmasına bağlıyor.

Saray ve Fiba gruplarının ortak olduğu Talon’un nasıl yaratıldığını basına anlatıyordu. Tabi firmanın geliştirdiği ATM teknolojisini satmak için de Finansbank’la iş birliği yaptıklarını söylüyor.

Törehan’ın dinlemeye takılan telefon görüşmesi

Ancak Törehan’ın bu göz kamaştıran yükselişi ilginç bir “tesadüf” sonucu çıkmaza giriyor hatta kariyerinin bitmesine neden oluyor. İddialara göre o dönem Türkiye’de başlayan Ergenekon operasyonları sırasında dava dosyalarına giren telefon konuşmaları tapelerinden birinde, Törehan’ın üst düzey bir askerle yaptığı konuşma da yer alıyor.

Törehan’ın bu görüşmesinde, ilgili yazılımı bu üst düzey askere pazarladığı bir içerik var. Ancak ilgili askerin “Ergenekoncu” denilerek suçlanması, Törehan’ın da bu kişiyle nasıl ilişki içinde olduğu sorularını doğuruyor.

Dönemin güç odaklarına yakın olan Törehan’ın patronları ve iş ortaklarına baskı yapılıyor ve Törehan şirketten de o iş alanından da uzaklaştırılıyor.

Törehan’ın kariyeri sona eriyor ve Kıbrıs’a geri dönüyor

Törehan İstanbul’da yaşadığı bu dönemde, kendisini kimi zaman Psikolog, kimi zaman Bankacı olarak tanıtan Ebru Törehan’la tanışıyor.

Törehan CEO kariyeri de sona erince İstanbul’da ticaretle uğraşmaya başlayıp tutunmaya çalışsa da işler istediği gibi gitmiyor. Borçlanıyor ve bu borçları ödeyemeyince de Kıbrıs’a geri dönüyor.

2017 yılının başlarında Kıbrıs’a dönen Törehanlar, Hakan Törehan’ın yazılım ve programlama konusunda edindiği tecrübeyle, yasa dışı bahis işi yapanların en büyük belası olan “para yatırımlarının polis tarafından takibi” sıkıntısına el atıyor.

Piskobulu ile yasa dışı bahiste iş birliği

Coin kullanarak bir ödeme ve kasa sistemi oluşturan Hakan Törehan, 2017 yılında hakkında yasa dışı bahisten soruşturma başlatılan Bayar Piskobulu ile çalışmaya başlıyor ancak iddialara göre ikili arasında anlaşmazlık çıkıyor ve kısa sürede yolları ayrılıyor. İddialar Törehan’ın Piskobulu’yu 500 bin dolar dolandırdığı yönünde.

Bayar Piskobulu

Bu arada, Piskobulu hakkında 2017 yılında açılan soruşturma da davaya dönüşüyor ancak davanın akıbeti yine belirsiz.

Törehan, Interpol’ün kırmızı bültenle aradığı Osman Aydeniz ile tanışıyor

Hakan Törehan daha sonra Osman Aydeniz adlı kişiyle tanışıyor.

O dönemler 40’lı yaşlarının başında olan Aydeniz, İngiltere’nin en çok arananlar listesinde yer alıyor, İnterpol tarafından “hırsızlık” ve “uyuşturucu ticareti” nedeniyle kırmızı bültenle aranıyor! Ama Aydeniz bu sırada Kıbrıs’ın kuzeyinde elini kolunu sallayarak geziyor!

Osman Aydeniz

Aydeniz aracılığıyla Falyalı ile ilk görüşme

Aydeniz Törehan’ı, Halil Falyalı’ya götürüyor. Falyalı’nın o zaman birlikte çalıştığı isim ise Türkiye’de “Hacısüleymanoğulları” adıyla bilinen mafyatik bir yapılanmaya mensup Şükrü Hacısüleymanoğlu. Törehan’ın Falyalı ile görüşmesinde Hacısüleymanoğlu da bulunuyor.

Falyalı’nın, “Hacısüleymanoğulları” olarak bilinen silahlı suç örgütü üyesi Osman Hacısüleymanoğlu‘nun, 2006-2015 yılları arasında “uyuşturucu ticareti yapmak” suçundan yargılandığı davada, Hacısüleymanoğlu lehine tanıklık yaptığı da 2022 yılında ortaya çıkmıştı.

