Halkın Partisi (HP) Milletvekili Jale Refik Rogers, pandemi sürecinde dünyada ve ülkemizde sağlık ve ekonomiden sonra en çok etkilenen alanın eğitim olduğunu belirtti
Roger: Çocukların %91’i olumsuz etkilendi
Cumhuriyet Meclisi’nde yaptığı konuşmada Rogers, dünyada okula giden çocukların %91’inin okulların kapanması nedeniyle olumsuz etkilendiğini ve UNICEF’in bu dönemi bu sebeple “Covid19 eğitim krizi” olarak adlandırdığını aktardı.
Rogers, “Okulların kapalı olduğu her geçen gün, çocuklar eğitimden daha geri kalıyor ve özellikle daha dezavantajlı gruplar, yoksul aileler bunun bedelini daha ağır ödüyor. Bu çığ gibi büyüyen fırsat eşitsizliğine ve eğitim kaybına bir an önce son verilmesi gerekmektedir” ifadesini kullandı.
“Okulların yüz yüze açılması hükümetin önceliği olması gerekir”
HP Milletvekili Rogers, mecliste yaptığı “Pandemi ile Eğitimde Açılan Büyük Yara” başlıklı konuşmada, pandemi sürecinin uzaması nedeniyle eğitimdeki kayıpların psikolojik ve gelişimsel sorunları da beraberinde getirdiğine dikkati çekti. Rogers konuşmasında şu noktalara dikkat çekti:
“Pandeminin gelecek eğitim yılında da bizimle olacağı aşikardır. Üzülerek gördük ki; özellikle bu hükümet döneminde okulların yüz yüze eğitime açılması, açılım planları arasında hiç öncelik olmadı. Son dönemde her alan açılırken bir okullar, bir de bale müzik gibi çocukların ruhuna iyi gelen grup aktiviteleri açılmadı. Bu ağır bedeli çocuklarımız ödüyor. Bir yıl daha çocukların yüz-yüze eğitimden uzak kalması düşünülemez.
UNESCO verilerine göre geçen mart ayında pandeminin başlaması ve dünyanın kapanmaya gitmesi ile 150 ülke okulları kapadı, sadece 10 tanesi yüz yüze eğitime devam etti.
Mayıs ayında ise 100 ülke yüz yüze eğitime geri döndü, 50 ülke yarı açık, 25 ülke ise tamamen okulları kapalı tuttu. İşte biz pandeminin 14. ayında hala o 25 ülkeden birisiyiz.
UNICEF verilerine göre; 11 Mart ile 2 Şubat tarihleri arasında okullar ortalama 95 gün, yani eğitim döneminin yarısı kadar bir süre kapalı kaldı. Bizim ülkemizde ise bu dönemde okulların yüz yüze eğitime açık olduğu gün sayısı 78, devlet okullarındaki kapasite sorunundan dolayı devlet okuluna giden çocukların okula gittiği gün sayısı ise 39’dur. Umarım bu sayılar durumun ciddiyetini ve tahribatın büyüklüğünü gözler önüne serer.”
“Farklı yaş gruplarında farklı sosyal sorunlar oluştu”
Pandemi sürecinde fırsat eşitsizliğinin de arttığını söyleyen Jale Refik Rogers, yüz yüze eğitimin neden önemli olduğunu konusuna da değindi:
“Devlet televizyondan eğitim verdi, tableti olmayan çocuklara tablet dağıttı. Ama uzaktan eğitim ile ilgili sorun sadece internet bağlantısı sıkıntısı, tablet eksikliği değil. Erken çocukluk dönemlerinde pandemi, küçük çocukların hep evde kapalı olmasına, çocukların sosyalleşme ve dışarıda aktiviteden uzak kalmasına yol açtı. Bu çocukların duygusal ve sosyal gelişimini olumsuz etkiledi.
Pandemi dönemi ile küçük çocuklarda uyaran eksikliğine bağlı gelişim gecikmeleri, otizm benzeri belirtiler, konuşma gecikmesi gibi sorunlar olmaya başladı. İlköğretim ve ortaöğretimdeki çocukların eve kapanması, çocuklarımızda belirsizlik ve kaygıyı artırırken, eğitime erişim, fiziksel aktivite ve sosyalleşme olanaklarından mahrum edildiler. İlkokul çocukları okuma yazmadan geri kalırken, birçok anne baba çocuklarına bakacak biri olmadığından çocuklarını küçük yaşta evde yalnız bırakmak zorunda kaldılar.
Evde yalnız bırakılamayacak kadar küçük çocukları olan anneler çocuklarına bakabilmek için iş gücünden mahrum kalmak zorundalar ki bu da ailelerin ekonomik sıkıntılarını artırarak ev içi şiddet, depresyon ve kaygı gibi başka sorunlara yol açıyor. Özellikle ergenlerde pandemi ile gelen izolasyonla birlikte, depresyon ve kaygı bozukluklarında gözle görülen bir artış olmuştur. Buna bağlı olarak aneroksiya gibi yeme bozukluklarında, obezite gibi sorunlarda da artış görülmektedir. Yapılandırılmış ortamda eğitimin uzun süre olmaması rutinlerin bozulmasına, bıkkınlığa yol açtı.”
“Kayıpları telafi etmek zaman alacak”
Okulların çocukların eğitimi, sosyal ve fiziksel gelişimi için önemli olmasının yanında, çocukların evinde şiddet veya çocuk istismarı gibi sorunlar varsa bunların da tespit edildiği yerler olması açısından da önemli olduğunu anlatan Rogers, bazı çocuklar için okula gidememenin bedelinin tahmin edilemeyecek kadar büyük olduğunun altını çizdi.
Kaybedilen yılı geri getiremesek de bundan sonraki yılın da aynı şekilde tekrarlanmaması için plan ve program yapılmasının şart olduğunu söyleyen HP Milletvekili, “Eğitim Bakanlığı’nın tek hedefi gelecek eğitim yılında eğitimin yüz yüze başlaması için gerekli çalışmayı yapmak olmalıdır. Aşı olma yaşının 40 yaşa kadar düştüğü bu dönemde artık aşı da okulları açmamak için bir gerekçe olamaz. Çocuklarımızın kayıplarını telafi etmek zaman alacaktır, ancak zararın neresinden dönülürse kardır” dedi.