Törehan’dan büyük vaatler!

Hakan Törehan’ın o görüşmede, Falyalı ve Hacısüleymanoğulları’na, “Size bir yazılım yazacağım, bütün paralar coinler üzerinden gelip gidecek ve sistemde kaybolacak. Kimse izini süremeyecek” vaadinde bulunması da büyük olayların başlangıcı oluyor.

Falyalı bu teklifi kabul ederek Törehan’a ödemeler yapmaya başlıyor ve Törehan bu sırada ilgili coin yazılımı için gece gündüz bilgisayar başına geçiyor.

Ancak aylar geçtikçe ve yazılım bitmeyince Falyalı, o dönemler adeta avucunun içine aldığı Mali Polis Şubesi’yle hareket ederek, Törehan’a akıl almak bir kumpas kurduruyor.

Falyalı’nın Mali Polis eliyle kurdurduğu kumpas

Mali Polis’in, Hakan Törehan’ın Ozanköy’deki ofisine baskın yapmasını sağlayan Falyalı, baskından önce de Törehan’ı arayarak baskın olacağı bilgisini veriyor ve Törehan’ın evden ayrılmasını sağlıyor. Yani Falyalı Törehan’ı korumuş oluyor ve güven sağlıyor.

Ancak Falyalı’nın planı bambaşka.

Avukat İlhan devreye giriyor

Falyalı tarafından korunacağını düşünen Törehan, Falyalı’nın kendisine tahsis ettiği Avukat Yunsal İlhan görüştürülüyor, sonra da başına Cem adında bir nöbetçi koyularak bir eve kapatılıyor.

Törehan’a, yazılımı burada bitirmesi için bir süre tanınıyor ve Törehan yaklaşık 3 ay boyunca birkaç farklı ev değiştirerek Falyalı tarafından alıkonuluyor.

Bu sırada eşi Ebru Törehan da Çatalköy’deki evlerinde yaşıyor. Çift Skype adlı program üzerinden iletişim kuruyor.

Törehanlar kapana kısılıyor

Yazılım sözü veren Hakan Törehan, polis kendisini aradığı için şikayetçi olamıyor, alıkonulduğu evde de çıkamıyor. Polis ve Falyalı arasında sıkışan Törehan zor günler yaşıyor.

Burada önemli bir hatırlatma yapmak ve Falyalı ile yasa dışı bahis odaklarının polis teşkilatını kısmen nasıl ele geçirdiğine bir örnek vermek gerekiyor.

Gülay Çekici’yi hatırlayalım

Törehanlar ve Falyalı arasındaki krizin çıktığı aynı dönemde, hatırlayacağınız üzere Mali Suçlarla Mücadele Amirliği’nde görevli Gülay Çekici, “görevini kötüye kullandığı ve rüşvet aldığı” gerekçesiyle 2019 yılında tutuklanıyor.

Gülay Çekici

Yargılanan polis müfettişi Gülay Çekici, 2021 yılında Mahkeme tarafından suçlu bulunarak 8 yıl hapse mahkûm ediliyor.

Kamu görevlisinin rüşvet alması” ve “Görevi kötü kullanma” suçlarından mahkûm edilen Çekici’nin kimsen rüşvet aldığı ise hiç konuşulmuyor, medyada gündem olamıyor, oldurulmuyor…

Çekici’nin rüşvet aldığı ve karşılığında da şubedeki işlerini yaptığı ya da örtbas ettiği isimleri tahmin etmek zor değil. Zaten birazdan, polisin Törehan’la ilgili ilginç tavrını anlattığımda bunun sadece bir polisle sınırlı olmadığı da daha net anlaşılacak.

İlhan Törehanların evine gidiyor!

Şimdi geriye dönelim ve Törehan’ın bir evde tutulduğu sırada, bunu bildiği halde onu birçok kez ziyaret eden Avukat Yunsal İlhan’ın konuşmalarına bakalım.

Yunsal İlhan

İlhan bu görüşmelerde Törehan’a, “Savcı, Polis ve Yargıçlarla görüşülecek, tutuklama olmadan teminata bağlanacaksın, görüşmeler sürüyor” diyor ve Törehan oyalanıyor, kaçması ya da yardım istemesi engelleniyor.

Yani Törehan’a, “Sen bu yazılımı bitireceksin, biz de senin tutuklanmadan teminata bağlanmanı sağlayacağız” deniliyor.

Birazdan okuyacağınız konuşmalar (Özgür Gazete sosyal medya hesaplarından haber videosunu izleyebilir ve ses kayıtlarını direkt dinleyebilirsiniz) bu ziyaretlerden birinde kaydedildi. Bu konuşmaların bizzat polisin kendi raporlarından alındığını belirmemiz gerekiyor.

Bakın mafya düzeni, yargı ve polisi nasıl dizayn ediyor!

Falyalı tarafından, Törehan’ın tutuklanmaması için gerekli ortamı hazırlamakla görevlendirilen Avukat Yünsal Yilhan, yanında bir başka Avukat Ahmet Demirel’le birlikte, Ebru Törehan’ın Çatalköy’deki evine gidiyor ve buradan Skype aracılığıyla aranan, başka bir evde tutulan Hakan Törehan’la bir görüşme yapılıyor.

Konuşmalarda Avukat İlhan, Savcılık ve Polisin nasıl ayarlandığını, bu ayaklardan birinde bile sıkıntı çıkmaması gerektiğini söylüyor. Yani Falyalı’nın kurduğu düzenekte, polisin içinde ayarlanan “adamlar” ve Savcılık içinde ayarlanan “adamlarla” yargının nasıl ele geçirildiği açıkça konuşuluyor.

Törehan’la yapılan polis raporlarına yansıyan o görüşme

EBRU TÖREHAN: Yunsal Bey, şimdi bunları yaptıran var ya, hep Mali Şube’den X Bey (Görüştüklerini sandığı polis müdüründen bahsediyor). Ben onun kim olduğunu bilmiyordum. Bana diyor ki Osman Aydeniz’le ne işiniz var. Dedim galericidir, arkadaşımızdır, eşiyle birlikte evimize gelip giderler. Bana diyor ki o uyuşturucu işi yapıyor. Sonra oradaki Gülay (Gülay Çekici) amire sordum bu kim diye, X Bey deyince şok oldum. Bizden para almıyor muydu o?

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Ne parası?

EBRU TÖREHAN: Biz onunla anlaşmadık mı? Ben Ali Kemal Saydam’la ve Mali Şube ile anlaşıldı ve paralar verildi diye biliyorum.

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Bir kuruş bile ödenmedi. Ali Kemal benim çocukluk arkadaşım, ben ondan rica ettim, X Beyle konuşmasını. Ve Ali Kemal beni, X Bey ile görüştürdü, Mali Polis ayağı böyle halloldu.

EBRU TÖREHAN: Ama ben para çıkarttım. Hakan da “benden para alındı” dedi. Ciddi paralar çıkarttım ben.

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Ben bu sabah X Beyin yanındaydım. Ali Kemal benim 1989’dan beri arkadaşım.

EBRU TÖREHAN: Ali Kemal Saydam bize geldi, eşi ile mangal yaktık. Hatta onları Osman (Aydeniz) getirdi. (Interpol’ün aradığı Osman Aydeniz)

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Ali Kemal, Osman’la arkadaştır. Hakan’ı arayalım.

(Bu sırada Ebru Törehan’ın masadan kalktığı ve ardından Ahmet Demirel’in “Çok güzel yedi” dediği duyuluyor. Sonra da SKYPE’la Hakan Törehan dahil oluyor görüşmeye)

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Hakan napan?

EBRU TÖREHAN: Hakan’cığım ben şimdi Yunsal Beye anlattım, Mali Şube’deki polislere paralar verildiğini, rüşvetler verildiğini.

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Bir anlat bakalım Hakan ben de duyayım.

HAKAN TÖREHAN: Kime ne verildiğini biz bilmiyoruz, biz bir yere verdik, oradan ne oldu bilmiyoruz. Bu konuyu kapatalım Ebru.

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Ben para konuşmadım ama bu milyon sterlin rüşvet iddiası çıktı dün.

HAKAN TÖREHAN: Ben kimin dürttüğünü tahmin ederim.

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Benim rüşvetten çok ilgilendiğim konu; … Bey bizim dostumuz mu değil mi?

EBRU TÖREHAN: Her şeyi X Bey yaptı, Hakan’ı yakalamak için beni de kullandı. Hakan için hapis isteyen de o. Beni bile içeri atmaya çalıştı.

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Bakın şimdi ben devreye girdim ve Savcılığa gittim, orası tamam. Mali şubeyi zaten biliyorsunuz hangi kanalla ikna olduğunu. Malum kaynak. Adli Şube ile Savcılığı biz hallettik. Bu 3 bacağın bir tanesi bile aksarsa sıkıntı olur. Hatırlatsan komutan (Ali Kemal Saydam) yurt dışındaydı, gelmişti, onunla konuşmuştuk, Mali Şube’de bir sıkıntı var mı diye, var demişti de bir hafta ertelemiştik.

Hakan ben seni teslim edeceksem eğer Erdinç abiyi de arayacağım, Savcıyla da konuşacağım. Hamle beklediğim yer Mali Şube’dir, onu da komutan (Ali Kemal Saydam) halledecekti.

Çünkü ben sana şunu garanti ederim; Adli Şube’den bir taraftan girer bir taraftan çıkarsın. Mali Şubeye gelirsin sonra mahkemeye ve Savcılık da bir şey yapmaz ama bir polis gelip savcıya “ee efendim bunlar bize rüşvet verecekmiş” dediğinde o savcı babamın oğlu da olsa duramaz sözünde

EBRU TÖREHAN: Ben orada mağdur kadını oynadım anladın mı? Yani dedim benim çocuğum verilmiyor. Ethem’e (Polis) dedim ki lütfen bana yardımcı ol, Hakan sadece içeri gireceği için kaçıyor dedim, ben bir şekilde Hakan’a ulaşırsam onu seninle iletişime geçirteyim mi falan dedim. Yani sanki ona güveniyorum, bak sana güveniyorum Ethem Abi bana yardımcı ol dedim, ben şu an Ethem’i arasam desem ki Ethem lütfen bana yardımcı ol, Ethem’de bunu kendi yakaladığını zannedebilir, böyle bir ihtimalimizde var Hakan.

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Eğer kötü niyetliyse Mali Şube, bize ikili oynuyorsa, arkamızda durmazlarsa, suç ortağını gönderdim bunu da göndereceğim derse… Öyle bir anomali olacak.

Şimdi bugün X Bey ile Atakara toplantı yapacak, ben X Bey’i yani tehdit demeyim sana ama üstü kapalı uyardım.
Bence X Savcı ile anlaşsak bile başka savcı gelsin ki X’e demesinler sen bir gün öne ötekini cezaevine gönderdin bunu niye bıraktın? Başka bir savcı olması daha orijinal olur.

AVUKAT AHMET DEMİREL: X Savcı ile ailevi bir bağlantının faydası var mı?

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Şu an yok çünkü dediğim gibi X Savcıyı biz ikna edeceğiz. Rüşveti temizlemek lazım, ha rüşvet eğer polisten geldiyse biz peşini bırakmayacağız dediğimizde geri çekilecekler zaten eşek gibi.

AVUKAT YUNSAL İLHAN: Önemli olan şudur ne kadar az kişi yürüyeceğimiz yolu bilirse o kadar iyidir. Şimdi Osman iyi niyetli olarak Batur’u çağırmış olabilir bir şey demiyorum ama şimdi Osman benim konumumda olmadığı için bilemiyor her şeyi, yani Batur’la ilgili, Batur’un başka bir Savcı bağlantısı vardır Mağusa’da, evet doğrudur ama o ikisinin arasındaki ilişkiden ötürü o savcının da ipi çekildi, fişi çekildi.

Onu hukuka aldılar, şimdi Girne Savcılığı bunlarına arasındaki ilişkiyi biliyor, o Mağusa Savcısı’yla ve Girne Savcılığı da bu işten tedirgindir çünkü savcılık zaten tedirgindir bu işten, yani savcı adamı cezadan alıp hukuka verdiler.

Haberin tamamı ve ses kayıtları için aşağıda linki verilen youtube yayınımızı izleyin











Başa dön tuşu